Bilim insanlarının “Leyla” Kavgası

Hacettepe Üniversitesi Plastik Cerrahi Bölümü Öğretim Üyesi Doç Dr. Serdar Nasır, sosyal medya hesabından Ömer Özkan ve ekibini eleştirerek, “ Bu ekibin yaptığı nakillerde 2 ölümlü sonuç vardır. Bu ölümlerle literatüre girmişlerdir” dedi ve Özkan ve ekibine bu görevi veren Sağlık Bakanına da gönderme yaptı.

Türkiye'de ilk yüz naklini gerçekleştiren Akdeniz Üniversitesi Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ömer Özkan, Leyla Demirci’nin 7 yıldır takip ettikleri bir hasta olduğunu ve nakle hazır olduklarını kaydetti. Özkan, Leyla’ya 2 kez yüz bağışının olduğunu ama o dönemde yaş mevzuatına takıldıklarını bildirdi.

Prof. Dr. Özkan; 'Leyla'nın nakilden başka şansı yok'

Leyla’nın nakil listesinde olduğunu ve yüz nakli için her şeyinin hazır olduğunun altını çizen Prof.Dr. Özkan, ara ara yine rutin kontrollerine gelmeye devam ettiğini belirtti.
Leyla’nın yeniden kamuoyunun gündemine gelmesinin önemli olduğuna değinen Prof.Dr. Ömer Özkan, “Leyla çok sevdiğim uyumlu hastalarımdan bir tanesi. Ama tek eksiğimiz donörün olmamasıydı. Leyla bir örnek. Biz testlerini yeniden yapacağız. Uygun şartlar oluşursa da tedavisine başlarız. Leyla’nın Sağlık Bakanlığında tüm kayıtları var. Bakanımız da bizleri aradı. Elimizden geldiğince destek olacağız. Organ ve doku bağışının önemi açısından bu hastalarımız örnek teşkil ediyor. Leyla tekrar hoş geldi" ifadelerine yer verdi.

"Yılları bulmadan nakil olması şart"

Leyla’nın en büyük avantajının yaşının 18’i geçmiş olması olduğunu vurgulayan Prof.Dr. Özkan, “Leyla kendisi de biliyor. Yaşı 15 iken bir dönör çıktı ama mevzuata takıldık. Ergen yaşa gelmediği zaman bu tür nakillerin yapılması uygun görülmüyor. O dönemde Leyla’ya iki kez bağış çıktı maalesef olmadı. Yaşına takıldı. Leyla’nın nakilden başka şansı yok. Estetik, kozmetik açısından bir ameliyat değil bu Leyla açısından. Leyla’nın çok da gecikmeden yılları bulmadan nakil olması gerekiyor.” dedi.
Özkan, Leyla'nın iki hafta misafirleri olacağını ve bir dizi kontrolden geçeceğini de sözlerine ekledi. Leyla Demirci ise çok heyecanlı olduğunu kaydetti.
Toplantıya Şırnak'ta 9 aylıkken evlerinde çıkan yangında yüzü yanan Firdevs Tatar da katıldı.
Prof.Dr. Özkan, Tatar'ın sağlık durumu ile ilgili ise şunları söyledi: "Firdevs, şanslı bir hastamız. Cumhurbaşkanımızın kendi gönderdiği hastası. Birebir ilgileniyor. Vücudundan hasar görmemiş bölgeleri var. Kendi vücudundan doku yapacağız. Güzel bir ameliyat yapacağız inşallah beklediğimiz sonucu alırız"

Ankara’dan tepki geldi

Bu haberleri gazetede okuduktan sonra, sosyal medyadaki hesabından bir açıklama yapmak ihtiyacı duyduğunu söyleyen Hacettepe Üniversitesi Plastik Cerrahi Bölümü Öğretim Üyesi Doç Dr. Serdar Nasır; “Gündeme gelen yüz nakli ile ilgili bilinmeyen gerçekleri yazayım” diyerek şunları dile getirdi:

1. Nakil yapacak ekip şu ana kadar 5 yüz nakli, 1 adet iki kol ve 1 bacak nakli, 1 adet iki kol nakli, 1 adet rahim nakli yapmıştır

2. 5 adet yapılmış olan yüz nakli içinde bir hasta hayatını kaybetmiştir. İki kol ve bir bacak nakli yapılan hasta da vefat etmiştir. Rahim naklinin üzerinden 8 yıl geçmesine rağmen sonucu belli değildir

3. Sonuçta bu merkezin yüz naklinde %20, uzuv naklinde ise %50 ölümlü sonuçlan vardır.

 4. Rahim naklinde 8 yildir bağışıklık sistemini baskılayan ilaç uygulayarak hala hamile bırakılmasına çalışılıyorsa (tibben mümkün değildir- çünkü bu zamana kadar döllenmiş yumurta kalması veya embriyo için toksik olan bağışıklık sistemini baskılayan ilaçlar altında tekrar yumurta toplayıp embriyo elde etmek etik değildir. Çünkü bu şekilde ilaçlar altında toplanmış yumurtalardan elde edilecek bebeğin sakat kalma riski çok yüksektir) bu insan ve hasta haklarına aykırı bir durumdur. Hamile kaldığı söylenen zamanlarda basında sürekli yer almış bu vaka ile ilgili ne yazık ki günümüze kadar vakanın sonucunu bildiren bir bilimsel doküman hala yayınlanmamış, medyada da yer almamıştır. Oysaki bu ekip ve vakaları sonuçlarıyla sürekli medyada yer almış ve tıbbi bir girişimi tvler karşısında pastalar kesmeye gidecek kadar magazinvari görüntüler vermiştir. Tıbbi bir vakanın sunumu dünyada belirli etik kurallar içinde sağlık merkezlerince yapılmaktadır. Nakiller konusunda bu kadar PR çalışması yapan ekibin asıl sorumluluğu olan bilimsel sonuçlarını tıp camiasına sunarken bu kadar açıklayıcı olmaması şüphe uyandırmaktadır.
5. Fransa da arkadaşım Prof Dr. Lantieri merkezi şu ana kadar 14 yüz nakli yapmıştır. Ve ölümlü vakaları yoktur. Dünyada yüz naklinden ölen vakalardan biri Dünyanın 2.yüz naklidir Ve Çin’in kırsal kesiminde hayatını kayıp etmiştir. Nedeni bilinmemektedir. Dünyanın ilk yüz nakli ise yaklaşık 12 yıl sonra hayatını böbrek yetmezliğinden kayıp etmiştir.
6. Kalp böbrek karaciğer nakillerinde nakil merkezinde başarısız nakil ve ölümlü vakalar artınca o merkezde nakiller durdurulmakta veya ruhsat iptal edilmektedir.

SONUÇ: % 50 uzuv %20 yüz naklinde ölümlü sonuçları olan bu ekip yeni bir nakil için görevlendirilmeden önce yukarda yazdığım detaylara dikkat edilmiş midir?”

Tıp Dünyası şimdi, iki bilim insanı arasındaki kavganın nereye varacağını merak ediyor.