Darende Kültür Envanteri –II-

DARNDELİLER’İN KURTULUŞ SAVAŞIMIZA BÜYÜK KATKILARI VARDIR

Kurtuluş Savaşımız sırasında Darendeliler’ın gösterdikleri vatanseverlik örneklerinin, tarih boyunca kazandıkları ve iftihar ettikleri bütün değerlere eşdeğer olabileceğini düşünüyorum. Bu döneme, envanterde ayrıntılı olarak yer verilmiş olmasını isterdim, ama hiç yer verilmediğini görerek üzüldüm..

Darende düşman istilasına uğramamış olmakla beraber, büyük bir vatanseverlik örneği göstererek; ülkemizi yabancı işgalinden kurtarıcı olarak gördükleri Gazi Mustafa Kemal Paşa’nın etrafında kenetlenmiş ve ona büyük destek vermişlerdir. Sivas’a yerleşmiş olan Darendeliler,  Sivas Kongresi için gelen delege ve yakınlarına kapılarını açmışlar, onların iaşe ve ibateleri konusunda büyük özveride bulunmuş ve bu insanların ağırlanmasına büyük katkı sağlamışlardır.

Padişahça kendisine Ulema payesi verilen Müderris Hacı Esat Hoca (Işık), Mustafa Kemal Paşa’nın isteği üzerinde yaptığı Sivas Kongresi’nde “Vatan ve Mlletin hakimiyeti tehlikede olursa, yeni bir hükümet kurulması ve milletçe buna müzahir olunması dinimiz yönünden caiz olur” diye fetva vermiştir.   

Darende’nin ileri gelenleri, her türlü imkanlarını seferber ederek kongreye destek vermek üzere Sivas’a gitmişler ve bu suretle Mustafa Kemal’e olan bağlılıklarını fiilen göstermişlerdir. Yeniceli Mehmet Ağa; kongreye destek vermek ve Mustafa Kemal Paşa’ya karşı yapılacak olumsuz girişimlerden onu korumak amacıyla, 300 kişilik silahlı atlı gücüyle Sivas’a gitmiş, atlılarını Kongre çevresinde mevzilendirmiştir. .

Vatanın savunması için kurulan “Anadolu Müdafa-i Hukuk Cemiyeti” nin ilk şubelerinden  biri Darende’de açılmıştır. 1 Şubat 1920 tarihinde Maraş’ın Fransızlar tarafından işgali üzerine “Yıldırım Çetesi” adıyla kurduğu, atlı ve silahlı 300 kişiden oluşan Milis Kuvvetleriyle Maraş’ a giden ve Maraş’ın düşman istilasından kurtulması için savaşan Yeniceli Mehmet Ağa, oğlu Nuri Ağa’yı Maraş dolaylarında şehit vermiştir.

İstanbul’un İngilizler, İzmir’in Yunanlılar, Antalya’nın İtalyanlar ve  Maraş’ın Fransızlar tarafından işgali üzerine; 1 Şubat 1920 ve 20 Mart 1920 tarihlerinde Darende’de 5.000 kişilik iki büyük miting yapılmış, işgal devletleri komiserliklerine Darende Müdafa-i Hukuk Cemiyeti Reisi Hasan Bey tarafından çok ağır ifadelerle telgraflar çekilmiştir. (Bak: “ZAMAN TÜNELİNDE BİR DOKTOR – Dr. Sadık Özen 2003”, “KOCATEPE’DEN DUMLUPINAR’A – Kurtuluş Savaşı Kronolojisi 2009”  

Darendeliler’in vatan savunmasına katkıları bu sayılanlarla da sınırlı kalmamıştır. Gerek Çanakkale’de, gerekse Kurtuluş Savaşımızda şehit verdiğimiz birçok hemşerimiz ve bunlarla ilgili olarak anlatılan efsaneler vardır. Değerli yazarlarımız Mehmet Ali Cengiz ve Mehmet Gülseren’in bu konularda yazılmış çok değerli eserleri bulunmaktadır. “MUSTAFA KEMAL’İN  ASKERLERİ” Bu konularla ilgili önemli bir eserdir.

Mustafa Necati Bey “Bulgurcu Mehmet Efe” adıyla kurduğu Milis Kuvveti ile Manisa ve dolaylarında kahramanca savaşırken, Antalya- Kaş Kaymakamı Darendeli Nuri Bey, kurduğu çeteyle ilk direniş hareketini başlatmış ve bu fedakarlığının karşılığı olarak savaştan sonra ilçeye büstü dikilmiştir.

Darende’nin, Cumhuriyet Döneminde kazandığı çok önemli kültürel değerleri vardır, Onlarla onurlanmak ve övünmek her zaman için Darendeliler’in haklarıdır. Bunları önemli kültürel değerlerimiz arasında gördüğümden, burada özellikle vurgulamaya çalıştım. .

 

MUSTAFA NECATİ BEY’E ENVANTERDE YETERİNCE YER VERİLMEMİŞTİR

Atatürk’ün en yakın arkadaşlarından olup, Kurtuluş Savaşı yıllarından başlayarak hep onun yanlarında olan, Cumhuriyetin kuruluşuna emek veren,  genç yaşında İmar-İskan ve Adalet Bakanlıkları görevlerinde bulunduktan sonra , Cumhuriyetin ilk Milli Eğitim Bakanlarından olan Mustafa Necati; Darendeliler’in en büyük övünç kaynaklarından biridir.  Kastamonu İstaklal Mahkemeleri Reisliği sırasında Kastamonulular’ın takdirlerini kazanmış ve gönüllerini fethetmiştir. Çıkardığı Tevhid’i Tedrisat Kanunu ile,  bugüne kadar, Milli Eğitimimizde  başarılı hizmetler verilmesini sağlamış ve modern eğitim sistemimizin temellerini atmıştır. Öldüğünde, Atatürk’ün arkasından ağladığı bu olağanüstü insan hakkındaki bilgilere,  Envanterde yeteri kadar yer verilmemiş olduğu kanısındayım.

Darende Kültür Derneği’nin Ankara Necati Bey İlkokulu’nda 1 Ocak 1957 günü düzenlediği “Mustafa Necati’yi Anma Günü” nde; Milli Eğitim Bakanı Rahmetli Celal yardımcı’nın da bulunduğu toplantıda bir konuşma yapan, ondan bir önceki Milli Eğitim Bakanı Rahmetli Tevfik İleri yaptığı konuşmasında “Haleflerim ve seleflerim alınmasınlar, Mustafa Necati öldükten sonra Milli Eğitim Bakanlığı makamı boş kalmıştır” demişti. Bu değerli görüşün bugün için bile geçerli olduğunu düşünmekteyim.

Öğretmenlerin sağlık sorunlarının karşılanması için “Validebağ Sanatoryumu” nu yaptırmış olan Mustafa Necati, göreve yeni başlayan her öğretmene kendi imzasıyla bir mektup gönderir, görevinin zorluğunu, önemini ve kutsiyetini anlatır ve bir müşkülatla karşılığında kendisine doğrudan mektup yazabileceğini bildirirdi. Daha birkaç yıl önce değerli bir eğitimci, Mustafa Necati için çok ayrıntılı bir kitap yazmıştır.

Atatürk ve İnönü’den sonra, okullara ismi en çok verilen kişi Mustafa Necati olmuştur. Milli Eğitim camiasında Mustafa Necati’ye olan sevgi, saygı ve bağlılık günümüzde artarak devam etmektedir.   

Yayın Tarihi
16.03.2013
Bu makale 6421 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu makaleye ilk yorumu yazan siz olun.

Yazara Ait Diğer Makaleler

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!