Toz olmak

Yola çıkmadan önce torbaya bir tümce koyacağım…

-Siz yardım edilmiş yoksullar istiyorsunuz, biz ise ortadan kaldırılmış yoksulluk.

Ben demedim, Victor Hugo söylemiş.

Büyük bir yazarı konuk edişim, sizi aldatmasın.

Yazılarım selin getirdiği kütük değil, yılların birikimi. Meyveyi gök toplamadım, olgunlaşmasını bekledim.

Kullandığım sözcükleri, köyümden Deli Şükrü, Bademağacı’ndan sığırtmaç Yusuf’ta bilir. Bilmedikleri, kaşığın sapını ortasına getirmek. Bir başka söyleyişle, taşa göre gedik aramak değil, gediğe göre taş bulmak.

İlkten bugüne yolları sıralarsak izlek, patika, şose, asfalt. Çok kişinin ayak izi var. Benim dokuduğum kumaş ayrı. Daha menzile ulaşamadım.

Anlaşılan iman gücüm zayıf.

Hıyaneti ayrı tutarsak, iktidarımız din işliyor, kalkınma düşlüyor. İnsanlık tarihinde böyle bir mucize yaşanmadı. Her zaman olduğu gibi, din toplumu değil, baştakileri kalkındırıyor.

Yönetilenler imanla, sembollerle yaşamaya alıştırıyor.

Gelin tarih denen denize bir açılalım.

Musevilerin, iki üçgenin üst üste konan sembolüne gösterdikleri saygı İbranileri yüzlerce yıl yurtsuz yaşamaktan kurtaramamış. İsevilerin İsa’yı çarmıha gerdikleri şekle uygun sembolü sürekli taşımaları, 300 yıl İsa’ya inananları kıyıma uğrattı.

Bu iki dine inananlar baştan bozuldu, islamiyet sonradan.

Mucize masallarda geçer. İktidarımız din, diyanet diyor, hıyanetle kalkınma masalı işliyor. Karşı çıkanları fişliyor.

Türkiye’de devlet kurumları çökertilir, yok edilirken, birisi öndedir, baştadır. Eleştiri yok, gücü çok.

Diyanet İşleri Başkanlığı.

Önce gelip geçenler bu gücü kullanamamış. Vatandaşa kısmet bilmişler, devlet işlerinde ismet demişler.

Yanlış anlaşılmasın, diyanet işleri bir bakanlık değil, başkanlık. Bu yılın bütçesine bakarsak, yarım kabine.

HSYK konusunda fetva başkandan da, başbakanın itibarı için usulen tartışma meclisten mi?

Aferin işini bilene!

Bundan sonra iman gücüyle sorunları çözeceğiz. İman gücüyle kalkınacağız. Diyanetin kuracağı fabrikalarda, ürettiğimiz iman dolu mallarımızı terör güçlerine pazarlayacağız ve kalkınacağız.

Dokunmayın tırlarımıza.

Kalanları seçmenlere hediye edeceğiz oy alacağız onlar da ahiretlerini kuracak.

Ne yazık ki kral yine çıplak.

Bizde buluşlar atomun parçalanmasından önemli. Eistein alınmasın, iman gücümüz var.

Gelecekte bütçenin tamamını diyanete bırakırsak, dünya görecek daha ne harikalar yaratacağız. Yeter ki sayın başbakanımız ve çevresinin karun olmasını kusur saymayın.

Bırakın çocuk bol bol oynasın.

Oyunu bozanlara aman verilmiyor.

Ağır yükü, yasa diyenler çekiyor. Akşamdan sabaha görev yeri değişiyor.

Ey cemaat sürek avı var, toz ol,

Öyle anlaşılıyor ki sayın başbakanı ABD dışladı, cemaat haşladı, baktı batıdan hayır yok, güney b.ktan b.k, kuzeyden kıble olmaz. Umut uzakdoğuda. Beş günlük gezi aklıma kötü şeyler getiriyor. Acaba başbakan sığınacak yer mi arıyor?

Biz zengin bir başbakanı kaybederiz, kabul eden ülke sevinir.

Umudunu daha kaybetmediği anlaşılıyor. Daha jokeyini açmadı.

Bu millet “Ankara bahtı kara” sözlerini bir daha söylemek istemiyor.

Ne mi istiyor?

Onu gelecekte okuyacağız.