Otizmlilerden Cihan Kamer'e Teşekkür

Bu ülkede ''Otizm'' hala insanlar tarafından anlaşılmış değil.

Hele hele Otizmli çocukların ailelerinin çektikleri zorluklar,dile kolay roman gibi.

Allah'tan bir televizyon kanalındaki ''Mucize doktor'' dizisi otizm hakkında,

azda olsa bir şeyler anlatabildi.Maalesef okuma alışkanlığı olmayan toplumlarda

bazı önemli konuları dizi izlettirerek insanlara aktarıyorsunuz.

Geçenlerde Aksaray'da yaşanan o çirkin olayda bile, insanları suçlamayı doğru bulmuyorum.

Oradaki insanlara cahil demek en kolay iş ama bu ülkede maalesef eğitimci cahillerin olduğu da kesin.

Otizmli çocukların eğitimi kendi alanlarından yetişmiş eğitimciler tarafından verilmeli. 

Bu öğrencileri siz normal okullarda ''Kaynaştırma'' adı altında daha çok içlerine kapatıyorsunuz.

Zaten okullarda bu çocukları ayrıştırıyor,bahçelerini okula giriş çıkışlarını bile ayrı yerden yaptırıyorsunuz. 

Zaten ayrıştırdığınız öğrencileri sizler nasıl olacak ta kaynaştırma yapacaksınız. 

Ya da giriş çıkışları hatta bahçeleri bile ayrı olan bu çocuklar,

diğer normal çocuklara nasıl zarar verecekler diye bir dakika düşünen insan sayısı yok bile.

Nereden baksanız tutarsızlık.

Bu eksiklikler bariz bir şekilde görünürken,otistik çocukların eğitim sisteminde değişikliğe gidilmemesi,

otistik çocuklar ve ailelerini daha beter üzmekte.

Yaşadığım ilçede ben bile büyük zorluklar yaşadım.

Her okulda istenmeyen öğrenci ve velileri pozisyonuna düşmek acıların en büyüğü..

Ben her gün Allaha'a, örneklerini yurt dışında gördüğüm oradaki eğitimcilere ve okullara kavuşmak için dua ederdim.

Umutsuzluk içinde benimde otizmli olan oğlumun iyi eğitim alması için imkanları hep zorlamaya çalıştım.

Umutlarım hiç azalmadı, aksine bir ara kendim çocuğuma ne katarım nasıl eğitim veririm derdine düştüm.

Anne ve babanın verdiği eğitim çocukta daha başarılı oluyor ama hem anne hemde babanın çalıştığını düşünürseniz

çocuğunuz ayrıca size özlemde duyuyor.

Bu konuda ''Otizm Eylem Planı'' resmi gazetede yayımlanmasına ve verilen sözlere rağmen hala yürürlükte olmaması çok üzücü.

Bizler daha kaliteli eğitim nasıl alırız,nasıl veririz derdindeyken,oğlumun okulunun müdürü eşimi aramış.

Okul müdürü eşime;Otizmlilere ait bir okulun açıldığını kaydımızın bu okula alınmasını söylemiş.

Zaten ''Kaynaştırma'' denilen, bana göre hiç bir faydası olmayan sistemden çok bıkmıştım.

Bende bu durumu daha iyi anlamak için Antalya'nın Serik ilçesi Karadayı mahallesinde bulunan okula gittim.

Okulun müdürü Korhan Bayram beni karşıladı.

Genç ve dinamik gözlerinin içindeki o parıltı ile bana yaklaştı.

Kendisindeki o enerji direk bana da geçti.

Okulun yeri daha önce belediye binası olarak kullanıyormuş.

Milli eğitim burayı bünyesine katarak bizlere sunmuş.

Okula gittiğimde o kadar çok eksiklikler vardı ki,bir bahçe çiti bile yoktu.

Devletin verdiği imkanlar doğrultusunda eksik kalan yerlerimizi acilen tamamlamak gerekiyordu.

Okul müdürümüz Korhan Beyin,çocuk gelişimi mezunu olması ve kendi alanındaki bir okulun müdürü olması,

bizim için bulunmaz bir nimetti.

Okul müdürümüz ve oradaki öğretmenlerimizin ilgisi alakası beni o kadar mutlu etmişti ki,

okuldan çıktıktan sonra bir kenarda oturup çocuklar gibi ağladığımı söyleyebilirim.

Yapılacak çok iş vardı...!

İlk işim okul bahçesi ve çiti için Serik Belediye Başkanı Enver Aputkan'ın kapısını çalmak oldu.

Sayın Aputkan, sıkıntımı dinledi ve bir günde tüm belediye görevlilerini okula gönderip bahçe düzenlemesini yaptırdı.

Kendisine buradan çok teşekkür ediyorum.

Ben okuldaki o eğitimcilerimizin gözlerinin içindeki o ışığı gördükten sonra yapacağım çok iş olduğunu biliyordum.

Gerçekten bu okul Türkiye'de bambaşka bir okul olacaktı.

Okul müdürümüzle konuşurken,okulda asansör dahil birçok eksik listesinin olduğunu görmek, beni derinden düşündürmüştü.

İşin en acı tarafı yürüme engelli öğrencilerin binanın konumundan ve asansör olmamasından dolayı okula gelememeleri idi.

Otizm ile ilgili o kadar vakıf ve kuruluş var ki,aslında ben onların nasıl hizmet verdiklerini ne işe yaradıklarını hala çözmüş değilim.

Ben okula hayır yapacak hayır severler ararken, devletin yetişemediği yere devlet gibi iş adamlarımızın yetiştiğini de bu fırsatla görmüş oldum.

Ulaşabildiğim üç beş hayır severler arasında, Atasay'ın hayır sever patronu Cihan Kamer vardı.

Cihan Bey, gönderdiğim maile kısa sürede finans müdürü Adem Arzu ile dönüş yaptı.

Bizim çıkardığımız listenin birazını değil,yarsını değil,listenin tamamını ve birde üstüne okul inşaatı masraflarını da karşılayınca dünyanın en mutlu insanları bizler olduk...

O gece sevinçten uyumadık desem inanır mısınız?

Ben ve tüm otizmli aileler Cihan Kamer'e ne kadar dua ettik bilmiyorum ama ben hem bu dünyada,hem de öbür dünyada kendisine kefilim...

Her şey için sizden ''ALLAH RAZI OLSUN'' Cihan Kamer!..

Bu arada yine tarafıma otel müdürü Çetin Pehlivan Bey ile ulaşan Rixos Otelleri Yönetim Kurulu Başkanı,

Sayın Fettah Tamince'ye  ve Limak otelleri genel koordinatörü Kaan Kavaloğlu'na  ve Serik İlçe Milli Eğitim Müdürü İkram Ekiz beyefendiye ve bize bu hizmeti sunmaya çalışan devlet büyüklerimize çok teşekkür ediyorum en azından güzel bir başlangıç yapmak adına iyi ki varsınız...

Bu saydığım güzel insanlar sayesinde,okulumuzda verilecek olan güzel eğitimle, Akasaray'da yaşanan ve yaşanacak olan elim olayları bir nebze unuttururuz diye düşünüyorum.

Benim düşüncem kaynaştırma okullarında ne öğrencilerimiz ne de velilerimiz daha fazla ezilmesinler.

Kaynaştırma adı altında diğer okulların otizmli çocuklara bir şey kattığını düşünmüyorum.

Tabii ki bu benim düşüncem ..

Oğlumun üç yılda diğer kaynaştırma okullarında gelişim sağlamadığını ama kendi otizm okulumuzda okula iştahla gittiğini ve değişimlerini an be an takip ettiğimi rahatlıkla söyleyebilirim.

Burada birebir eğitim veren ve kendi bölümlerinden mezun olan öğretmenlerimizin vermiş olduğu asil mücadeleyi görmenizi isterim.

Biz bunu el birliği ile başardık!

Türkiye'nin diğer şehirlerinde bunları yapmanız ve hayırseverlere ulaşmanız çok zor değil..

İsteğin yeter...