Aklıma
takıldı, Silivri acaba Sevr’i çağrıştırdığı için mi seçildi?
İşgalde,
İngiliz aklı, AB arkada saklı.
Ucube
de, garibe de Sevr doğar,
Ayaksız,
kanatsız.
Addaaa
derler yürümez.
El
çırparlar uçmaz.
Anadolu’da
bir ses yükselir. El olur taşar, engelleri aşar.
Ayağı
kanadı olan çocuk Lozan’da doğar
O
günden bugüne ABD hep tuzak kurar.
Ayaz
olur Lozan buz tutmaz,
Sam
yeli eser, Lozan buharlaşmaz,
Anlaşıldı
bu lokma yutulmaz.
Pamuk
iplik olur ağ örülür,
Akıllarınca,
coğrafya bölünür,
Köpek
eniği saracağız bellerine.
Yurt
içinde sıkı yönetim mi, toplum yasaklı,
Güneydoğuda
sınırlar kaldırıldı,
Terör
pusatlı, PKK açılım beratlı.
Suriye
terörüne kapılar açık.
Barınma,
sığınma, bakım
Ve
silahlarla donatım.
Füzeler,
kalkanlar yerleşti,
Teröre
destek, bağımsızlığa köstek.gücü,,
Guantanama
deşifre,
Yeni
yer Malta değil, Silivri.
ABD
çobanları tutuklattı,
Kurtları
kuzulara saldı.
Her
yokuşun bir inişi vardır,
Yoksa
önü yardır,
Bu
milletle oynayanın sonu hüsrandır.
5
Ağustos 2013 takvimde bir gün,
Devlet
terörü azdı, direniş tarih yazdı.
Dünya
gördü, üstü yalanla örtülemez.
Topluma
karşı, Recep Bey isyanda,
Kendini
görüyor aynada.
Başlayan,
şafak operasyonu öncü,
İleri
sürüldü tüm kolluk ,
Sıkı
yönetimi aratan oyun başladı,
Direnişçiler
görüldü öcü.
Korkunun
kaynağı, korkanlar.
4/5
Ağustos gecesi kolluk güçler ayakta
İllerde,
ilçelerde otobüsler durakta,
Kaçanlar
yollarda engele takıldı,
Uygulamada
yasalar askıya alındı.
İnsanlar
tepkisini koydu,
Her
yer Silivri oldu.
Anadolu
sahne, direnişçiler oyunda.
Hukuku
kozkavuran fırtanası vurmuş,
Adalet,
ucube mi iki ayaklı olmuş,
Yakınlar
dışarda savunma susturulmuş?
İnsanları
geçelim.
Gökte
uçanlar, yabanda gezenler,
Denizde
gezenler
Hukuk
kayıp gördünüz mü?
Mütareke
yıllarında dağları tutan bir eşkiya 1948 yılında bana şöyle söylemişti.
-Mehmet
Bey, hapisane yiğit yatağıdır.
O
yıllar belki azdı, şimdi tutuklu yiğit sayısı, adi suçluları aştı.
Tek
karar verici yanlış yapıyorsunuz!
Yanlışı
sığırtmaç Yusuf’ta görüyor.
O
güttüğü sığırların sayısını bilmez, olanlara bitenlere hükmünü veriyor.
-Bırakın
gelsinler, İstanbul valisi onları konuk etsin, ağırlasın.
Bir
de iftar yemeği versin, şan kazansın.
Bu
şerefi vali beyden kıskanıyor musunuz?
Milletin
kaşındığını sanmak gaflet,
Aşındıklarını
bilmemek dalalet.