Kendini Sev

Öyle biri olsun ki hayatınızda; bir ömür sizinle olacak, sizi asla terk etmeyecek, değer verdiğinizde değerli, saygı duyduğunuzda saygılı hissettirecek hatta en karanlık tarafınızla, hatalarınızla bizi kabul edecek. En kötü günümüzde, en güzel gününüzde bize eşlik edecek. Hayatınızda öyle biri var evet; kendimiz. Beyaz atlı prenslerinizi, prenseslerinizi beklerken, kariyer peşinde koşarken, sınava hazırlanırken, güzel bir aile kurmayı beklerken kendimizi unutuyoruz. Ne kadar değerli olduğunuzu, şu anımızdan bir tane olduğunu, kısacık bir ömrünüz olduğunu hiç aklımıza getirmiyoruz. Başkalarından bekliyoruz en çok; sevilmeyi, değer görmeyi, takdir edilmeyi. Oysa olmadığınız zaman bunların hangisinin bir anlamı olacak diye hiç düşündünüz mü?

Hadi gelin bugün bir yolculuğa çıkalım, evrendeki en değerli varlığın iç dünyasına ; kendi yolculuğumuza..

Kendi yolculuğunuzda size yardımcı olabilecek bazı tavsiyeler:

İyi yönlerinizi ve kötü yönlerinizi bilin; bunların farkında olun.

-Hayatta hiç kimse kusursuz değildir. Hepimizin içinde bizi mutlu eden, yaşamdan doyum almamızı sağlayan iyi yönlerimiz ve bizi mutsuz eden, kendimizi acımasızca eleştirdiğimiz kötü yönlerimiz vardır. Nasıl biri olduğumda kendimi iyi hissediyorum? Nasıl biri olduğumda kendimi kötü hissediyorum? Bu soruların cevaplarında gizli; iyi ve kötü yönleriniz. Kendinize sorun bakalım; gerçekten neyden mutlu olduğunuzu, neyin size iyi gelip gelmediğini, neyi istediğinizi. Unutmayın ki sizi sizden iyi hiç kimse bilemez. Bu soruların cevaplarını bulduğunuzda kendinize bir adım daha yaklaşıyorsunuz demektir.

Geçmişteki hatalarınızla barış imzalayın.

-Hata yapmak kötü bir deneyim gibi düşünülse de bir taraftan da bize bahşedilen bir mucize. Çok başarılı insanların geçmiş deneyimlerine baktığımızda defalarca hata yaptığını, başarısız olduğunu okumuşuzdur. Başarısız işler yapmasaydık, başarının tadını nasıl alabilirdik? Hiç düşmeseydik nasıl yürüyebilirdik? Hatalarınızı sevin, hataları birer deneyim olarak görün ve bu hatalardan doğru şekilde faydalanmayı öğrenin. Bir hatanızı bütün yaşantınıza yansıtmak yerine o an ne hissettiniz, neden böyle oldu gibi doğru sorular sorun ve doğru cevapları arayın. Hepimizin kusurları ve hataları olduğunu belki de bir değişimin başlangıcı içinde olduğunuzu düşünün. Bir hata yaptığımızda en çok kendimizi suçluyoruz, kendimize acımasız oluyoruz hatta hiç hak etmediğimiz durumlara maruz bırakıyoruz kendimizi. Çok sevdiğiniz bir arkadaşınızı düşünün. Bu arkadaşınız sizin yaptığınız hatanın aynısı yaptı, sizinle aynı durumu yaşadı. Arkadaşınıza neler söylerdiniz? Nasıl tavsiyelerde bulunurdunuz? İşte o tavsiyeleri kendinize de söylemeyi unutmayın. Kendinize acımasız olmak yerine bunu bir deneyim olarak düşünüp, doğru sonuçların peşine düşün.

Kimseyle kendinizi kıyaslamayın ve başkalarının kriterlerine göre seçim yapmayın.

-Doğduğumuz andan beri ailemizin, arkadaşlarımızın, sevgililerimizin, iş arkadaşlarımızın, komşularımızın, sosyal medyanın bize biçtiği bazı roller var. “Mükemmel olmalısın, başarılı olmasın, zayıf olmalısın, güçlü olmalısın vb.” diyen kimler var bakalım etrafımıza. Kendi olamadıkları, olmak istedikleri şeyleri sizden talep eden o insanları farkettiniz mi? Bu durumun farkında olun ve önce kendinizi dinleyin. Kendinizin ne kadar farkında olursanız başka şeylere ulaşmanız da o kadar kolaylaşır aslında. Birini mutlu etmek isterken siz mutlu olmazsanız eğer karşı tarafı ne kadar mutlu edebiliriz bir düşünün. Başkaları için yaşanmış bir hayat hiç yaşanmamış bir hayattır.

 

En çok kendinizi sevmeyi öğrenin.

-Kendini sevmeyen birini bir başkası ne kadar sever, kendine saygısı olmayan birine kim saygı gösterir, kendine değer vermeyen birine kim değer verir ki? Önce kendinizi sevin, kendinize saygı gösterin ve en çok kendinize değer verin. Bunu yapmaya başladığınızda insanların size karşı tutumlarının ne kadar değiştiğini kendi gözlerinizle görün. Hayır demenin gücüne inanın. Sınırlarınızı belirleyin ve sınırları belirlemenin en güzel yolu “hayır” diyebilmekten geçtiğini unutmayın.

Vücudunuzu sevin.

-Hayat boyu bizi bırakmayacak kendimizi oluşturan bir parça ; vücudumuz. Vücudunuzu tanıyın, vücudunuzda beğenmediğiniz ne varsa barış imzalayın. Bir başkası kilo aldın, biraz kilo ver, kas yap, burnun kemerli, belin kalın dediği için değil, nasıl mutluysanız öyle yaşayın. Sizi siz yapan şeylerden kimse için vazgeçmeyin. En iyi halinizi, en güzel halinizi siz belirleyin. Sosyal medyadaki, çevrenizdeki hiç kimse gibi olmak zorunda değilsiniz, saçınızdaki beyazlarla, yüzünüzdeki kırışıklarla çok daha güzelsiniz belki de!

Hayatın en anlamlı parçasının kendimiz olduğunu unutmayın. Kendinizi bütün kusurlarınızla sevdiğiniz, vücudunuzla barışık olduğunuz, en çok kendinize değer verdiğiniz ve kendinize saygı duyduğunuz bir hayat yolculuğu geçirmeniz dileklerimle. Sağlık, mutluluk ve esenlikler dilerim.

 

Yayın Tarihi
25.07.2020
Bu makale 741 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu makaleye ilk yorumu yazan siz olun.

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!