Balyoz, Ergenekon, Casusluk bilmem ne adlarıyla açılan dosyaların
safraları atılıyor. ÖYM'lerden dosyalar alındı. Ağır Ceza mahkemelerini veriliyor.
ÖYM'lerin devri kapandı. Bu mahkemelerin hırpaladığı kişiler, ceza evlerinden
bir bir tahliye ediliyor!..
Eski Genel Kurmay Başkanı da tahliye edildi, adam boğazlayanlar da..
Beş yılda hüküm verecek sonuca ulaşamayan; yedi ay önce verdiği hükmün
gerekçeli kararını yazamayan ÖYM yargısı bunun sorumlusu. Eline geçen her dosyayı, Ergenekon çuvalına atmaya o denli hevesli oldular ki; yargıyı çöp eve çevirdiler.
Adalet kalabalığın içinde yitip gitti! Şimdi Yargı kendi evini temizliyor!..
13.ncü Ağır Ceza Mahkemesi, ÖYM kalmakta ısrar ediyormuş. ÖYM'leri
kaldıran Yasayı, Anayasaya aykırı bulup Anayasa mahkemesine başvurmuş! Yeni
usul icat etmişler! Hızlarını alamamışlar besbelli!..
AKParti Hükumeti, yaptıkları tüm yanlışların vebalini, Emekli Vaizin Cemaatine yüklüyor! Safralarını atıyor! Dört bakanını attı! ÖYM'leri attı, HSYK yi attı, polisleri
kaç kere dağıttı! MİT'i güçlendirdi. Çember yine de daralıyor! İnterneti, tiwittırı,
facebooku susturmaya heveslendi. Sustursa da susturmasa da sıra onda. Safraları bir
bir atarak siyasi ömrünü uzatmak istiyor!..
En yakınındaki seslenmiş! 'Çok laf yalansız, çok mal haramsız olmaz!' demiş.
Daha ne desin garip? Binyıllar öteden atalar 'Bal tutan parmağını yalar!' demiş!
Öte yandan 'Hırsızın eli kesilir!' diye de uyarmış! 'Ucundan accıka kanaat et!'
demeye getirmişler. Deveyi havutu ile yutmanın hazımsızlık yaptığını anlatmışlar!
Atalar ne derse desin 'malı götür haşhaşi' anlamış..
Karacaoğlan, Toros dağlarının serin yamacından sazı eşliğinde 'İğneden ipliğe
sorulur bir gün!' demişti. O günler yakındır. Safraları atarak zaman kazanma telaşı
bundan. Ödü kopmasına karşın, kuyruğu dik tutuyor! En kahraman Rıdvan rolünü
sürdürüyor! Bu da bitecek, bu da gidecek!
Tahliyeler, toplumun biriken gazını alır diye umuyor!.Valla ben yapmadım!
Vaizin Cemaatı yaptı diye bir süre şansını deneyecek!s O davaların savcısı olduğu unutulmayacak!
Züccaciye dükkanına dalmış katır gibi herşeyi kırıp döktü!
Deniz Kuvvetlerine,Navarin'den beri hiçbir düşman bu denli zarar veremedi!
TSK'yı itibarsızlaştırdı. Komuta akışını söndürdü! Çatışma alanındaki askeri,
kışlaya hapsetti! Valileri bölge komutanı yaptı! Ülkeyi bölme niyetiyle örgüt kuranların sırtını sıvazladı. Vatana hizmet edenleri terörist saydı, Adadaki teröristle pazarlak etti!
Ülkeyi bölmeye programlanmış sisteme 'eş başkan' oldu.
Adliye'nin adaletini bitirdi! İdari alanda yalakaları işbaşına getirdi! Yalakalık bu
denli prim yapmamıştı. Medya denilen iletişim dünyası, bu denli yağa bulanmamıştı..
Arada bir başını kaldıran, doğruları söyleyenlerin üstüne de RTÜK'ü saldı. Yalan
matah oldu.. Bu dönemde kimler ezilip geçilmiş ise itibarları iade edilmeli
Yalçın Küçük usta, 'yıktıklarını otuz yılda onaramayız' buyurmuş! Haklıdır.
En önemlisi inancın yıkılmasıdır. Adalete, demokrasiye, devlete, seçime, sandığa,
devlet adamına inanç, medyaya inanç gitti! Otuz yılda bile bunlar ihya edilemez!
Herşeye rağmen Cumhuriyet ayaktadır!
Her zulme rağmen Cumhuriyeti koruyanlar direncini yitirmedi! Cumhuriyet
kendine yapılan 'sivil darbeye' teslim olmadı! Cumhuriyet sınavı geçti!
Demokrasi ' sandıktan çıkan bir fazla oy ' değildir. Bir yaşam biçimidir! Sandığa
giren oyların bileşkesidir. Orada herkese yer vardır. Milli irade, bir fazla oyun iradesi
değil, sandığa giren oyların iradesidir!.
Öğrenmenin yaşı yoktur! Öğrenme özürlüler vardır!
Sağlıcakla kalın..