Düşünen Tohum Konuşan Toprak

Yazının başlığı sizlere söz edeceğim sergiden alıntı.

Cumartesi günü üstümdeki emeğini her zaman saygıyla andığım okulum Ortaklar Öğretmen Okulu ve Lisesinden mezun arkadaşlarımla kahvaltı da buluştuktan sonra soluğu “Düşünen Tohum Konuşan Toprak Cumhuriyet’in Köy Enstitüleri 1940-1954” sergisinde aldım.

Okulum eski bir Köy Enstitüsü benim.

Köy Enstitüsü dönenimde abiler ablalar tarafından inşa edilmiş dersliklerde okudum

Yatakhanesinde Uyudum

Müzik Salonunda türküler söyleyip

Resim Atölyesinde hayatımı resimledim.

Pamuk tarlasında köyü buldum

Zeytin toplamayı öğrendim zeytinlik tepesinde.

Tava yapmayı öğrenirken Sebzecilikte

Dikiş nakış öğrendim atölye de.

Paylaşmayı öğrendim ekmeğimi

Birlikte ağlamanın birlikte gülmenin keyfine vardım.

Hafta da en az bir kitap okurken

 Kütüphanemizdeki edebiyat dergileri açtı önümü.

İçim sızlar her Köy Enstitüsü adını duyduğumda.

Köy Enstitüsünün o yıllarda ülkeye katkısının ne kadar büyük olduğunu ancak siyasi nedenlerden dolayı önce Öğretmen Okuluna sonra Öğretmen Lisesine, Anadolu Öğretmen Lisesi derken sonunda kapatılmasına kadar gidilmesi acıtıyor içimi.

 Sergi de Sizi o dönemin fotoğrafları anıları karşılıyor. Üst katta Televizyon ekranında şubatta kaybettiğimiz Ünlü yazar Mahmut Makal İvriz Köy Enstitüsüne nasıl girdiğini okulda neler yaptıklarını anlatırken alt katta Aksu Köy Enstitüsü de Pakize Türkoğlu anlatıyor.

Savaştan yeni çıkmış bir ülke.

Bitap düşmüş halk emperyalistlere karşı direnmekten.

Ekmek yok, üretim yok, fabrika hayal.

Nüfus azalmış.

Köylerde okul yok

Okuma yazma bilenlerin sayısı iki elin parmağını geçmiyor.

Genç Cumhuriyet Batı ile uygarlık dengesini kurabilmek için tüm koşullarını zorluyor.

Köyde köyü aydınlatacak bireylere gereksinim vardı.

O halde köyden seçilmeliydi çocuklar.

Anadolu’nun dört bir yanında yükselmeye başladı Enstitüler köy çocuklarının omuzlarında.

Okulların kuralı “İş İçin Eğitim-İş içinde Eğitim” di.

Duvarcılıktan dokumacılığa,

Arıcılıktan balıkçılığa

Fizikten edebiyata

Müziğe resime tiyatroya kadar uzanıyordu bilgiler.

Fotoğrafları incelediğiniz çocukların okula hangi şartlarda geldiğini görüyorsunuz. Yırtık kara lastik pabuçları, kırk yama pantolonu, ceketi, entarisi gariban boynu bükük çocuklar. Okulda her işte görüyorsunuz inşaatta, tarlada, mutfakta, dikişte, kütüphanede,  müzikte, resimde ve oyunda.

Gelişmeleri gözlemliyorsunuz fotoğraflarda küçük küçük anılarla yaşananları anlatmış Enstitülüler.

Ürkek gelen çocuklar

Özgüvenli bireyler olarak

Işık olmuş karanlığın ortasındaki köylerine

Lütfen sergiyi muhakkak gezin.

Atso başkanı Davut Çetin sosyal medya da 13-20 Mayıs tarihleri arasında ücretsiz gezilebileceğini duyurdu. Buradan paylaşıyorum adresi lütfen öğretmen arkadaşlar okul idarecileri çocukları götürün bu sergiye.  Geçmişi,  geçmişteki eğitimi ve  İş için eğitim, İş içinde eğitimin  önemi görsün çocuklar.  Antalya Kültür Sanat Şehit Binbaşı Cengiz Toytunç Caddesino:60 Muratpaşa

Yayın Tarihi
14.05.2018
Bu makale 2582 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu makaleye ilk yorumu yazan siz olun.

Yazara Ait Diğer Makaleler

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!