Dışarıya Kapanmak İçeriye Açılmak mı?

İçerde kalmam

15 Martta yurtdışından dönüşümle başladı.

İlk günler tatil gibiydi.

Evden çıkmamak.

Uzun süreli meslek hayatımın ödülüydü sanki.

Ya da emekliliğe hazırlıktı evde kalmak.

Saat zaman kısıtlaması yok

İstediğin şeyi

İstediğin zaman yap

Oku, yaz

Pişir taşır
Ye iç

Üret tüket

Ohh ne güzel bir özgürlük!

İlk 14 gün böyle geçti.

Bu arada covid 19 hızla ilerlemeye başladı.

İlk önce esnek mesai geldi.

Kronik hastalığı olanlar izinli sayıldı.

Sağlık Bakanı her gün akşam vaka ve ölüm sayılarını bildirmeye devam ettikçe

Dışarısı tehlike çanları çalmaya başladı.

Karantina süresini tamamlayıp işe başladığım gün

İlk çıkışımdı evden

Bahar gelmişti.

İş çıkışı toplu taşımaya binmektense

Yürümek daha mantıklı idi.

Atatürk parkına girdim

Sessizdi

Kimsecikler yoktu.

 Kuşlardan ve rüzgarın  

Islığından başka.

Çiçekler ve kokusu baharın

Başımı döndürmüştü.

Doğa  tüm ihtişamı ile

İnsansızlığın tadına varmış

Güzelliğini alabildiğine sergilemişti.

Eve doğanın sarhoşluğunda döndüm.

Esnek çalışmadan dolayı işimi evdem yürüttüğüm için dışarı çıkmadım.

Arada bir işe gitmelerimin dışında.

Dışa kapanınca içine dönüyorsun gerçekten.

Yaşamın film şeridi gibi

Hataların, başarıların

Umutların

Hayal kırıklıkların

Dostların

Dost bildiklerin

Ailen,

Anan baban

Çorun çocuğun

Akrabaların

Arkadaşların

Yaşadıkların

Yaşattıkların

Doğallığın

Yapaylığın

Hırsların

Doğa ile ilişkilerini

Sorguluyorsun birer birer…

Kendimi çok doğal bulurum.

Hırsım yok gibi gelir.

Evim şehrin en güzel yerinden

Arabam lüks

Param dünyayı dolaşacak kadar çok olsun.

Masumca isteklermiş gibi gelirdi bana

Oysa bende farklı değilmişim diğer insanlardan.

İnsanoğlu hırsından bitirmiş doğayı.

Şehirler beton yığını

Grileşmiş gökyüzü

Elektrik yükünden yıldızlar sönmüş geceleyin.

Sular kurumuş,

Uzay delinmiş

Kirlenmiş denizler

Dağlar delik deşik

Doğanın rengi solmuş

Kuşlar susmuş

Doğaseveriz diye dağa çıkanlar

Ayak izlerinden çok şeyler bırakmış doğaya

Plastik kaplamış

 Kuş uçmaz kervan geçmez yerleri

Gözümüzü para hırsı öyle bürümüş ki

Her şeyi para para  görür olmuşuz.

Doğa para

Dostluk para

Arkadaşlık para

İş para

Sağlık para

Ana baba para

İlişkiler para para

Para para para

Derken bir virüs çıkıp kapatıverdi tüm dünyayı eve.

Paran  pulun

Lüks evin

Dünyayı dolaşacak kadar paran

Yatın katın malın mülkün

Olmuş ne yazar…

Evdesin.

Evinin önü açık

Balkonun varsa şanslısın

Temiz hava alabilmek adına..

Ölüme ramak kalmış

Nefesini hissediyorsun ensende..

 

 

İçime döndüm ya

Çürümüş kirlenmiş içim

Arınmak gerek

Kirlenmişlikten

Hırstan

Bencillikten

Çıkarcılıktan

Yalakalıktan

Sevgisizlikten

Geliştirmek gerek

Sevgiyi

Saygıyı

Çalışmayı

Üretimi

Paylaşımı

Dayanışmayı

Umudu unutmadan….

                             TBÖ 12.04.20

Yayın Tarihi
13.04.2020
Bu makale 1329 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu makaleye ilk yorumu yazan siz olun.

Yazara Ait Diğer Makaleler

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!