Tarım alanlarını bitirdik

Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik, yaklaşık 2 ay kadar önce dünyada her yıl 12 milyon hektar, Türkiye'de 100 bin hektar arazinin tarım dışı amaçla kullanıldığını ve bundan dolayı da bir iki nesil sonra insanların toprağı ancak saksıda görebileceğini açıklamıştı.

Bu açıklama üzerine bu köşede, tarım alanlarının tarım dışı amaçla kullanılmasına yönelik ilk kararın Toprak Koruma Kurulu’nda verildiğini ve bakanlık tarafından onaylandığını, ardından da İçişleri Bakanlığı Mahalli İdareler Genel Müdürlüğü’nün de ‘kamu yararı’ kararı verdiğini yazarak, kentlerde tarım alanlarının yok edilerek betonlaştığını vurgulamıştım.

Geçmişte Türkiye tarım ülkesiydi. Demek ki artık tarım ülkesi değiliz ki, bu kez de Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli’den bir açıklama geldi. Canikli, “Ülkemizin tarım ürünlerine olan talepleri daha yüksek oranda. Bunların karşılanması amacıyla başka ülkelerde verimli arazi edinilmesi veya kiralanması konusunda çalışmalar gerçekleştirilecektir” açıklaması yaptı.

Yani, Türkiye, başka ülkelerden tarım alanları kiralayacak.

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından yapılan Antalya-Burdur-Isparta 1/100 bin ölçekli Çevre Düzeni Planı’nda 2025 yılı projeksiyonunu 4 milyon 500 bin ile 5 milyon olarak öngörüldü.

2016 yılı itibari ile 2 milyon 200 bin nüfusu olan Antalya’nın 9 yıl sonrasına iki katı bir nüfus öngörülmesi yeni yapılaşmaların önünü açacaktır. Bu yeni yapılarda doğal olarak tarım alanlarının imara açılması ile oluyor. Durum böyle olunca da Türkiye’nin yurt dışında başka bir ülkede tarım arazisi kiralaması çok doğal.

Örnek vermek gerekirse; yıllardır açılması yılan hikayesine dönen ve hala da açılamayan Batı Çevre Yolumuz var. 60 metre enindeki bu yolun 1800 metrelik bölümü için tam tamına 280 hektar tarım alanı imara açıldı.

Yine yıllardır imara açılması siyasi tartışmalara neden olan 1600 hektarlık Kırcami’nin imara açılması gündemdeyken (yaklaşık 4 yıl önce) bir anda Varsak bölgesinde aynı büyüklükte yüzölçümü olan ve tamamı tarım bölgesi olan 5 mahalle imara açıldı.

İmara açılan tarım alanları ile ilgili o kadar çok örnek var ki.

Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel’in ilk döneminde 2. Etap 1/25 bin ölçekli Nazım İmar Planı yapılırken, kentin neresinde nasıl bir tarım yapılması, neresinin tarım alanı olarak kalması adına Akdeniz Üniversitesi Ziraat Fakültesi Uzaktan Algılama Merkezi ile protokol yapılmıştı.

Protokol, o dönemin Rektörü Prof. Dr. Mustafa Akaydın ile Başkan Türel arasında imzalanmıştı.

Yapılan çalışmalarda ortaya güzel bir rapor çıkmıştı. Nazım Plan kentin Anayasası olacak ve bundan sonra belediye meclisleri nokta atışı yaparak parsel bazında bile imar plan değişikliği yapamayacaktı.

Ancak süreç içinde aynı plan yine belediye meclisinde delindi ve turizm Yolunun Kuzey tarafı tarım alanından ikinci konut adına imara açıldı.

Devlet Su İşleri (DSİ) Aksu Çayı Islah Projesi kapsamında tarım alanlarının toplulaştırma çalışması da yaparken, diğer taraftan da Antalya’nın konut ihtiyacı olmamasına rağmen zaman zaman tarım alanlarının imara açılaması devam ediyor.

Dolayısı ile Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin başka ülkelerde tarım alanlarını kiralamak istemesi bana sürpriz olmadı. Çünkü, tarım alanlarımızı ‘rant’ uğruna devlet, yerel yönetim ve mülkiyet sahipleri elbirliği ile yok ediyor. 

Yayın Tarihi
14.06.2016
Bu makale 592 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu makaleye ilk yorumu yazan siz olun.

Yazara Ait Diğer Makaleler

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!