Türk olmak Anayasamızın başlangıç kısmında belirtildiği üzere
“milli gurur ve iftiharlarda, milli sevinç ve kederlerde,
milli varlığa karşı hak ve ödevlerde,
nimet ve külfetlerde ve millet hayatının her türlü tecellisinde ortak olduğu,
birbirinin hak ve hürriyetlerine kesin saygı, karşılıklı içten sevgi ve kardeşlik duygularıyla” donanmış olmaktır.
Ancak, yazının başlığına bakarak
Bu hafta milli değerlerden bahsedeceğim sanmayın.
Çünkü aslında Türk olmak demek aynı zamanda bazı esprili
Anlatıldığı zaman tebessüm etmemizi sağlayacak bazı
Özelliklere sahip olmak demektir.
Nedir mi bunlar?
Çatalın kenarını bıçak niyetine kullanmaktır...
Nereye giderse gitsin,
Bir şekilde manzara resmi çekebilmektir.
Güneş gözlüğü takınca yakışıklı olduğunu sanmaktır...
Arabayı her yere park edebilmektir.
TV yayının arkasından el sallayıp
Aynı anda cep telefonu ile
Yakınlarını arayıp haber vermektir... ...
Şampuan bitmek üzereyken içine su doldurmaktır.
Cihazların uzaktan kumandalarını naylonla kaplamaktır.. .
Bütün olayları
''Bir arkadaşımın arkadaşının arkadaşı...''
Şeklinde
Anlatmaktır.. .
Telefon çalınca yanına gidip
bir kez daha çalmasını beklemektir. ..
Çayın yanında gelen şekerden fazla olanı garsona geri vermektir...
Çay bardağı altlığını küllük olarak kullanabilmektir. ..
Fazladan verilen ketçap,
Mayonez ve kolonyalı mendili sonra lazım olur
Diye çantaya atmaktır...
Her programda "70 milyon bizi izliyor "diyebilmektir. ..
Düğünlerde "Dom Dom Kurşunu" ile
Göbek atarak, "bir avcı vurdu beni,
Bin avcı yedi beni" gibi
Sözlerle kendinden geçen tek millet
Olmaktır...
Araba camlarına "beni yıka" yazarak arabanın duygularına Tercüman
Olmaktır...
Asgari ücretle çalışıyor bile olsa maaşının 2 katı fiyatlı cep
Telefonuna sahip olmaktır...
Rüzgarlı havalarda küller uçmasın diye küllüğe su koymaktır...
İçtikten sonra" ne olacak bu memleketin hali" diye sormaktır ...
Sarı ışıkta korna çalmaktır...
Sandalyenin oynayan ayağına kağıt sıkıştırmaktır...
Denizde "suyun altında nefessiz ne kadar
Kalabiliyorum. " diye deneme yapıp boğulma tehlikesi
Geçirmektir ...
Her aklına geldiğinde "Google" da
Kendi ismini aratmaktır ...
Bisküvi vs. çaya batırıp yemektir...
Papağana önce küfür öğretmektir....
Kaza yapan aracın etrafında toplanıp,yaklaşık hasar tahmini Yapmaktır...
Yangın merdiveninin basamaklarına saksı saksı çiçek Sıralamaktır.. .
Misafirliğe gidip saatlerce oturduktan sonra ,giderken kapı Önünde
Tekrar muhabbet etmektir...
Yanındakinin gazetesine göz ucuyla bakıp gazeteyi büyük bir İştahla
Okumaktır..
"Nerelisin?" sorusuna cevap aldıktan sonra "içinden mi?" diye Sormaktır..
Markete 1 ekmek almak için gidip en az 15 ekmeğe Dokunmak,mıncıklamak fakat en sonunda ilk mıncıklanan Ekmeği almaktır ...
Kaldırım varken yoldan gitmektir..
Düğünlerde saçı topuz yapıp,
Yandan iki bukle bırakıp, bir de saç
Üstüne sim döktürmektir.. .
Asansör beklerken tuşa ne kadar fazla basılırsa asansörün o Kadar
Çabuk geleceğine inanmaktır... .
Kale kilit anahtarıyla kulağını kaşımaktır...
Bulmacadaki ünlülere
Kadın erkek fark etmeden sakal, bıyık, kaş çizmektir...
Yemeğin tadına bakmadan tuz atmaktır...
Her şeyde pazarlık yapabilmektir. ..
"İnşallah" la bütün işleri hallettiğine inanmaktır...
Her secim zamanı
"Bir oydan bir şey olmaz"
Diye oy vermemektir. .
Her şeyi bilmese de bilmektir...
Hayırlı haftalar, hayırlı başlangıçlar…