İzin

Hocam, Bak Asıl Bu Hizmetsel Ve İşlevsel Değil, Kişisel (!)

Cuma günü öyle ilginç bir olay yaşadım ki, buna ister mobbing deyin, ister kanunu keyfi yorumlama deyin, ama ne derseniz deyin ki bunu adı yok.

Ne oldu derseniz?

16.11.2018 Cuma günü, sabah akut gelişen bir olay için, Başhemşirelik makamı Gözetmen hemşiresini telefonla arayarak kurum dışındaki randevulu resmi işlemlerimi yapmak amacıyla, saat 13.00 dan itibaren 3 saat idari izin (mazeret izni) kullanmak istediğimi ilettim.

Daha mazeretimin bile ne olduğunu sorup anlamadan “kendilerinin 1 saatten fazla idari izin vermediklerini, kişilere böyle durumlarda alacak izinlerini kullandırdıklarını, benim de alacak iznim olmadığından dolayı üstleriyle konuşup bana döneceğini söyledi.

Ben de ilgili şahsa mazeret izni istediğimi, daha mazeretimi bile bilmediğinizi, Allah korusun çocuğum rahatsızlansa izin vermeyecek misiniz dediğimde 1 saat içerisinde çocuğumu acil servise getirmem gerektiğini, ya çocuğum Ankara’daysa acil olarak gitmem gerekiyorsa veya öğleden sonra randevulu tapuda veya adliyede bir işim olduğu takdirde ne yapacaksınız dediğimde, olsun 1 saatten fazla hiçbir türlü izin veremeyeceklerini belirtti. (27 yıllık meslek hayatımda şimdiye kadar ilgililerin idari izin dediği kanunda mazeret izni olarak geçen izni iki veya üç defa kullanmışımdır, o da işim bitince mesaime geri döndüm. Kısaca hiçbir zaman suistimal etmedim.

YILLIK İZİN VEYA ALACAK İZİN KULLANIRSAN PERSONEL YETERLİ

 FAKAT İDARİ İZİN (MAZARET İZNİ) İSTERSEN PERSONEL YETERSİZ!

 

Niçin 1 saatten fazla izin vermiyorsunuz dediğimde, personel sıkıntısı var cevabını verdi. Ben “bölümde 3 hemşire olduğumuzu ve iki arkadaşıma işlerin aksayıp aksamayacağını belirterek ki ikisi de işlerin aksamayacağını gidebileceğimi belirttiklerini ve ayrıca bölümden sorumlu Hocama da bilgi vererek onayını aldığımı zaten saat 13.00 a kadar rutin işlerimi tamamlayacağımı belirterek,  işimin ne kadar süreceğini tahmin edemeyeceğim için sizden 3 saatliğine mazeret izni istiyorum” dememe rağmen, üstleriyle konuşacağını tekrarladı.

Bunun üzerine tamam diyerek beklemeye başladım. Saat 10.00 da beni telefonla arayarak üstleriyle konuştuğunu ve yalnızca 1 saate kadar idari izin verdiklerini, alacak iznim olmadığından dolayı da bana idari 3 saat izin veremeyeceklerini belirtti.  

Neyse….

Sonuçta 11.45 de Başhemşire beni konu ile ilgili makamına çağırdı. Ama gittiğimde bir amire hiç yakıştıramayacağım çok ilginç bir konuşmaya tanık oldum. (Başhemşire ile aramda geçen konuşma soruşturmalık ve mahkemelik olacağından dolayı da bu konuya fazla değinmiyorum.)

Kısaca; ilgili Başhemşirenin de “sözde personel sıkıntısını öne sürerek, personel yetersizliği nedeniyle 3 saat izin veremeyeceğini, idari izin (mazeret izni) yerine yıllık izin veya alacak izin kullanabileceğimi” söylemesini ise kamuoyunun takdirine bırakıyorum. (Kısaca demek istediği; yıllık izni alırsan personel sıkıntısı yok, mazeret izni alırsan personel sıkıntısı çok!)

Yukarda anlattıklarımda ilgili amir, her ne kadar kanunu keyfi olarak yorumlasa da (çünkü konuşmalarında ben idari izin vermiyorum, nasıl anlarsanız öyle anlayın sözleriyle olayın keyfiliğini açıkça ortaya koymuştur) belirtilen mazeret iznini verme amirin yetkisindedir denebilir. Fakat hiç kimse, ister ast olsun ister üst olsun, birine hakaret etme, tehdit etme hakkına sahip değildir. Bu konuşma esnasında bana yaptığı mesnetsiz ithamların hesabını hukuk önünde soracağım. Özellikle bana imalı bir şekilde sarfettiği “her şeyi hallettiğin gibi dışarıdaki işlerini de çok rahat halledebilirsin” sözünü, ben neyi nasıl halletmişim, hukuk önünde açıklatacağım.

Hastanemizin yükünü çeken, başta hemşirelerimiz olmak üzere yardımcı sağlık personellerimize, akut gelişen olaylar sonucunda ki bu planlı işler de olabilir (Yasalar, mazeret izninin anlık ya da planlı olabileceğine yönelik bir açıklama getirmemiştir, mazeretin geçerli olmasını yeterli görmüştür), ihtiyaç halinde 1 saatten fazla mazeret izninin çok görülmesini (Mazeret izni 1 saat verilebiliyorsa demek ki mazeret geçerlidir, nerden bakarsan bak komedi) bunun yerine çalışanların fazla çalışarak biriktirdikleri alacak izin ve senelik izin kullanmaya zorlanmasını eleştirerek (eleştirmek anayasal hakkım) Mazeret izni nedir, İdari izin nedir onları açıklamak istiyorum.

Devlet memurlarının çok farklı şekillerde kullandığı izinler vardır:

Anayasa ile memurlarımıza tanınan izin hakları; öğle tatili, cumartesi, pazar ve bayram tatilleri dışında, 657 sayılı Yasa’nın 102 ila 108 inci maddesi arasında:

-Yıllık izin,

-Mazeret İzni,

-Hastalık izni,

-Aylıksız izin,

şeklinde düzenlenmiştir. Bir de bunun yanında idari izin, diğer adıyla idari tatil vardır. Fakat bu idari izni bilinenin aksine bölüm amiri değil, Bakanlar Kurulu verir.

Pekala İdari izin nedir?

İdari izin ya da diğer adıyla idari tatil, sadece 657 sayılı kanun kapsamında yer alan devlet memurlarını kapsayan bir izin türüdür. İdari izin verildiğinde devlet memurları haricinde özel sektör çalışanları bu izinden faydalanamamaktadır. İdari izin, Bakanlar Kurulu kararı neticesinde çalışma gününün tatil ilan edilmesi demektir. Bu tatil, kanuni tatil olmayıp adından da anlaşılacağı gibi tamamen idari bir tatildir.

Peki, bana verilmeyen 3 saatlik mazeret izni nedir?

Mazeret izni 657 sayılı Kanunun 104. maddesinde düzenlenmiştir. 104. maddenin A bendinde doğuma bağlı mazeret izinleri, B bendinde ise babalık ve ölüme bağlı mazeret izinlerine yer verilmiştir. Bu izinler amirin takdir hakkına bağlı değildir.

Bir de amirin takdir hakkına bağlı izinler bulunmaktadır. Herhangi bir mazeret sebebi belirtilmeyen izinler, 104. maddenin C bendindeki izinler bu türdendir. 657'nin 104. maddesinin C bendi şu şekildedir:

" (A) ve (B) fıkralarında belirtilen haller dışında, merkezde atamaya yetkili amir, ilde vali, ilçede kaymakam ve yurt dışında diplomatik misyon şefi tarafından, birim amirinin muvafakati ile bir yıl içinde toptan veya bölümler halinde, mazeretleri sebebiyle memurlara on gün izin verilebilir. Zaruret halinde öğretmenler hariç olmak üzere, aynı usulle on gün daha mazeret izni verilebilir. Bu takdirde, ikinci kez verilen bu izin, yıllık izinden düşülür."

Yani, bu maddeye göre,

1- Mazeret izni verilebilmesi için yıllık iznin olmaması gerektiği yönündeki bazı uygulamalar doğru değildir. 657 sayılı Kanunun 104. maddesi bu şekilde bir sınırlama öngörmemiştir.

2- 10 güne kadar olan mazeret izninin verilebilmesi için gerekli durumlar tek tek sayılmamıştır. Bu durumlar, amirin takdirine bırakılmıştır. Dolaysıyla memurun vereceği dilekçede göstereceği mazerete binaen izin verilip verilmeyeceği amirin takdirindedir. Örneğin memur, evlilik öncesi hazırlıkları için 2 günlük mazeret izni talep ettiğinde bu talebe göre mazeret izni verilip verilmemesinde amirin takdir yetkisi bulunmaktadır.

3- Memura, 10 güne kadar mazeret izni verilebilir. Bu izni kullanan memura yine mazeret durumlarında kullanılmak üzere 10 gün daha izin verilebilir. Ama bu halde ikinci 10 günlük izin, yıllık izinden düşülecektir. İkinci 10 günlük mazeret izni uygulaması, öğretmenlerde uygulanmamaktadır.

Yayın Tarihi
25.11.2018
Bu makale 1098 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu makaleye ilk yorumu yazan siz olun.

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!