Valilik ve liderlik

7 yılı aşkın bir süredir Antalya’da Valilik yaparak, kentimize yeni bir Valilik anlayışı yerleştiren, Sayın Alaaddin Yüksel, aynı zamanda bir bürokratın, toplum lideri olması gerektiğini bize gösterdi. Cumhuriyet döneminde zaman, zaman toplum liderliği vasfı ortaya çıkan valiler olmuştur. Bunlar hep arkalarında iz bırakmışlardır. Entelektüel birikimleri ve vizyon sahibi olan bu valilerin, bir başka ortak yanları, halkla bütünleşmeyi önde tutarak, devletin resmi ve soğuk imajını yumuşatmalarıdır. Yani sivil yapılarını daha öne çıkarmalarıdır. Bu yönleriyle toplumda baba, ağabey gibi takdir edilen samimi karakterleri, hep dilden dile dolaşır.

Toplumumuz yıllarca, şef, despot, astığım astık, kestiğim kestik, yönetim anlayışından çok çekmiştir. Büyük kentlerde bu anlayış, dönemsel olarak yaşansa da Anadolu kentlerinde yaşanma süreçlerinin devamlılığı olağan algılanır. Sıradışı olarak ortaya çıkan valiler, bu nedenle çok ses getirirler ve anılardan silinmezler.

Sayın Alaaddin Yüksel Valimiz, son kararname ile Ankara Valiliğine atanmıştır. Geçmişte kendisinin bir toplum lideri olarak yaptığı çalışmalar, Antalya’nın son 7 yıllık gelişmesinde doğru ifadesini bulur. Son yedi yılda Antalya’nın ekonomik, sosyal ve sektörel bazda elde ettiği başarılarının arkasında hep Sayın Vali’yi buluruz.

Ben, global düşünerek, bölgesel davranmanın sürekli başarı için en önemli kural olduğuna inananlardanım. Türkiye’deki klasik valilik anlayışı, bürokrasi içinde merkeze bağlı, düşünme ve hareket etme prensibi içindedir. Statüko kodlaması dışına çıkmak, cesaret ve özgüven işidir. Zaten toplum lideri olmak için cesaret, mücadele azmi ve özgüven yeterli baş nedenler değil midir? İşte bu vasıfların tümünü kendinde bulunduran ve sevgiyi kalbinden hiç eksik etmeyen, Türkiye’nin ender valilerden biri olan Sayın Alaaddin Yüksel ile bir toplum gönüllüsü olarak tanıştığım ilk günden bu güne kadar, ülkemin geleceği hakkında hep ümit içinde oldum. Bir toplum liderinin, topluma ve kanaat önderlerine vereceği en önemli duygu, güven ve ümittir. İşte bu güven ve ümit, Antalya’yı hep sarmalamıştır. Bir çok sektör gibi turizm sektörü, onunla olan ilişkisinde şunu görmüştür ki derinlemesine bilgi ile donanmadan sektör hakkında konuşmamıştır. Olayları önce bilenlerle tartışmış, incelemiş, araştırmış ve sonucu dar ortamlarda paylaşmış ve toplum önünde doğru bilgiyi açıklamıştır. Ölçerek, biçerek hatta prova ederek bunu yapmıştır. Sonunda, Türkiye’nin dünyaya açılan kapısı, 65 ülke vatandaşının tatil yaptığı bir kentten, dünya turizmcilerine ve medyasına doğru bilgiler aktarmıştır.

Kente yaptığı hizmetler, tarım, ticaret, eğitim ve turizm alanında yoğunlaşması bir strateji doğrultusunda olmuştur. Sistematik ve analitik düşünce onun vazgeçmediği, bakış açısıdır.

Siyasi partilere ve iktidarlara eşit seviyede yaklaşması ve apolitize hareket tarzı, toplumun bütünü tarafından her zaman çok iyi anlaşılmıştır.

Baki kalan bu kubbede bir hoş seda imiş bir şiir dizesidir ama Antalya’da Sayın Valimizin adını yaşatacak, onu bu güzel kentte yaşayacaklara hatırlatacak eserlere onun adını verecek yerel yöneticilere, görev düşmektedir. Eskilerin deyimiyle; hayat fani, dostluk-iyilik bakidir.

Antalya, bir “rol model” Valinin arkasından, ümitle bu göreve yeni atanan eski Muğla Valisi Sayın Ahmet Altıparmak’ı bekliyor.      

SABAH AKDENİZ’DEN ALINMIŞTIR

Yayın Tarihi
26.05.2010
Bu makale 11420 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu makaleye ilk yorumu yazan siz olun.

Yazara Ait Diğer Makaleler

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!