Sapan

Ezelden, ebede, ne koymuşlar sepete bir bakalım. Hıza ölçü bilinmiş sapan taşı. Deyim üretilmiş.

-Osuruğuna sapan taşı yetişmez.

Öncesi, insanın iki ayak üzerine kalkmasına en büyük devrim diyorlar.

Ön ayaklar el, kol olmuş, alet kullanmaya başlamış. İlk aletler ağaç dalları ve taşlar. Sonra ikisini bir etmişler balta yapmışlar. Savunmada, avlanmada yüz binlerce yıl kullanmışlar.

Taşı daha hızlı, daha uzağa atmanın yolu aranmış, sapan bulunmuş. Mancınık icat edilmiş.

Küçükleri elle, büyük taşları mancınıkla atar olmuşlar.

Bakır, kalay, demirin bulunuşu daha çok işlerine yaramış. Barutun gücü keşfedilmiş, top tüfek yapılmış. İlerlemeye sınır konmamış, bugünün teknolojisine ulaşılmış.

Kara, deniz, hava taşıtları kitleleri ülkeden ülkeye taşıyor. İnsanoğlu uzayda yürüyor. Nereden nereye nükleer silahlar kitlesel ölüm getiriyor.

Doğada denge bozuluyor.

Hayat çekilmez oluyor.

İrade koyanların umurunda mı?

Korkulan olur, yaşam son bulur. İlerde 2. Atlantik diye anılır mı olacağız?

Ben başa dönüyorum. Başa dedimse on binlerce yıl öncesine değil, çocukluğuma. Köy çocuğuyum. Anamın çul, çuval dokuyacağı kıl ip yumaklarından aşırdığım ipi, ağaçtan yaptığım şişle örerdim.

Sapanı çobanlıkta, daha çok gece ekin tarlasını beklerken domuzlara karşı kullanırdım. Domuzu korkutan sapan taşının havada çıkardığı ses.

Bu anı, nereden canlandı merak mı ediyorsunuz?

Suriye açıklarında denize bir uçağımız düşürüldü. Basın haber yapacak, yetkililere sorulur. Herkesin dili bir başka döner. Hiç biri tutmaz. Bir bilen var, sustu susuyor. Bu durumda gazetenin biri ironi yaptı, uçağımızın sapan taşı ile düşürülmüş olabileceğini yazdı. Bu görüş benim aklıma yattı.

Masal gibi, olmayacaklar olur.

Tarih neden tekerrür eder? Geçmişten ders alınmadığı için.

İktidarsız iktidarlar, devlet denen vücutta oluşan bir yaradır. Sinekler arar bulur, yaraya konar. Yara genişler, vücutta başka bölgeleri sarar. Buna meydan verenlere,  diyebilir misiniz,  bu vatanı teslim aldığın gibi teslim et. Çay köprüyü almıştır, güçleri yetmez.

Bağımlılık, bağımsızlığın alternatifi olamaz. Sonuç eş başkan da olsa emir kulusun. Yat yat , kalk kalk komutuna uyarsın.

Sağduyu(aklıselim) çalışmıyor. Çoban Ali ne diyor dinleyelim?

Malum kişiyi Allah’a havale edelim.

Verilen iftar yemekleri, dağıtılan kömür ve yiyecek paketleri hatırına altındaki koltuğu değiştirelim.

Malum kişi ve çevresinin hakkı yenmemiş olur. Başarılı olduğu yanlarını bilelim.

1-Para denen nesneyi toplamak.

2-Doğru söyleyenleri tutuklamak.

İyiliktir, dokuz köyden kovulmuyorlar.

1952-1953’te askerin sevk ve idaresinde değişiklik yapıldı. ABD’nin sahra talimatnameleri kabul edildi. Şimdi de anamıza söver gibi bir anayasa istiyorlar. Anayasamızın değiştirilemez 1.-2.-3. Maddeleri kalkmalı,14. madde boşaltılmalı, diğer maddeler baştan aşağı ütülenmeli.

Vatan bölünmeli.

Tam zamanı.

Bindik bir alamete,

Gidiyoruz kıyamete.

Yayın Tarihi
23.01.2013
Bu makale 8712 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu makaleye ilk yorumu yazan siz olun.

Yazara Ait Diğer Makaleler

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!