Salzburg Festivali ve biz!

Kaç Müzemiz var? Kaç Meydanımız var? Yazılarımdan sonra “Kaç Festivalimiz var?” diye sormak istiyorum. Merak edenler için belirteyim, bu sorularımı haftaya “Kaç gönüllümüz var?” ile sonlandıracağım.

Festivallerin çıkışını dini inanışlara bağlamak, dini festivaller için doğrudur. Bunlar dini bayramlar olarak da adlandırılır. 1200’li yıllarda ise dini olmayan festivaller yapılmaya başlandı. Türkiye’de festival deyince akla çok farklı anlamlar gelir. Kutlama ve eğlenme daha çok yerini ekonomik çıkarlara bıraktı. Anadolu’da son yıllarda her meyve, sebze için yapılmaya başlanan festivaller giderek “eğlence” ağırlıklı olumlu karaktere geçiş yaptı. Bana göre en doğal yapıya sahip olan, Karadeniz Yayla Şenlikleri, halkın gelenekleştirdiği ve katılımcının festival ile yoğun olarak bütünleştiği, bize has tipik bir örnektir.

Ülkemizde kültür ve sanat ağırlıklı festivallerin merkezi olan İstanbul, festival çeşitliliğimizin en yoğun yaşandığı kenttir. Avrupa metropollerinin içinde,  İstanbul festivalleri saygın bir yere kavuşmuştur. Festivallerde en sıkı kriter gelenekselleşmektir. Uzun ömürlü festivallerimiz az da olsa, var. Kırkpınar Yağlı Güreşleri, 1357’de başlayıp bu güne uzanan en iyi örnektir. Dünyadaki film festivalleri içinde bile eski sayılabilecek Altın Portakal Film Festivali 47. yaşını kutlayacak.

Kentlerimizdeki, sanat ve kültür açısından festivallerimize baktığımızda umut veren gelişmelerin olduğunu görüyoruz. Festivalleri toplumun yaşam tarzının oluşmasında etkin bir çaba olarak kabul etmemiz gerekiyor. Toplumun ortak paydalarda harman olması için festivallerin bir kültür politikası olarak görülmesi gerekiyor. Bu aynı zamanda dünyaya açılmanın ve kendini ifade etmenin de en güzel yolu.

2005 yılında “Fazıl Say markadır, Mozart da markadır” başlıklı yazımda, “Salzburg, kendisini dünyada ünlendiren ‘markası’ Mozart için 2006 yılını dünyaya ‘Mozart Yılı’ olarak ilan etti. 2006 yılında sadece Avusturya’da değil, dünyanın her yerinde Mozart, 250. doğum yılında onun bestelerinin çalındığı konserlerde anılacak. Ama bizim için farklı bir gurur kaynağı olacak olan olay ise Türkiye ve Dünya  için ‘Marka’ olmuş Fazıl Say’ın 05.06.2006 tarihinde Salzburg’da  250. doğum günü kutlamaları için vereceği konserdir. Dünyada, Mozart’ı en güzel yorumlayan virtüöz, olarak da anılan Fazıl Say, sanki Mozart’a o gün göz kırpacak. Tarihte bir batılının doğuya bakışı ve 200 yılı aşkın zaman sonra bir doğulunun hem de Nazım ve Aşık Veysel çizgisinde, bir doğulunun bir göz kırpması  olacak bu...” diye yazmışım. Aradan 5 yıl geçtikten sonra Avrupa’nın en önemli müzik festivali olan Salzburg Festivali’nin 90. yılında, 25 Temmuz’da Borusan İstanbul Flarmoni Orkestrası ve Fazıl Say açılışı yaptılar. Bu güzel, anlamlı, müthiş gurur veren olaya TÜROFED Başkanı Ahmet Barut, Antalya Büyükşehir Belediyesi Başkanı Mustafa Akaydın ile ben de şahitlik yaptım.

Borusan İstanbul Flarmoni Orkestrası son yıllarda Türkiye’nin haklı gururu olduğunu böyle köklü ve prestijli festivalde yer almakla bir kez daha gösterdi. Avusturya Kültür Bakanı’nın elinden Borusan CEO’su Sayın Ahmet Kocabıyık’ın aldığı Avusturya Nişanı, Borusan’ın Efes kazılarında  ve müzikteki başarılarının kanıtıdır.

Fazıl Say, Salzburg Festivali’nin 90. yılı nedeniyle bestelediği “Nirvana Yanıyor”u dinlerken başlangıçta “tam bir arınma” olarak kabul edilen nirvana sözcüğünü hissediyor sonra 2. bölümde yangının alevlerini ve paniğini, müzikteki çılgın tempoda duyuyorsunuz.

Nirvana, karma felsefesinde maddi dünyadaki arzuların bitmesi, acıların, nefretin sönmesidir. İyiliğin ve güzelliğin olması için kinden, nefretten arınmak gerekir. Bizim Mevlevi anlayışımızda bu “aşk”tır. Tıpkı ülkemizin, insanlığın ve hepimizin arınmaya-nirvanaya- aşka, duyduğumuz ihtiyaç gibi.

Orhan Gencebay  şarkısında “Şimdi aşk zamanıdır, aşk ömrün baharıdır…” diyor…

SABAH AKDENİZ’DEN ALINMIŞTIR

Yayın Tarihi
30.07.2010
Bu makale 11095 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu makaleye ilk yorumu yazan siz olun.

Yazara Ait Diğer Makaleler

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!