ATSO Başkanı Çetin; “Ticareti biz planlamalıyız”

Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) Başkanı Davut Çetin yeni Cumhurbaşkanlığı sisteminden beklediklerini Antalya Ses’e anlattı. Çetin, merkeziyetçi zihniyetten, her şeyi merkezden çözme alışkanlığından uzaklaşıp yerelleşmek gerektiğini savunarak, “Bu anlamda Valilik ve Büyükşehir’in yetkileri artırılmalı, STK’la güçlendirilmelidir” dedi.

ATSO’nun basın ekibi ile birlikte gazetemizi ziyaret eden Davut Çetin, Genel Yayın Müdürümüz Erdoğan Kahya ve Yazı İşleri Müdürümüz Ahmet Dökdök’ün sorularını cevaplandırdı. Çetin yeni sistemle bakanlık sayısının azaltılarak bürokrasinin sadeleştirildiğini belirterek, “Belki buradaki bakanlıklara bağlı il müdürlüklerini yereldeki valiliklere bağlamak gerekiyor. Şimdi de daireler Devleti temsil sıfatı nedeniyle valiye bağlı ama tümüyle bağlı olmalı.  Yerelde biraz valiliğe birazda büyükşehrin yetkisini arttırılması, merkezin ve merkezdeki karar mekanizmalarının yükünü hafifletmek gerekiyor” dedi.

STK’lar güçlendirilmeli

Yeni sistemde Sivil Toplum Örgütleri’nin (STK)  daha güçlü olması gerektiğini savunan Davut Çetin . mevcut anlayış ve yürürlükteki Yasalara göre STK’ların yetkisiz olduğunu ve yetki verilmesi gerektiğini dile getirdi. Çetin görüşlerini şöyle anlattı:

“Özellikle Ticaret ve Sanayi Odalarının ticareti planlaması gerekiyor. Ticaretin yönlendirilmesi anlamında çok ciddi yetkiler verilmesi gerekiyor. Artık her şey merkezden yapılamaz. Bizim adımız Ticaret ve Sanayi Odası ama Antalya ticareti ile ilgili bizim yaptırım gücümüz yok. Sadece bir şeyleri istiyoruz, dile getiriyoruz. Onun için bizim yaptırım gücümüz olmalı. Ticaretin planlaması biz yapmalıyız”

Denetim yetkimiz yok

Denetim konusunda da aldıkları şikayetler karşısında yapabilecek bi,rşeylerin olmamasından yakınan Çetin; “Ben hiçbir şeyi denetleyemiyorum. Etiket koymayanı, ruhsatsız işyeri çalıştıranı denetleyemiyor ve yaptırım gücümüz olmadığı için de bir işlem yapamıyorum. Bir dünya kayıtsız  iş yeri var. Bir dünya kayıtsız çalışan var. Bunların hiçbirinin denetlemesi bizde değil. Biz sadece konuşuyoruz. Hükümetten ya da yerel yönetimlerden bu tür sıkıntıların çözümünü söyleye söyleye yaptırmak zorunda kalıyoruz. Bir şeyi yaptırmak için benim 5 sefer bakanlığa gitmem gerekiyor. Yabancı çalıştırma izni için geçen dönem 5 defa gitmişimdir. Türkiye’de kaç yabancı çalışan olduğu konusunda da bir veri yok şu anda. Ama fatura bize kesiliyor, vatandaş bizi tanıyor” diye konuştu

Otelleri Tarım Bakanlığı denetliyor!

ATSO Başkanı Davut Çetin; “Alanya’da bir otelde 72 tatilcinin yediklerinden zehirlenme olayı karşısında ATSO olarak neler yaptınız?” sorusuna da şu yanıtı verdi;

“Bu zehirlenme olayını sanıyorum yabancı basın, özellikle Norveç basını biraz abartmış. İptallerin geldiğini öğrendik. Şimdi bu konu önemli.  500’e yakın 5 yıldızlı otelimiz var, diğer belgelilerle bu sayı 750’yi buluyor. Peki denetleyen makam var mı? Var tabi. Yıldızlı hizmet konusunda Kültür ve Turizm Bakanlığı, gıda yönünden de Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı yetkili. Antalya’daki 750 oteli 3 kişi denetliyor. İşte sıkıntı burada. Denetleme yetkisi ilgili kuruma verilmeli. Bütün yetkileri tek bir yapıda toplarsan, bu kadar yetki varken bizlere hiçbir yetki vermezsen olmaz. Borsa’ya verilsin mesela domatesin denetlenme yetkisi. Eminim ki daha iyi yapar. Bize ticaretin denetlemesini  ver. Ben etiketi denetleyeyim, iş yeri açılmasını denetleyeyim. Kanunen bana verilmiş bir denetleme yetkisi yok. Ben kayıtsız iş yerini denetleyemiyorum. Var mı bunun ötesi? Önceden resen kaydetme hakkım vardı onu da aldılar”