Geçen hafta Antalya’da, Türkiye Ekonomi Bankası TEB’in düzenlediği, “Turizm Sektörü; Sektörel Gelecek Stratejileri Konferansı” Turizm eski Bakanı Sayın Bahattin Yücel’i ağırladı. Sayın Yücel, bizim ülkemizin gelmiş geçmiş tek turizmci, Turizm Bakanı’dır. Turizmcilerin siyaset liderlerinin gözdeleri olmamaları nedeniyle, bu bakanlığa turizmciler nasip olmaz. Farklı meslekten gelip, Turizm Bakanlığı koltuğuna oturanları turizmi ve turizm sektörünü “öğrenme evresi” bekler. Bir dönem sık, sık değişen hükümetler nedeniyle turizmi öğrenemeden koltuğunu terk eden, turizm bakanları olmuştur.
Bahattin Yücel, uzun yıllar TÜRSAB Başkanlığı yaptıktan sonra, zor bir dönemde (1996) bakanlık koltuğuna oturdu. Ben o yıllar TÜRSAB Yönetim Kurulu Üyesi’ydim. Sakladığım bazı gazete kupürlerini karıştırırken, o dönemde Antalya Havaalanı’nda birlikte yaptığımız incelemede, benim çok haklı olarak havaalanındaki düzene isyanımı yeniden okudum. Hızla artan yatak kapasitesini karşılayacak havaalanının var olmaması, mevcut yapıyı daha kötü hale getiren “bavul taşıyıcılar” ve turizmin sadece “rant “olarak görüldüğü düzeneydi isyanım. 1996 yılından bu yana Antalya’daki en büyük olumlu gelişme kuşkusuz, Antalya Havaalanı olmuştur.
Bahattin Yücel yaptığı konuşmada, havayolunun önemini vurgularken aklıma hep o günler geldi, eski belgeleri karıştırmayı bu yüzden istedim. Bir başka elime geçen gazete kupürü ise 2007 yılında o zamanki İsmi TÜROB olan, şimdiki TÜROFED (Türkiye Otelciler Federasyonu) Başkanı Sayın Ahmet Barut ile yapılmış bir söyleşi. Barut manşette şöyle demiş, Hedef: Akdeniz’in bir numarası olmak. Devletin turizm politikası içinde bugüne kadar bu hedefi koyan bir Turizm Bakanı olmadı. Buna uygun bir strateji ve vizyon koyan da ortada hala yok…
Ahmet Barut söyleşisinde; 2010 yılında Antalya’nın Akdeniz’in bir numarası olacağını ve Rus turist sayısının Alman turist sayısını geçeceğini söylemiş. Evet 2007 yılındaki bu öngörü, 2010’da gerçekleşti. Antalya sadece Akdeniz’de değil, dünyada lider kentler arasında 4. sırada. 1996 yılında ve bugün de Bahattin Yücel, havayolculuğun ve havaalanlarının önemini vurgularken, 2007’de Ahmet Barut söyleşisinde “çevre”nin önemini vurguluyor. Evet, gelecekte hep bunları konuşacağız, bazı turizmciler, yerel yöneticiler ve politikacılar istemese de…
2011 yılında geriye baktığımızda nereden nereye geldiğimizi sadece arşivlere bakarak görmemize gerek yok. Türk turizminin, vizyon sahibi turizmcilere sahip olması başarının anahtarıdır. Türkiye’deki politik hayatı yönetenler, bu gerçeği göremediler ise kendi hatalarının ne olduğunu, bir gün fark ederler.
Nisan, baharın düğünüdür. Doğanın canlanması bütün güzelliği ile devam ediyor. Antalya portakal çiçeği kokusuyla, insana adeta parfüm mağazasında oturduğu duygusunu veriyor. Birbiri ardından kutlanan haftalar içinde bu yıl 47. Kütüphane Haftası benim dikkatimi çekti. Kültürel ağırlığı ve birikimi, turizmden daha fazla öne çıkan Bakanımız Sayın Ertuğul Günay, sıra dışı bir kutlama yaptı. Efes Antik Kenti içinde yer alan dünyanın en ihtişamlı kütüphanesi olan Celcius’un önünde, bu haftayı açtı. Artık Türkiye Frankfurt Kitap Fuarı’nda gösterdiği başarıyı tekrarlıyor. Bu yıl, Londra Kitap Fuarı’nda, Türkiye’nin yer alması beni mutlu etti ama Kütüphane Haftası’nın Celcius Kütüphanesi önünde açılması çok daha mutluluk verici ve anlamlıdır. Umarım bu yaklaşım gelecek yıl, ülkemizin bir başka antik kütüphanesinde, ülkemiz ve uluslararası yazarların davetiyle bir şölene dönüşür. Belki de bir “Turizm Nobel” ödülü doğar…
SABAH AKDENİZ’DEN ALINMIŞTIR
Antalya’da gökyüzünden denize pedal çevirdiler
Fırtına kazaya sebep oldu, sürücüye ilk müdahaleyi kadın fizyoterapist yaptı
Motosiklet sürücüsü ölümden döndü
Dünya Yürüyüş Şampiyonası başladı
Alanya’da 2 aranan şahıs yakalandı
Hasan Arat: "Türkiye Kupası’nda hedefimize mutlaka ulaşacağız"
Dünya Yürüyüş Şampiyonası sona erdi
Eğitim Bir Sen Gazze için meydanlarda
Arıcılar yeni sezona hazırlanıyor
Dünya Atletizm Yürüyüş Takımlar Şampiyonası’nda ALKÜ damgası
Kirletilen ve Kirlenen Siyaset 08.04.2024 DR. ALİ YILMAZ