GÜNCEL

EMO Antalya Şubesi Başkanı Metin: Elektrik zamları devam edecek

Elektrik Mühendisleri Odası Antalya Şube Başkanı İlhan Metin, Elektrik fiyatlarına yapılan rekor düzeydeki zamların, ekonominin temel girdisi olması nedeniyle pek çok üründe de fiyat artışlarına neden olacağını söyledi. Metin, son bir yılda elektriğe ortalama yüzde 45 oranında zam yapıldığını da belirterek, “Ekonomi yönetiminde yaşanan kriz, elektrik fiyatlarındaki artışın devam edeceğini göstermektedir” dedi.

Yazılı bir açıklama yapan EMO Antalya Şubesi Başkanı Metin, son zamlarla ilgili şunları söyledi:

“Ağustos ve Eylül aylarında yüzde 14`er düzeyinde fiyat artışı yapılan sanayi, ticarethane ve tarımsal sulama abonelerinin kullandığı elektriğe Ekim ayında yüzde 18 zam yapıldı. Böylece yılbaşından itibaren elektriğe yapılan zam; sanayi, ticarethane ve tarımsal sulama kullanıcıları için yüzde 70`i aştı. Konut kullanıcılarının elektrik faturasına ise 1 Ekim`den itibaren geçerli olmak üzere yüzde 8.72 zam yapıldı. Bu zamla birlikte hanelerin aylık elektriğe ödedikleri fatura 2017 yılsonuna göre bu yıl yüzde 44.9 artmış oldu. Yapılan yeni zamla asgari 230 kilovatsaatlik tüketim üzerinden 4 kişilik bir ailenin aylık elektrik faturası 137 lirayı geçerken, geçen yıla göre aynı elektrik tüketimi için 42.6 lira daha fazla ödenmesi gerekecek.

Enerji fiyatları için 3`er aylık dönemler halinde uygulanan maliyet esaslı fiyatlandırma mekanizmasının fiilen ortadan kaldırılarak, "her ay zam" düzenine geçilmesinin ardından elektriğe bir kez daha yüksek oranlı zam yapıldı.

Resmi Gazete`nin bugünkü mükerrer sayısında EPDK`nın yayımladığı tarife tablolarına göre 1 Ekim 2018`den itibaren geçerli olan yüksek zamlar; çıplak enerji bedeli ve perakende hizmet bedelini kapsayan perakende enerji bedellerine yapılan zamlardan kaynaklanıyor.. Tek terimli alçak gerilim aboneleri arasında yüzde 14 ile 27 arasında değişen oranlarda perakende enerji bedeline yapılan zam, özellikle doğalgaz fiyatlarındaki artış da dahil olmak üzere elektrik üretim maliyetlerindeki artışı yansıtıyor. Kayıp ve kaçak, iletim hizmeti ve dağıtım hizmeti bedellerini içeren dağıtım kaleminde ise yüzde 3`lük bir indirim yapıldı.

Yeni zamlarla birlikte faturalara yansıtılan elektrik fiyatları kilovatsaat başına; ticarethanelerde 57.1, aydınlatmada 52.96, tarımsal sulamada 50.26, sanayide 49.68, konutlarda 47.85, şehit aileleri ve muharip malul gazilerde 22.89 kuruşa çıktı. 39.52 kuruş olan genel aydınlatma bedeli ise 39.11 kuruş olarak belirlendi. Geçen yıl sonuna göre bakıldığında; fon ve vergi kesintileri hariç olan bu fiyat düzeyleriyle her 100 kilovat saat tüketim için sanayi kullanıcılarından 20.61 lira, ticarethanelerden 23.62 lira, meskenlerden 14.67 lira, şehit aileleri ve muharip malul gazilerden 6.93 lira, tarımsal sulama abonelerinden 20.81 lira, aydınlatma giderleri için kamu bütçesinden 21.81 lira daha fazla tahsilat yapılacak.

Bir evdeki asgari tüketim üzerinden 4 kişilik bir ailenin 230 kilovat saat elektrik harcadığı dikkate alındığında, fon ve vergi kesintileri de eklendiğinde konutların aylık faturası 137 liraya çıkacak. Geçen ay yapılan zamla aynı faturanın 126 lira olduğu göz önüne alınırsa, 1 ay içinde gelen zam 11 lirayı geçiyor. Geçen yıla göre ise konutların elektrik faturalarındaki artış 42.6 TL`ye ulaştı.

Elektrik fiyatlarında ardı ardına yapılan yüksek oranlı zamlar bir kısır döngüye girildiğinin işaretidir. Çünkü elektrik fiyatlarındaki artış ekonomi içerisinde tüm ürünlerin fiyatlarında artış anlamına gelmektedir. Ekonomi yönetiminde yaşanan kriz, elektrik fiyatlarındaki artışın devam edeceğini göstermektedir.

Elektrik fiyatlarına yapılan rekor düzeydeki zamlar, ekonominin temel girdisi olması nedeniyle pek çok üründe de fiyat artışlarına neden olacaktır. Türkiye`nin içinde bulunduğu kriz ortamında bu zamlar ve getireceği enflasyon artışlarının ekonomide yaşanan sıkıntıları daha da büyüteceği açıktır. Sorunların temelinde yıllardır sürdürülen yanlış ve dışa bağımlı enerji politikalarının büyük etkisi vardır. "Yerli ve milli" söyleminin arkasında ithal kaynakların egemenliği devam etmekte, özelleştirme ve serbestleştirme politikaları adı altında dış borçla büyütülen enerji sektörünün yaşadığı kriz giderek derinleşmektedir. Bugüne kadar sürdürülen yanlış politikalardan artık vazgeçilmeli, elektrik hizmeti kamusal bir anlayışla sunulmalı, bu çerçevede elektrik fiyatları da günübirlik çıkarlar ve piyasadaki etkin lobilerin taleplerine göre değil, kamu yararı doğrultusunda belirlenmelidir.

Yayın Tarihi
02.10.2018
Bu haber 775 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu habere ilk yorumu yazan siz olun.

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!