Bu hafta sonu rotamız St Paul Yolu Değirmenözü Çaltepe parkuru.
Sabah erken çıkıyoruz yola 16 kişiyiz.
Manavgat’tan gelen bir grup ile birlikte yürüyeceğiz.
Onlarla yolda buluşacağız.
Değirmenözü raftingi ile ünlü Köprüçay’ın doğduğu köy.
Arkamızda yeşile, sarıya, kızıla boyanmış tarlalar, bağlar, bahçeler bırakarak karlı dağlara doğru ilerliyor aracımız.
Uzun uzun çam ağaçlarıyla kaplı ormanın içinde
Çınar ağaçlarının ulu gölgesinde akıyor coşkun coşkun köprü çay.
Çaltepe köyünde Erdinç Pansiyonda kahvaltı molası veriyoruz.
Odun ateşinde mercimek çorbası yapmışlar tadı farklı,
Manavgat grubuyla buluşuyoruz orada.
Uzun süredir görüşemediğimiz tanıdıklarla kucaklaşıyoruz özlemle.
Akraba, akrabadan da öte olunuyor doğada
Gençler oğlun kızın gibi
Diğerleriyle doğa kardeşliği yapıyorsun
Paylaşıyorsun bir dilim ekmeği,
Ya da çıkarken yokuşu el veriyorsun diğerine
Yardımlaşmanın tadına varıyorsun.
Değirmenözü, Köprüçay’ı besleyen iki su gözünün ortasına beşkonak dağlarının eteğine kurulmuş şirin bir köy. Tahin ve un değirmenlerinden almış adını.
Bugünkü rehberimiz Hüseyin ve Tuncer.
Hüseyin köyün içindeki gürül gürül akan çeşmenin başında parkur hakkında bilgi veriyor.
St Paul M.S. 40- 30 ‘lu yıllarda Hatay’dan başlayıp Yalvaç’a kadar devam eden bir yol
Misyonerlik yolu bir nevi.
St.Paul Hz. İsa tarafından görevlendirilmiş ve İseviliği yaymak için dolaşmış Anadolu’nun bir kısmını.
Köyün dar sokaklarından geçip hidroelektrik santralı yapılmış çayın üzerindeki köprüden geçip tırmanıyoruz karşı dağın eteklerinden.
Arkamızda karlı dağlar
Önümüzde sarp kayalar
Turkuaz rengiyle usul usul akıyor köprüçay.
Tırmanıyoruz kayalara
İniyoruz kayalardan
Tam bir cavır yolu
Zorlu engebeli
Dizlerim sinyal veriyor
Zorlama beni
Nefesim içime sığmıyor
Kalbim fırlayacak yerinden.
Rehberlerimiz genç ve bekar
İkisine birden beddua ediyorum
“Allah size yürüyüş sevmeyen sizi dışarı göndermeyecek cadı birer kız yazsın diye”
İşimiz şaka tabii ki seviyorum çocukların ikisini de.
Keçi gibiler dağ bayır hak getire..
Yusuf Yavuz’un deyimi ile Torosların çingeneleri makiler coşmuş baharla birlikte.
Karaçalılar yeşermiş, çıtırganlar filizlenmiş tesbih ağaçları çiçek açmış.
Kayalıklarda tazelenmiş kekikler
Düzlükte açmış papatyalar
Burcu burcu kokuyor ya
Akdeniz’e doğru coşkun akan köprüçayın kenarında
Götürüyor denize doğru seni de.
Yorgunluğun
Ağrısı dizlerinin
Ayak tabanlarının kabarıklığı
Akıp gidiyor denize.
Dağların inişi çıkışı yorsa da
Ulaştıysan sona
Mutlusun alabildiğine.
Bahar doğada
Memleketim baharda
Bir başka güzel.. 17.04.2019