Yat, koş, dans et, önce demokrat ol !

Başbakan, İstanbul’dan başlayıp Fransa’da bitecek olan İstanbul Europa Race Yelken Yarışını başlatırken demiş ki, “Gelecek yıl bizim de yatçılarımız yarışsın.”  Deniz turizmi temsilcileri uzun yıllardır seslerini duyurmak için mücadele veriyor. Deniz Ticaret Odası ve dernekler bu konuda çok aktifler. Hatta TBMM’de Antalya Millet Vekili Hüsnü Çöllü onlardan biridir. Türkiye’nin Deniz turizmi potansiyelini tanıtmak için bu etkinlik büyük bir fırsattır. Sayıları yüzleri aşan yatçılık dergilerine, sayfalarca reklam verseniz, bu etkinlikten daha kuvvetli ses getiremezsiniz. Didim D Marin’in açılışından hemen sonra, bu etkinliğin yapılması da manidardır. Üst gelir gruplarından olan yatçılar hedef alınıyorsa bu tür etkinlikleri çoğaltmak ve sponsor olmak gerekir. Yeter mi?

Öger Turizm Antalya’da her yıl maraton düzenliyor. Geçen yıl, Dünya Kadınlar Günü’ne denk getirdiler. Antalya Maratonu’ndan elde ettikleri tecrübe ile bu yıl Kemer’de Türkiye’de ilk kez “Yeni Yıl Koşusu” başlatıyorlar. Dünyada birkaç ülkede başarıyla yapılan 31 Aralık günü gerçekleştirilen etkinlik konusunda, Öger Turizmin Genel Müdürü Recep Yavuz çok ümitli. İstanbul’da yapılan Avrasya Maratonu, Alanya Triatlonu gibi etkinlikler geniş kitlelerin katıldığı ve izlediği yaygın spor etkinliğidir. Amaç eğlenerek spor yapmaktır. Her katmandan gelir grubuna hitap eder. Bir ülkenin veya destinasyonun rengini çoğaltır, çeşitler. Yeter mi?

Mısır, İstanbul’da Ramazan etkinlikleri düzenliyor. Tam da İstanbul’un ortasında. Tereciye, tere satmak buna denir. Fikir harika, Mısır’ı kutlarım. Bir ülke imaj yaratmak istiyorsa, hedef kitlelerin ayağına gidip, onların dikkatini çekmesi iyi bir yöntemdir. Yaptıkları bu yöntem bana benim yıllar önce yazdığım bir yazıdaki projemi hatırlatıyor. Dileyen arşivden bakabilir. “Düğüne Davet” başlıklı yazımda “Münih Olimpiyat Stadyumu’nu en azından hemen, hemen hepimiz televizyonlardan hatırlarız. O, koskocaman Olimpiyat Köyü içinde olanca ihtişamıyla 1973’ten buyana durur. Münih Olimpiyat Köyü. İşte O köyün içinde bir TÜRK DÜĞÜNÜ yapmayı hayal edebiliyor musunuz?” Ben hayal ettim ama Turizm Bakanlığı hayal edemedi. Fakat İstanbul’da yıllardır yapılmakta olan “Ahırkapı Hıdırillez Şenlikleri” var. Fikir Babası ve Organizasyon Komitesi Başkanı turizmci Kasım Zoto geçen hafta bir açıklama yaptı. Hıdırillez Şenliklerini yurtdışındaki bazı dernekler Avrupa’nın farklı kentlerinde uygulamak ve yaşatmak istiyorlarmış. Sayın Kasım Zoto da onlara bilgi desteği sağlıyor. Mısır’ın yaptığı etkinliği devlet sağlıyor ama bizim Hıdırillez Şenliği’ni, insanımız gerçekleştirecek. Yeter mi?

Her bir paragraf sonunda bir soru var. “Yeter mi?” Cevabını veriyorum, YETMEZ. Neden, niçin, nasıl, ne gibi sorularınızın cevabı şu; Siz ne kadar yat yarışı, ne kadar yılbaşı koşusu, ne kadar dans-eğlence düzenlerseniz düzenleyin demokrat olamıyor ve demokrasiyi ülkenizde uygulayamıyorsanız ve insanınıza onun nimetlerini tattıramıyorsanız gerisi hep boş.

Yıllar önce uluslararası bir otel zincirinin 2 markasından sorumlu Alman bir dostum ve eşiyle sohbet ediyordum. Tatil için eşini de Türkiye’ye davet ettim. Hanım çok açıklılıkla bana, “Prensip olarak demokrat olmayan, insan haklarına saygılı olmayan ülkelerde tatil yapmam” demişti. Bozulmuştum, onu ikna edebilmek için çok çaba sarf ettim.

Demokrasi ve insan hakları bir ülkenin turizmi için de büyük kazanımdır.  

 

 

SABAH AKDENİZ’DEN ALINMIŞTIR

Yayın Tarihi
02.09.2009
Bu makale 1571 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Kayıtlı Yorumlar
Nasıl demokrat olunacağını bir bilseler yaparlardı diyeceğimmmm geliyor... İçim el vermiyor . Hiç istemediler ki. En iyisini onlar biliyor farkında değil misiniz? Kul hakkı diye değiştirin yazınızı sesinizi duyabilirler... bellimi olur.

Mukadder Kavas 17.09.2009

Yazara Ait Diğer Makaleler

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!