Onlar Bir Gün Asker!

Bir VARMIŞ, bir YOKMUŞ. Bir evin bir oğluymuş, çok güzel bir bebekmiş, gözleri çağla yeşili, bembeyaz pamuk teni, kiraz gibi dudakları, minicik hokka gibi burnu, melek gibi güzel bir yüzü varmış… Doğduğunda hastanede kucaktan kucağa gezdirilerek ne kadar güzel bebek diye sevilmiş. Ailesi üzerine titriyor, her şeyin en güzeli O’nun için düşünülüyor, hayat artık O’na göre programlanıyormuş.

Her şey güzel giderken, büyüdükçe hareketleri ağırlaşmış 1,5 yaşlarında mahsunlaşmaya, içine kapanmaya başlamış. Artık hırçın ağlamalar, anlamsız hareketler ve göz kontağı kurmama ve dalıp gitmelerle sevenlerini şaşırtıyor, iletişim kurmuyor, yaşıtlarıyla da oynamıyormuş. Ailesi pek çok doktora götürmüş sonunda OTİZİM’li tanısı konmuş. O melek yüzlü çocuk meğer kimsenin iyi bilmediği, nedeninin tam anlaşılamadığı, beyin fonksiyonlarının farklı çalışması nedeniyle Dünya ile doğru iletişim kuramıyor, insanları ve çevresindeki her şeyi normal bireylerin algıladığı gibi algılayamıyormuş. Tüm hırçınlıkları ve farklılıklarının sebebi de buymuş. Sonrasında günler iyi eğitimci arayışları, farklı rehabilitasyon merkezleri, yeni tekniklerin, donanımların arayışları ile ve okulda “bir tek harf öğrenirse o bile yeter” diyerek yoğun eğitim programlarıyla geçse de, istenilen düzeye gelinememiş maalesef…

Her engellinin yaşam öyküsü gibi, büyüdükçe yaşam daha da zorlaşmış. Hırçınlıkları küçüklüğünde küçükken, büyüdüğünde daha da büyümüş. Bazı konularda ilerleme olsa bile, genel anlamda ebeveynlerine bağımlı yaşamak zorunda olan bu engel tabiî ki asker ocağına gitmesine de engel olmuş. Yirmi yaşına gelen her delikanlı gibi askerlik yoklaması geldiğinde ailesinin içi burulmuş ve gerekeni yaparak engelli raporu ile askerlikten muaf olmasını sağlamış. Ancak her engelli genç bireyin asker ocağını tanımaları için yarım gün asker olma şansı varmış. Türk Silahlı Kuvvetleri bu konu da ailelerin de hassasiyetini iyi anlıyor hem engelli gençlere, hem de kederli ailelerine böyle bir hizmet sunarak onları mutlu ediyormuş. Herkesin hayatı masaldır. Bizim masalımız böyle işte böyle başlamıştı…

TOPÇULAR 3.ER EĞİTİM TUGAY KOMUTANLIĞI’na ŞÜKRANLARIMIZLA

BİR GÜNLÜK ASKERLİĞİN ÖYKÜSÜ. Askere gönderemedikleri evlâtları için ağlayan hüzünlenen aileler için, Antalya ve tüm yurtta eş zamanlı yapılan yemin törenleri ile 12 Mayıs 2011 gününü unutulmaz bir gün olarak hafızalara kazıdı. Antalya da yaklaşık 50 genç engelli birey, önce Büyükşehir Bld.’since KINA merasimi, davullu zurnalı halaylarla, şanlı bayrağımızla ve konvoy ile Topçular Er Eğitim Tugay Komutanlığı’na teslim edildi. Ailelerin katılımı ile de bir hayli kalabalık olunmuştu. Sadece bizim aileden sekiz kişiydik…

Kayıtları yapılan engelli askerlerin her birinin yanına verilen mihmandar askerler eşliğinde özel bir gün geçirdiler. Bizim mihmandarımız ALAGÖZ’ dü. Ankara’lı bir bankacı olan askerimiz oğlumuzla her anında özel ilgilendi tıpkı diğer aslan askerlerimiz gibi…Giydirme kademesine alınan çocuklarımız, orada bedenlerine uygun asker üniformalarını ilk defa giyerek ilk asker selamını öğrenip karşımızda çaktıklarında gözlerdeki yaşlar süzülüverdi. Asker üniformalı çocuklarımız normal gençler gibi görünmekteydi. Duygusal anların ardından, ATATÜRKÇÜ DERSHANE’de askerlik üzerine hazırlanmış filmi izledik hep birlikte şanlı ordumuzla gurur duyduk. Çeşitli fıkra ve şarkıları söyleyen engelliler yağışın dinmesini takiben atış alanına geçirilerek, orada kendilerine öğretilen teknikle atış yaptılar ve hep beraber spor alanında talime katıldılar.

Bir günlük askerlik hizmetlerinin tamamında ailelerinin de kendilerine eşlik ettiği engelli askerler hep beraber öğle yemeği yediler, yemeğe duayla başlayan gençler ve aileleri, tören alanına geçirilerek. klasik yemin törenine alındılar. Yemin töreni için kendilerine verilen kısa eğitim programında da son derece başarılı olan gençler, tören alanında muhteşem bir törenle yeminlerini hep beraber ederek, terhis belgelerini de Garnizon Komutanı Tuğamiral Kemal KORKMAZ’dan almanın mutluluğunu yaşadılar.

TSK’nın engelli genç ve ailelerine yaşattığı bu unutulmaz gün için bir kez daha tüm engelli bireyler ve aileleri adına binlerce kez teşekkürlerimizle…

ALLAH, ORDUMUZU BAŞIMIZDAN EKSİK ETMESİN.