Gözden Kaçırılan İhanetler

         AKP iktidarının ve uzun adamın ne istediği açık ve kesin olarak anlaşılmıştır: Türkiye Cumhuriyetini tasfiye etmek! Bunun ayrıntılarını anlatmaya gerek yok. Son tartışmalar; başkanlık sistemi ya da partili Cumhurbaşkanlığı sistemi, “millet egemenliği” yerine güya “Tanrı egemenliğini” koymak ve Tanrı adına da temsilcisi olarak uzun adamın ölünceye kadar başta kalmasını sağlamaktır.

         Böylece Türkiye Cumhuriyeti yerine “Recep Tayyip Erdoğan İslam Cumhuriyeti” kurulmuş olacaktır. Türkiye Büyük Millet Meclisi, Yargıtay, Danıştay, Sayıştay hepsi devre dışıdır. Tek adam, tek irade, denetlenmesi olanaksız bir iktidar…

         Bütün bu tartışmaların arkasında gözden kaçırılan ihanetler gizleniyor.

         Bir zamanlar tütünümüz vardı. Akdeniz’de Burdur’un Yüreğil Köyü tütünü, Doğu Anadolu’da Bitlis tütünü, kehribar renginde ve binlerce yıllık seleksiyondan geçmiş bitki genleriyle oluşmuş Ege Tütünü gibi dünya çapında tütünlerdi.

         Türkiye’nin yurt dışında bir zamanlar güreşteki başarılar nedeniyle “Türk gibi kuvvetli” sözü çoktan tarih olup; “Türk gibi tütün içen” şekline dönüşmüştü. Bu nedenle dünya sigara tekelleri gözlerini ülkemize diktiler. Bir zamanlar Kulüp, Yeni Harman, Gelincik, Birinci, Bafra, Maltepe gibi yerli sigaralarımız tarihin çöplüğüne atıldı. Artık kimse bunları aramıyor. Çünkü dünya tekelleri hem tütünümüze hem de sigaramıza el koydular…

         1980 darbesinden sonra Dünya Bankası, Türkiye’nin ekonomisini kapitalist sisteme eklemledi ve -kaşıkla verip sapıyla gözümüzü oymak suretiyle- şeker pancarı ekim alanlarını sınırlandırdı. Yani pancar üretimine kota koydurdu. Çünkü Türk köylüsünün şeker pancarı yerine, yabancıların şeker kamışı ya da mısırı ikame edilmeliydi…

         1999 yılı itibariyle dünyada şeker; yaklaşık 120 ülkede şeker kamışı ya da şeker pancarından üretiliyordu. 130 milyon ton civarındaki toplam üretimde Amerika kıtası birinci, AB ikinci sıradaydı. Tüketimde ise Amerika kıtası ikinci, Asya kıtası birinciydi. Türkiye, dünya pancar şekeri üretiminde Fransa, Almanya ve Amerika’dan sonra yüzde sekiz ile dördüncü, Avrupa pancar şekeri üretiminde yüzde on ile üçüncü sıradaydı. Orta Doğu pancar şekeri üretiminde yüzde 65 paya sahip olan ülkemiz, AB ülkelerinin yüzde 15’i kadar şeker üretiyordu.”(1)

         1999 yılında 420.106 çiftçi; 416.190 Hektar alanda 16.855.000 ton şeker pancarı üretirken; 2013 yılında çiftçi sayısı 126.307’ye düşmüş, ekim alanları yarı yarıya azalarak 290.900 hektara inmiş, üretim 16.483.000 ton ile hemen aynı düzeyde kalmıştır. (2)

         Sonuçta söylemek istediğimiz şudur: halkımızın aleyhinde birçok kanun geceleri, sabahlara kadar, muhalefetin bütün çabalarına karşın inatla çıkarılmıştır. Şeker Kanunu, Tütün Kanunu, Doğalgaz Kanunu, Kamu İhale Yasası (çıkarıldıktan sonra AKP iktidarında 136 kez halkın aleyhinde, yolsuzluk, evrakta sahtecilik yapan firmaların lehinde değiştirilmiştir) Özellikle çalışma koşullarını kölelik düzeyine indiren iş yasaları değişiklikleri, Telekom Yasası  gibi yasalarla 17 milyon yoksul yaratılmış, köylerinde geçinemeyen milyonlarca kişi kent merkezlerine göç etmiş, ülke taşıyla, toprağıyla, insanıyla, hayvanıyla talan edilmiştir.

         Özelleştirme adı altında ülkemizin bütün birikimleri “babalar gibi satılarak” yandaşlar zengin edilmiş; bakan çocukları için gümrüklerde kişiye özel vergi tebliğleri çıkartılmış, yatak odalarına onlarca kasa konulmuş, para sayma makineleri ve telefonlarla kamu mallarının yağmasından paylar alınmıştır.

         Ne yazık ki iktidarın perdelemesiyle kandırılan halkın bunların birçoğundan haberi olmamakta ya da tek yanlı medya kanalıyla olayların gerçek olmadığına inandırılmaktadır.

         Torba Kanun adı altında, birbiriyle hiçbir ilgisi olmayan konular çorba gibi karıştırılarak her gece sanki bir tuzak gibi halkın ve hukuk devletinin canına okunmuştur. Artık Türkiye bir kanun devleti bile değildir. Çünkü Valilere mevzuatı bir yana bırakma talimatı bizzat Cumhurbaşkanı tarafından verilmiştir.

         AKP iktidarı, Türkiye’nin dünyanın 17. Büyük ekonomisi olduğunu söyleyerek propaganda yapmaktadır. Ancak bunun nedeninin, yıkmaya çalıştıkları Ulus Devlet olduğunu gizlemektedir. 780.000 kilometre karelik bir vatanda, 78 milyon yurttaşıyla tek Pazar halindeki ekonomi bütün ihanetlere rağmen büyümüştür. 14 yıllık AKP iktidarının yarattığı büyüme hızı 4,5 iken beğenmedikleri ve “enkaz devraldık” dedikleri 80 yıllık süreçteki ortalama büyüme 5,5’tur.

         Bir gün TBMM’de gece sabahlara kadar yapılan oturumlarda halkın haklarını yok eden kanunlara karşı yaptığımız konuşmaları bir kitap haline getirmek istiyorum.

Kitabın ismini de siz seçin:  “Gece Sizden Gizlenenler” mi,  “Gözden Kaçırılan İhanetler” mi koyalım?

(1)Türkiye Şeker Fabrikaları A.ş. 1999 Yılı Faaliyet Raporu.

(Teori Dergisi 2001 Sayı:138, sayfa:59)

(2)http://www.zmo.org.tr/genel/bizden_detay.php?kod=23142&tipi=17&sube=0

(Ziraat Mühendisleri Odası internet sitesinden alınmıştır.)