Planlama

Liderler ve diğerlerini ayıran iki temel özellik vardır. Liderler yaptıklarıyla diğerlerini peşinden sürükler, onlara vizyon, iş yapma metodu ve geleceği yönetme şansı verir. Gelecek nasıl yönetilir? Farkında olan liderler bugün yaptıkları davranışların aslında geleceklerini oluşturduğunu bilirler. Planları dahilinde geleceği şekillendirmiş olurlar.

Liderlerin diğerlerinden farkı mevcut sistemi, kuralları, alışılagelmiş kaideleri dikkate almamaları, asla kabul etmemeleridir. Liderler kendi düşünce ve fikirlerini hayata geçirmek için aşırı istek ve çaba gösterirler. Zekâ elbette liderliği etkileyen önemli bir faktördür. Ancak asıl farkın nedeni, istek, çaba, sabır ve ısrar etmektir. Diğerleri liderlerle karşı karşıya geldiklerinde hep şöyle bir serzenişte bulunurlar; Ya bakıyorum da benden hiçbir farkı yok, nasıl bu kadar başarılı olmuş? Bu soru diğerlerinin kafasını kemirir durur. Serzenişte haklı olan nokta var. Sıra dışı zekalar hariç, çoğu başarı insanda öyle üstün zeka belirtileri yoktur. Liderler ve diğerlerinin zeka düzeyleri arasında öyle çok uçurumlar mevcut değildir. Farkı belirleyen olaylara bakış açısıdır, yönetme isteğinin gücüdür, davranışları değiştirmesidir.

İstanbul Teknik Üniversitesi Rektörü, üniversitesinin bakış açısını şöyle anlatıyor:

Biz öğrencilerimize mezun olduktan sonra, herhangi bir şirkette çalışma hayali, bakış açısı, düşünme sistematiği vermiyoruz. Biz onlara, kendi işlerini kurma, girişimcilik, liderlik hayali kurduruyoruz ve tüm eğitim sistemimizi buna göre şekillendiriyoruz. Biz öğrencilerimizin çalışan değil, yöneten, iş kuran, iş geliştiren bireyler olmasını amaçlıyoruz. Diyerek farklı bakış açış açılarını ortaya koyuyor. İşte bizim ihtiyaç duyduğumuz üniversite, ihtiyaç duyduğumuz, karakter özellikleri, birey profili..Bizim artık ülke olarak, işi doğru yapan insanlardan çok, doğru işi yapan, bulan, yaratan insanlara ihtiyacımız var. Oysa çoğu aile çocuklarını, çoğu okul öğrencilerini bu bakış açısından mahrum, kaybetme korkusuyla, sağlamcılık adı verilen oysa, üretim ve gelişimin önünü kapatan, düşünce sistematiği ile yetiştiriyor. Fikirlerin gelişimi önleniyor, özgüven gelişmiyor, anne ve babalar tarafından bilinçsiz bir şekilde bu olumsuz bildirimler çocuklara yükleniyor. Sonunda da ebeveynler çocuklardan harikalar yaratmasını bekliyor. Sonuç tabiki fiyasko…

Planlama lider bakış açısına sahip olduğumuz zaman, geleceğimizi yönetme imkânı sağlar bize. Biz yapılan planın içinde mi yer alacağız, yoksa planımızı yani geleceğimizi kendi fikir ve davranışlarımızla mı gerçekleştireceğiz. Kendi davranışlarımızı ve hayatımızı etrafımızdaki insanların düşünce, fikir ve davranışlarına göre şekillendiriyorsak, diğerleri olarak hayatımızı sürdüreceğiz ve rüzgâr bizi hangi limana götürüyorsa o limana gitmek, o limanı beğenmek zorundayız, şikâyet etmeye hakkımız yok. Çünkü kendi isteklerimizi, arzularımızı, düşüncelerimizi bir kenara atmış, o veya bu bahanenin arkasına sığınarak, etrafımıza uyum sağlamışız, isteklerimiz farklı olmasına rağmen. Komşumuz nasıl yaşıyorsa yaşamışız, arkadaşımız ne yapıyorsa yapmışız, patronumuz ne istiyorsa yapmışız, ailemiz ne bekliyorsa yerine getirmişiz. Sonra bir bakmışız ki, beklentilerimiz, amacımız, hayallerimiz nerede biz neredeyiz? Giderek birbirimizden uzaklaşmış, yalnızlaşmış ve mutsuzlaşmışız….

Kendi yaptığımız planlar doğrultusunda hayatımızı, işimizi gerçekleştirdiğimiz, birilerinin izinden gitmek yerine, kendi izlerimizi oluşturduğumuz günlerde, gelecekte buluşmak üzere…………….