Mankurtlaştırma

Mankurtlaştırma, çok eski devirlerde yapılan bir işkence yöntemidir. Canlı ele geçirilen düşman askerlerinin ilk önce saçları sıfır numara kazınır, deve derisi ıslatılıp başına sıkıca sarılır, güneşin altına bırakılır.

Güneşin sıcaklığıyla deri bir mengene gibi başı sarar, sıkmaya başlar. Saçlar büyüdükçe, deriyi geçemediğinden gerisin geri beyne doğru yol alır. Askerler genellikle bu işkenceye dayanamaz ölürler.

Sağ kalanlar ise kendilerini kurtaran şahsın her dediğini yapan birer kul köle haline gelirler. Bu “mankurt”lardan her türlü yararlanma hakkı artık onları kurtaran şahsındır. Efendileri için ölürler, öldürürler.

Günümüzde bu tarz bir işkence yöntemi uygulamak biraz zordur. Kapitalizm bunun da günümüzde geçerli olan versiyonunu bulmuştur.

“MAN-PARA”LAŞTIRMA

Bu yöntem artık tüm dünyada uygulanan en geçerli yöntemdir. Bu yöntemi uygulayanlar genellikle haksız rant kazanma peşinde olanlardan, devlet ve millet parasını iç edenlerden, dolandırıcılar ve vurgunculardan oluşur. Hedef seçtikleri ülke, şehir veya beldede haksız kazancını savunacak “man-para”lar arar, genellikle de kolay bulurlar.

Böyleleri toplumun her kesiminden olabilir siyasetçi, gazeteci, sivil toplum örgütü önderi, sosyalizmi kavrayamamış dönekler, liboşlar, en çevreciler, en eylemciler çünkü dürüstlüğün, ahlaklı ve namuslu kalmanın zor olduğu kapitalist bir anlayış, ahlak erozyonuna uğratmıştır bazılarını.

“Bana ne lan, ülkeyi ben mi kurtaracağım, herkes malı götürüyor ben niye götürmeyeyim”, diyenler çoğaldıkça sermaye “man-para”laştırma işlemini daha kolay uygular. Satın alabileceği o kadar çok insan vardır ki seçer içlerinden birilerini.

Bu seçilmiş “man-para”lar mangırları alır almaz başlarlar patronlarını savunmaya. Savunurken topluma ahlak dersi vermekten de geri durmazlar. Öyle şeyler yazarlar ve söylerler ki sen kendini suçlu bile hissetmeye başlarsın. Bu ahlak abidesi ahlaksız aynı zamanda Allahsız “man-para”lar hala patronlarının işlerine karşı koyan oldu mu belden aşağı vurmaktan da kaçınmazlar.

Bu türler için patronun kimliğinin önemi yoktur sağcıda olabilir, solcuda.

Parayı bastıran patron kendisi perde arkasında bu man-para’ları öttürür durur zurna gibi.

Hadi şöyle bir kolaçan edin bakalım etrafımızda ne kadar “man-para”lar var?

SONSÖZ

Birçok insan saraylara savaş açarlar. Çoğunun amacı sarayların imkanlarından yararlanamadıkları içindir. Ne zaman saraydan önlerine bir parça kemik atılır, onlar da asıl yerlerine, kapı önüne köpekleşmeye geçerler.