SUBAŞININ BAKIŞI

Kongreden Yansıyanlar

AV. HASAN SUBAŞI

En başta söylemek gerekirse Anayasa profesörü Osman Can, Numan Kurtulmuş ve Süleyman Soylu’nun katılımı Ak Parti için önemli kazanç olmuştur. Fikirlerini yansıtabilirlerse ülke için de önemli kazanımdır. Diğer yeni katılanları iyi tanımıyorum ama bu üç isim, insana ve düşünceye değer veren toplumun değerlerini tanıyan ve saygı duyan özgürlükçü anlayışta kişilerdir. Üçünün farklı yaşam tarzı siyaseti değil kendilerini ilgilendirir!

Neden fikirlerini yansıtabilirlerse diyorum çünkü partilerin belli düşünce kalıplarına sıkışmaları ve otoriter görüntüleri kuşku duyulmasına neden oluyor.

Ak Partide, hele başbakanın ustalık döneminde daha baskın hissedilmeye başlandı, bunu teyit edercesine bazı gazeteler için akreditasyon uygulaması ise kongrenin en olumsuz yanıydı.

Daha önce de yazdığım gibi tüzükle siyaseti üç dönemle sınırlamanın yanlışlığını kendileri de fark etti ve kısmen de olsa düzelttiler. 10 Madde değişti. Siyaseti darbeler yeterince kısıtladığı için siyaset ağır aksak gelişmişti, bir de tüzükle yasaklamak hoş görünse de aslında sağlıklı değildi. Doğrusu halkın kısıtlayabileceği demokratik mekanizmaları oluşturmaktır. Ak Partinin bu gücü olmasına rağmen maalesef siyasi partiler yasası da dahil bu konulara pek girmemiştir.

Yabancı konukların katılımı, coşkulu kalabalık ve Başbakanın performansı kongrenin önemli artıları idi. Ak Parti rakipsiz görüntüsünü sürdürüyor.

Terör ve Kürt sorunu konusunda, yeni anayasa, dış ilişkiler ve AB ilişkileri ile ilgili yeni bir söylem yoktu. Hatta bir durağanlığa girildiği izlenimi veriyordu konuşma. Başbakanın Cumhurbaşkanlığı seçimlerine endekslenmesi yaratıyor belki de bu duraklamayı!

Kurulda, gerçekten söylemlere uygun biçimde ana omurga korunmuştu. Yeni katılımlarla hücrelerin yenilenmesi ne ölçüde olabilir sanırım yine başbakana bağlı!

İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin’in kurulda yer almaması şahsına bir uyarı sayılabilir. Gazeteci Ayşe Böhürler’in yer almaması ise son kurulda Uludere ve Suriye’de düşürülen uçağımız ile ilgili sorular sormasından kaynaklanmış olabilir.

Başbakanın Cumhurbaşkanına dönük konuşmaları Anayasa Mahkemesi'nin kararından sonra değişti. Bir süre önce yok gibi davranılırken şimdilerde ise hala Ak Partide önemli bir Aktör olduğu kabullenilmiş gibi. Başbakanla arasında çatışma beklenemez ama isterse başbakanlığa dönebileceği anlaşılıyor.

Kurulda, güvenilen ana omurganın dışında yerel yönetimlerden gelen siyasetçilere ve anayasacılara yeterince yer verilmiş. Bu, yaklaşmakta olan yerel seçimlere verilen önemi gösteriyor. Yeni Anayasanın da gündemde kalacağının ve hazırlanmasına önem verdiklerinin işaretleri olarak algılayabiliriz.

Antalya açısından bakarsak Milletvekillerimizden Mevlüt Çavuşoğlu ve Menderes Türel’in kurula girmiş olması Antalya’nın ve yerel yönetim seçimlerin çok önemsendiğini gösteriyor. Ama aynı zamanda kurula alınan ve Büyükşehir Belediye Başkanlığı görevinde de istekli oldukları tahmin edilen iki milletvekilimizin zorunlu kalınmadıkça aday olmayacaklarının da işareti sayılabilir. Yine kongrede divanda görev alan İl başkanı Mustafa Köse ise dikkat çeken temposu ve çalışkanlığıyla Ankara’nın da ilgi alanında olduğunu gösteriyor!