Vali’nin güçlü perspektifi

Eleştiri belki güzel bir şey değildir ama gereklidir.

Ağrı ile aynı işi görür,

zira ağrı da vücutta bir arıza olduğunu haber verir.

Winston Chruchill

            Antalya Valisi Alaaddin Yüksel’in İl Genel Meclisi’nde yapmış olduğu konuşma, gerçekten, damıtılmış bilgi, yılların tecrübesi ve bakış açısını ortaya koyuyor. Konuşmanın bütününe baktığımızda, imbikten süzülmüş bir bilgi birikimi ile karşı karşıya olduğumuz görülüyor. Konuşmanın bir bölümüne itirazımız var. Onu da yazının sonunda belirteceğiz.

         Vali Yüksel, Antalya’nın temel ihtiyaçlarını ve karşı karşıya bulunduğu sorunları belirlerken, Antalya'nın 2023 yılı vizyon ve stratejisinde eğitim, sağlık, enerji ve tarım sektörlerinin öncelikli olması gerektiğinin altını çizerek, bu alanlarda üretilecek projelerin Antalya’yı daha da ilerilere taşıyacağını belirtti. Gerçekten de Antalya’nın turizmle yatıp turizmle kalkmasının zamanı çoktan geçti bile… Turizme yönelik olan yatırımlar, Antalya açısından doyum noktasına ulaştı demek, sanırım abartı olmaz. Mevcut tesis ve yatak kapasitelerinde ulaşılan rakamlar, Antalya’nın bu alandaki doyum noktasının göstergeleridir.

         Gelecekte, eğitim, sağlık, enerji ve tarım sektörlerinde ortaya konacak projeler, Antalya’nın gelişimine ivme katacak projeler olacaktır. Bu konuların yanına, kültür alanında yapılacak projeleri de eklemek, kent yaşamına, sanırım daha da fazla bir katkı sağlayacaktır.

         Enerji alanında yapılacak çalışmaların önemine dikkat çeken Vali Yüksel, “Suyu ve elektrik enerjisini yönetemeyen ve üretemeyen şehirlerin, kalkınma yarışında asla yeri olmayacaktır. Çalışma grupları oluşturmak kaydıyla, özellikle güneş enerjisinden nasıl faydalanacağımızı araştırmamız gerekiyor. Bu konuda yurt dışında, uluslar arası alanda ve dünyada önemli marka haline gelmiş oluşumların neler olabileceğini şu andan itibaren araştırmamız gerekiyor” diyerek çok önemli bir alana dikkat çekiyor. Gerçekten de, güneş enerjisinden yeterince yararlanamamak, Antalya açısından kabul edilebilir bir durum gibi gözükmüyor. Ancak, burada bir noktanın da unutulmaması gerekir. Güneşten enerji elde edilen sistemlerin yatırım maliyetlerinin çok yüksek olması, bu alanda yapılacak çalışmaların önündeki en büyük engel gibi duruyor. Yine bu alana yönelik yatırımların, sadece kent girişimi ile çözülemeyeceği, mutlaka bir devlet politikası ile ele alınması gerektiği gerçeğini de unutmamalıyız. Daire başına maliyetinin 5000 Avro ile 20000 Avro arasında olduğu belirtilen Güneş enerjisi sistemlerinin, bireysel çabaları da engelleyeceği göz ardı edilmemeli.

         Konuşmasının bir bölümünde, 2014 Tarım ve Çiçek temalı EXPO’ya Antalya’nın talip olduğunu ve bu konuda önemli ataklar yapıldığını vurgulayan Vali Alaaddin Yüksel, “Önümüzdeki günlerde, günlerde EXPO’nun bütün uzmanlarını bu meclise getirip, EXPO’da neler yapıldı, sizi bilgilendirmelerini sağlayacağım. Eğer Antalya 2014’te EXPO’yu gerçekleştirirse çiçekçilikte ve tarımda çok büyük mesafeler alırız. Bu EXPO müthiş bir konsepttir. Antalya İl Genel Meclsi EXPO 2014 yapısında yer almalıdır” derken, Antalya için çok önemli bir hedefin de altını çizmiştir. Ancak bu noktada, EXPO 2014 sadece belli kurumların gelecek hedefleri arasında yer almamalıdır. Turizmciler başta olmak üzere, kentin bütün dinamik yapısının EXPO 2014’e odaklanması gerekmektedir. Yapılacak olan tanıtım çalışmalarında, kent kaynakları rasyonel bir anlayış içinde koordine edilmeli, turizmciler de bu kaynaklara mutlaka katkı vermelidirler.

         Vali Yüksel’in konuşmasında itiraz ettiğimiz noktaya gelince… Vali bey konuşmasının bir bölümünde, “Cumhuriyet kurulduğundan bu yana Antalya'da 8 bin 200 derslik yapılırken, son 6 yılda 3 bin 700'e yakın derslik yaptık” demiş. Bu tespiti doğrudur ama eksiktir. Bu rakamlar verilirken, kentin nüfus artışına yönelik rakamlar da verilmeliydi. Nüfus artışına yönelik rakamlar verilmeyince, 85 yılın 79 yılında 8 bin 200 derslik yapıldığı, oysa son 6 yılda neredeyse bunun yarısına yakın derslik yapılarak, 79 yılın heba edildiği algısı ortaya çıkar. Ayrıca, söz konusu dersliklerin tümü devlet eliyle yapılmış derslikler değildir. Vatandaşların bağışları da, bu dersliklerin üretilmesinde önemli bir yer tutmaktadır.

         Son söz olarak; “Algılar gerçektir. Eğer kazanmak için oynuyorsanız, algılar sizsin lehinize olmalıdır. Kazanmanızı ya da kaybetmenizi belirleyecek olan, insanları sizi dinlemeye, söylediklerinizi anlamaya ve sizi desteklemeye ikna etme yeteneğiniz olacaktır.” Elfyn THOMAS (Unıversity of Wales Institute Cardiff)