SUBAŞININ BAKIŞI

İyi Parti Kimindir?

İYİ Parti ülkücülerin partisi değildir!..
İYİ parti milliyetçilerin partisi de değildir!..
Iyi Parti Doğru Yol partilerin, ANAP'lıların ya da solcuların da değildir. Ama hepsinin partisidir.
Hepimizin partisidir...

AV. HASAN SUBAŞI

Ben İYİ partileyim diyenlerin partisidir... Hatta İYİ Partiliyim diyemeyenlerin bile söz söyleme hakkı vardır, çünkü kuruluş gerçekleştikten sonra kamu kurumu niteliğine kavuşmuştur. Kamu malıdır...

Tıpkı Türkiye gibi farklılıkları vardır, farklı insanlar ya da farklı kulvarlardan gelenler ve İYİ Partiliyim diyenler partinin sahibidir... Parti kuruluşunu tamamlayıp kamu malı olduktan sonra artık herkesin sayılır... İYİ parti, toplumu kucaklayıp ülkeyi yönetmeye talip olmuştur. Bu gün bir umut ve yeni bir soluktur.

Partinin yöneticileri, organları vardır, onlar tarafından yönetilir ama ne kurucuları ne de parti yöneticileri partinin sahibi değildir sadece kamunun adına yani hepimiz adına kamu yararı gözeterek yönetmek zorundadırlar.. .Keyfi olarak şahıslar adına ve çıkarına hizmet edemezler...

Yeni kurulmuş bir partiyiz ve partiler farklı insanları içinde barındırır... Kurucuların "Merkez partiyiz" tanımı çok yerinde bir tanım olmuştur. Şahsen ben, böyle bir tanımlama olmasa partiye katılmakta tereddüt yaşardım.

Merkez tanımını kimilerinin, ideolojilerine göre şekillendirmeye çalışması doğaldır. Merkez ama "milliyetçi eksen", "milli merkez" benzeri söylemler olacaktır ve oluyor da ama kabul gördüğü söylenemez.

Merkez partisi çok dillenmese de "demokrasi eksenlidir." Ya da o zemine oturmak zorundadır, aksi halde farklı kulvarlardan gelen partilileri farklılıkları ile birlikte başka hangi ortamda yaşatabilirsin ki? Çok yeni bir parti olmasına rağmen olağan dışı koşullarda ve zor şartlarda iktidarı temsil eden iki sağ partinin arasından sıyrılıp tırnak tutturan bu parti önemli bir misyon yüklenmiştir. Kaybetmekte olduğumuz demokrasi ve özgürlükler için mücadelesini sürdürmek ve önümüzdeki seçimlerde kök salmak zorundadır.

Kısır tartışmalar ve hizipleşmeler çok bilinen kronik parti hastalıklarıdır . Partiden uzak tutmalıyız.

Yerel yöneticiler, Belediye Başkan adayları ya da meclis üyelikleri de yöre halkında karşılığı olan ve yerel teşkilatlarca benimsenen özelliklerde, yararlı olabilecek kişiler arasından seçilmelidir. Bu kişiler halk adına önemli sorumluluk almaya razı olan kişilerdir.

Siyasi sorumluluk istemek bile büyük özveri ve fedakarlıktır. O nedenle tüm aday adayı olan arkadaşların bu tutumu önemli bir özveridir.

Bugün kü Cumhurbaşkanlığ ı hükümet sistemi % 50 üzerinde oy gerektirdiği için zorunlu olarak yeni bir ittifak ya da işbirliği modeli getirmiştir. Bu hükümet sistemi iyidir diyenlerle bu sistem ülkeye yarar getirmeyecektir diyenlerin işbirliği içinde olması ve bu kültürü geliştirmeye çalışması doğal karşılanmalıdır . Hatta zorunluluk olduğu bilinmelidir. Bu hükümet sistemini kuranlar, karşılarında değerlerini savunanların işbirliğine "zillet - illet" ittifakı gibi adlar kullanması bile bu yapının ne kadar sorunlu bir yapı olduğunu göstermeye yeter artar!

Seçimler yaklaşırken biz sorumluluklarım ızı takınalım, tabanımızı güçlendirelim ve iyi bir seçim dileyelim...#İyiparti