Sağlıkta Reform Hareketleri ve Hekimlerimiz

BİRİNCİ BÖLÜM
 
 
İnanın biir kurgu olarak yazmıyorum. Anlatacaklarımın hepsi de doğru. Hayırdır inşallah, bu gece bir rüya gördüm. Bilirsiniz, bazen rüyalar tamamen hayal ürünü ve karmakarışık olurlar. Bu nedenle, uyanınca görülenler net olarak hatırlanamazlar. Ama bu rüya öyle değil. Uyandıktan sonra gördüğüm her şeyi çok net olarak anımsayabildim. Rüyamın hayal ürünü olmadığını söylemiştim. Ama özellikle son günlerde gttikçe daha da olumsuzlaşan sağlık konularının, kafamı fazlaca işgal etmiş olması bunda etkili olabilmiştir diye düşünüyorum..
 
İstasyon veya havalimanı gibi bir yerdeymişim. Sağdan soldan insanlar gelip geçiyor. Yanında eşi ve biri oğlan biri kız iki tane çocuğu olan oldukça esmer renkli biri bana yaklaşıyor ve bozuk İngilizcesiyle bana bir şeyler soruyor. Ne dediğini anlamaya çalıştığım sırada, oradan geçmekte olan bir genç yardıma geliyor yanımıza. Aralarında konuşuyorlar. Genç, bu kişinin bir Afrika üikesinden çalışmak için Türkiye'ye gelen bir ithal doktor olduğunu söylüyor.
 
Adamın yaşı 45-50 arasında görünüyor. Yaşına göre biraz fazlaca yıpranmış.. Sırtı bitraz kamburca, sağ bacağı da hafif aksıyor. Yanında kendisinden küçük görünen eşi, biri beş yaşlarında erkek, diğeri 2-2,5 yaşlarında bir kız çocuğu var. Kadıncağız, sağ koluyla kızını kucaklamış, sol eliyle de oğlunun elini tutmuş. Kızın ağzında kocaman bir emzik, şapur şupur emiyor. Ara sıra emziği sapından tutup çekiyor, sonra tekrar ağzına götürüyor. Kendisi için bir çeşit oyun yapmış bunu.
 
Bir anda emzik çocuğun elinden fırlayıp yere düşüyor. Kadın oğlunun elini bırakıp, eğilerek emziği yerden alıyor, önce kendi ağzına götürüyor, sonra da tekrar kızının ağzına sokuyor. Sanırım onu böylece temizlemiş oluyor.
 
Bunlar olurken Afrikalı doktor elindeki valizi yere bırakarak, cebinden açıla katlana iyice yıpranmış bir Türkiye haritası çıkardı ve karısının sırtına sererek açtı ve incelemeye başladı. Anlaşılan gideceği yeri saptamak istiyordu.
 
Aracı gencin tercümesine göre göre, Afrikalı doktor Ağrı ilinin Patnos ilçesine gidecekmiş. Benden, gideceği yeri harita üzerinde işaretlememi istiyordu. Cebinden bir kalem çıkararak bana uzattı. Kalemi aldım ve harita üzerinde Patnos'un bulunduğu yeri bir daire çizerek işaretledim. Sonra da önce uçakla Van'a gitmesi gerektiğini anlatmaya çalıştım. Genç arkadaş ona yardımcı olmaya çalışacağını söyledi ve oradan ayrıldım. Dönüp arkama baktığımda her tarafın karanlığa büründüğünü gördüm ve büyük ürküntü ile uyandım.
 
 
SAĞLIĞIMIZ KİMLERE EMANET !
 
Rüyamda gördüklerim beni bir anda ürkütmüş ve üzmüştü. Demek ki bundan sonra bu kültürdeki insanların benim halkıma sağlık hizmeti vereceklerini düşünerek irkildim. Öyle ya Houstan' dan veya Major Kliniği'nden hekimler iş aramak ve çalışmak için Türkiye'ye gelecek değillerdi ya !. Bu ülkelerin hekimleri olsa olda Türkiye'de yapalan Uluslararası Bilimsel Tıp Kongrelerine katılmak için gelir ve dönerler. Uluslararası kongreler için Türkiye tercih edilen bir yerdir.
 
Avrupa'nın gelişmiş ülkelerinden bazı tıp dallarında tedavi için Türkiye'ye gelen hastalar da olmaktadır. Özellikle son yıllarda bu konuda büyük bir artış olmaktadır. Zira Türk hekimleri son derecede başarılı çalışmalar yapmakta olup, gerek Avrupa, gerekse dünyanın diğer ülkelerinde büyük bir perestije sahip bulunmaktadır. Ne yazık ki bizim önetiicilerimiz bunun pek farkında değiller. Çünkü hekimlerle çekişmekten, bu konuda yeterli bir değerlendirme yapamıyorlar.
 
Yaptığım yurt dışı seyahatlerimde oldukça önemli hususlar saptadım. Yıllar yılı Avrupa ülkelerinde yaşamakra olan vatandaşlarımız, yabancı hekimlerle yeterli iletişim kuramadıklarından ve hatta onlar tarafından horlandıklarından yakınırlar. Bunun nedeni aradaki kültür farklılıklarıdır ve insan sağlığı açısından son derecede önemlidir.
İthal doktorların, gelişmiş ülkelerden ziyade Orta Afrika ve Orta Asya Ülkelerinden gelmeleri söz konusudur. Bu çevrelerden gelecek olanların ise yetişme olanakları itibariyle Türk hekimleri düzeyinde olabilmelerini ihtimal dahilinde görmediğimi söylemeliyim.
 
Başta dil sorunu olmak üzere aradaki birçok kültürel ayrılıklar nedeniyle, hiçbir zaman yabancı doktorun, Türk halkına, Türk hekimleri kadar içtenlikli, başarılı ve verimli hizmet edebileceklerini düşünemiyorum. Zira Türk hekimleri, vatandaşlarına her türlü maddi değerlerin çok üstündeki manevi duygularla bağlıdır.
Tarihimiz boyunca, en ağır imkansızlıklar içinde bile verilmiş olan özverili hizmetler bu söylenenlerin kanıtıdır. Bütün bunlar dikkate alındığında, ülkemizin sağlık sorunlarının ithal doktorlarla giderilmesinin ham bir hayalden ibaret olduğu anlaşılacaktır.
 
(DEVAMI VAR)

 

Yayın Tarihi
24.04.2012
Bu makale 6798 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu makaleye ilk yorumu yazan siz olun.

Yazara Ait Diğer Makaleler

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!