Doğu turu ve devlet yapsın!

Kültürlerin harman olduğu yer, Anadolu’dur. Turizmin Türkiye’de kültür turlarıyla başladığını bilenler, bu potansiyelin yeniden canlanmasının hayalini kurarlar. Anadolu’nun her köşesinin kültür turizminden pay almasının stratejisi, Bakanlığın 2023 programının dışında ancak gerçekleşebilir. Nedeni çok basittir, bu program daha doğudaki turizmciye bile ulaşmamıştır. Bir programa kitlesel inanç oluşmayınca, bütün stratejiler hayal olur. O zaman bu hayali gerçekleştirebilecekler her bölgenin bilinçli yöneticileri ile onların kapılarını çalıp bu bölgenin ürün olarak yapılanmasını sağlayacak turizmcilerdir.

Erzurum’dan başladığım doğu turumu Van’da bitireceğim. Erzurum ve Sarıkamış’ın kayak turizminden son yıllarda pay alması bu iki kayak merkezindeki yatırımların artık rüştünü ispatlamış olmasıdır. Erzurum’un Üniversiade gibi bir organizasyon için alt yapısının oluşması, gelecekteki organizasyonlara ışık yakmaktadır. Bölgede doğa sporlarının her birinin yüksek potansiyele sahip olması Erzurum’u başlangıç ve bitiş noktası olarak da taçlandıracaktır. Tortum Şelalesi’nin daha iç turizmde bile tanınmaması, çevre düzenlemesinin ilkel yapılmamış olması umarım buradan büyük turizm potansiyeli bekleyen yöneticileri harekete geçirir. Tıpkı, Sarıkamış’ta Katerina Köşkü’nün harap halde terk edilmesi ve yolunun bile olmaması gibi.

Devletin son yıllarda duble yol atağı, doğuda kültür turları için büyük gelişmedir. Kars’tan, Ani’ye duble yoldan gitmek kadar yollarda kontrol ve de gezi izini almak, eski yılların nostaljisi olarak kalmış. Ani Harabeleri için yapılan bakım ve restorasyon hiç yeterli değil. Korumanın kendi haline terk etmek olmadığı artık anlaşılmalı. Ani’nin bir mera, otlak gibi kullanılması oradan geçmiş Ermeni kültürüne, Selçuklu kültürüne de saygısızlıktır. Gezginlerin gözünde, duble yollar ile tarihi kentlerin mera olarak kullanılışı, çelişkinin yeni versiyonudur.

Kars’ta Köşem Gözde Lokantası’nın duvarında asılı olan, bölgenin eski resimleri; Ani’nin, Kars Fethiye Camisi’nin tekrar eski haline dönüştürülmesiyle doğabilecek ziyaretçi potansiyelini bana hayal ettirdi. Eminin bu resimleri görecek olan turizmden bahseden yöneticiler ve turizmciler bu fikre katılacaklardır.

Kars’ta, Kar’s Otel’de kaldım. Sadece 8 odası olan tek gerçek butik otel. Dileyen web sayfasından bakabilir. Kendi başına veya küçük grup gezginler için çölde bir vaha. Kars’a gelip İtalyan Mutfağı bulacağını fantezi sayanlar lokantasına uğrayabilir.

Doğu’daki değişim rüzgarı yadsınamaz. Duyduğum bir fıkrayla yazımı noktalayıp, çok şey yazmanın önünü keseyim.

Laz, Kayserili ve Kürt cehennemde Zebani’nin karşısında korkudan titrerken, Zabani eğer her biri 4.000 TL verirse, kurtulabileceklerini söylemiş. Bunu duyan Laz hemen ödemeyi sapmış kurtulmuş. Cennette onu görenlere durumu anlatmış. Kayseriliyi ve Kürt’ü sormuşlar. Cevap; “Kayserili daha aşağı olmaz mı, Kürt de devlet versin diyordu” demiş.

Umarım, Doğu’da kültür turlarını başlatmak isteyenler, “devlet yapsın” demeyip, harekete geçeceklerdir.

SABAH AKDENİZ
Yayın Tarihi
17.05.2011
Bu makale 11816 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Kayıtlı Yorumlar
Sevgili Nizamettin Bey, çok güzel bir konuyu ele almışsınız yine. Öznur hanımın serzenişine bende sanat dalında değineceğim memleketin doğusu batısı hakiakten önemli değerlerle dolu . Doğunun üzerine düşülmesi gerekliliğini bende önemsiyorum zira başka coğrafyalarımızda sorunların bir çoğundan farklı bir sorunu var doğu illerimizin ve yaşayanlarının terör ve eğitimsizlik. bu konuların aşılması öncelikle ve ivedilikle yapılmalı . O zaman terör yapmakla bilinçlenen halk sosyal yaşamın insan gibi yaşamanın tadını aldığında eminim yörelerine sahip çıkacaklardır. Turizmcilerin ise böyle bir gün gelecek diye beklememeleri yöreyi medeni bir konuma getirebilinmesi için devlet büyüklerini zorlamarıdır diye düşünüyorum.Ayrıca fıkranızda ki kürdün cevabına ekleme yapmak istiyorum. kürt diyor ki başbakan Tayyip öder diyor.

Mukadder Kavas 25.05.2011

Sayın Şen, gözlemlerinizi paylaştığınız bu hoş yazı için kutlar, teşekkür ederim. Kars'ta İtalyan Mutfağını bulmanın fantazi olmaktan çıktığı bir tesisten sözediyorsunuz ya o içimi acıttı. Asıl acı olan artık Kars'ta (veya ülkemin hemen her yerinde) İtalyan Mutfağını (veya başka mutfakları) değil Kars Mutfağı'nı (veya yörenin mutfağını) hakkıyla temsil eden tesisleri bulmanın fantazi olmasıdır. Ki siz de eminim katılacaksınız, hep söylediğimiz gibi değerlerimizi yitirdikçe değersizleşiyoruz. Ama yine de umudumu yitirmiyorum; bizler, böyle düşünenler varız ve sandığımızdan çoğuz. İyi geziler.

Öznur TANAL 18.05.2011

Evet, Nizamettin Bey; kültür turizminden yararlanılması, Türk turizmine çeşni katacak, ülkemizi tanıtacak, ülke insanımıza saygınlık kazandırmasının yanı sıra, insanımıza özgüven de kazandıracak bir girişim olacaktır... Ancak, niye o kadar uzaklara gidiyorsunuz; turizmin başkenti Antalyamızın burnunun dibinde, Toroslarda, Akseki Emiraşıklar-Ali Paşa Konağı, 7 odalı, saunalı, , Osmanlı mimarisi örneği,havuzlu butik otele, yalnız Gidengelmez'e keçi avına gelenler kullanıyor. İşletme zararda... Altınbeşik, endemik bitkiler, kekik, gereken ilgiyi görmüyor. Devlet ise bu konuda etkili olamıyor. Bu konuda bir anımı anlatayım. AltınbeşiK'i keşfeden Rahmetli Temuçin AYGEN'in gitmediği devlet kapısı kalmadı. Kimse bu doğa harikası nerede? diye merak dahi etmedi... Ama, bir araba kiralama şirketi yöneticisinin fotoğrafı, yeraltı gölünün kaderini değiştirdi... İŞ TURİZMİN GİRİŞİMCİLERİNDE... Lutfen geçim kaynağınız turizmi çeşitlendirme çabalarını esirgemesinler... Saygılar...

ibrahim EKMEKCİ 18.05.2011

Yazara Ait Diğer Makaleler

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!