SUBAŞININ BAKIŞI

İyimser bakmak kime zarar?

Sosyal medyada,  A.Bilici’nin yazısı dikkatimi çekti, okudum. ‘’Becirman köyünün”  hikayesini yazıyordu. Peygamber torunu Seyit Bilal’in 12. Yüzyılda Bağdat’ta ki karışıklıklar yüzünden Anadolu’ya geçmesi ve Dargeçit bölgesinde Arbaye beyi ile karşılaşması…

Arbaye beyi, avdayken tazıdan kaçan tavşan, Seyit Bilal’in arkasına sığınır. Tazı da durur ve Seyit Bilal’in önünde eğilip bekler… Bu manzara karşısında bey bir ermişle karşılaştığını anlar. Sorar ve konuşurlar. Sonrasında  bey, bölgede hem toprak verir hem de kardeşiyle evlendirir. Seyit Bilal’in güzel ahlak ve akil kişiliği çevrede duyulur, saygı uyandırır… Daha sonra Anadolu’ya yerleşen Osmanlı bu mübarek insanın bulunduğu köyden vergi almaz… Köyün adına da vergisiz anlamına gelen ‘’Becirman’’adı verilir, Seyit Bilal ve ailesine ömür boyu maaş bağlanır.

Seyit Bilal’in ölümünden sonra Anadolu’nun çeşitli yörelerinden akın akın gelen insanlarla her yıl Becirman köyünde binlerce yurttaş toplanıp Peygamber torununu anarlar yüzlerce yıldır bu sürüyor ve binlerce insan toplanmaya halen devam ediyor. 12 Eylül darbesinden sonra ise bu köyün adı Türkçe olmadığı gerekçesiyle değiştiriliyor! Becirman ismi kaldırılıyor ‘’vergili’’ ismi konuyor! Hani Türkçe karşılığı vergisiz değil inadına vergili! Acaba mı dedim?  Googlede Vergili köyünü aradım! Eski adı Becirman olan Gerçüş’e bağlı Vergili köyü çıktı karşıma! Tarihçesi ile birlikte…

Aklıma Ahmet Türk’ün hikayesi geldi… Bir Kürt aşiretinin temsilcileri olan Türk ailesinin Kasr-ı Konca denen malikanelerinin duvarları jandarmanın top ateşine tutulur… Cumhuriyet ordusuna teslim olan Kürt aşiretine soyadı kanunuyla Türk soyadı verilir.

O soyadını Ahmet Türk ve ailesi yıllardır taşıyor. Kürt kimliğini savunuyor ama Türk soyadından da hoşnutsuzluğu yok herhalde! Öyle olsa değiştirir. Takiye yapıyordur diyenler olabilir ama kimsenin artık saklı gizlisi kalmadı. Çağımızda insanlar inandıklarını hem söylüyor hem o uğurda haklı ya da haksız savaşıyor mahkumiyeti de ölümü de göze alıyorlar.

Türkiye ilginç süreçlerden geçmiş çok da acılar yaşanmış. Bu gün geçmişi konuşmak ve tartışmaktan çekinmemeliyiz.  Hepimiz bir arada yaşamak cesaretini göstereceksek samimiyetle dünü ve bu günü konuşabilmeliyiz. Becirman köyü halkının itiraz ettiğini sanmıyorum. Belki de Becirman demeye devam etmişlerdir.  Hikayesini bir Türk yazar konu etmiş. Ahmet Türk ‘ün hikayesi de öyle… Kürtçü hatta bölücü denilen kişi, ‘’Türk’’ soyadını aşiretinin aile kimliği olarak taşıyor!

Bizi, yaşadıklarımız ve hikayelerimizden den daha iyi ne anlatabilir?  Bölünmek kimileri için en yakındaki tehlike ama bana göre ise en zor senaryo.

Şimdilerde yaşadığımız süreç kimilerinin hoşuna gitmiyor ama ben aylardır hiç ölüm olmamasından memnunum.  

Yol yöntem hoşa gitmeyebilir ama sonucun olumlu olması için duacı olmak ve iyimser olmak hakkı çok görülmemeli… En başta da asker analarına…

Yayın Tarihi
09.04.2013
Bu makale 8605 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Kayıtlı Yorumlar
Keşke herşey böyle göründüğü gibi olsa...karşımızda bizi yenemeyen ingiliz kolonisi olan A.B.D. var....bize dayattığı herşeyi yaptırıyor...kişisel haklar ve eşitlik elbette bu çağda olması gerekendir ancak bu vatan topraklarına kan akıtanlar oldu....yarın federasyon istemeleri durumunda 2 seçeneğimiz var. ya savaşıp bertaraf edeceğiz, ya da Ahmet Türk ve onun gibiler bu toprakların bir bölümünü koparıp alacaklar...buna hoş görü ile bakmak mümkün değildir.

BÜLENT OTUR 09.04.2013

Yazara Ait Diğer Makaleler

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!