Damat rantı mı? Halk yararı mı ?

Virüsle mücadele, karantina ya da evde kal günlerinde İkamet ettiğim Konyaaltı ile ilgili iki gelişme gündemi biraz olsun değiştirdi. 20 güne yakın bir süredir evde kapalı kalanlar, virüs belası dışında bu iki gelişme ile bir anlamda kafa dağıttılar, moral motivasyonunu yükselttiler. 

Önce Konyaaltı Kent Meydanı'nı kurtarılmış bölgeye dönüştüren 'Kokoreççi Hilmi'nin son derece çirkin, yakışıksız sosyal medya paylaşımı dikkatleri Konyaaltı'na çevirdi. Hükümetin başlattığı 'Biz Bize Yeteriz Türkiyem Dayanışma Kampanyası'na şirin görünmek için Atatürkçü, aydın ve demokratlara yönelik 'bu günler geçsin size kan kusturacağım' şeklinde paylaşımda bulunan Hilmi Bulut'a tepki yağdı, öfke dinmedi. CHP'li Konyaaltı Belediye Başkanı Semih Esen'in talimatı ile yasak olduğu halde dükkanını açan Kokoreççinin kapısına kilit vuruldu. 

Ardından Antalya'yı, elbette Konyaaltı'nı sevince boğan Konyaaltı Sahili kararı açıklandı. CHP'li Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek, AKP'li eski Başkan Menderes Türel'in, AKP yanlısı sanatçı Hülya Koçyiğit'in damadının şirketi olan ALSE'ye 29 yıllığına, sudan ucuz bedelle altın tepside kiraladığı Konyaaltı sahilinin mahkeme kararıyla halkın olduğunun bir kez daha tescillendiğini açıkladı. Böcek yönetimi, 20 Ocak'ta Konyaaltı sahili ihalesini iptal etmiş, Damat Alkoçlar, yargıya başvurmuş, İdare Mahkemesi de 31 Ocak'ta yürütmeyi durdurma kararı vermişti. İhalenin iptalinden sonra Damat Alkoçlar, 'Mahkemede hesaplaşacağız" diyerek Antalya'yı tehdit ederken, bu şaibeli ihaleyi onaylayan eski Başkan Türel de "yargının kararına saygı duyun" demişti. Kamuoyunun gözü İdare Mahkemesi'ne dönmüştü.

Antalyalılar, virüsle mücadele günlerinde Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek'in sosyal medya paylaşımı ile moral buldular. Şöyle diyordu Böcek paylaşımında, " 26 yıllık siyasi hayatım boyunca sizleri hiç yanıltmadım, sizlerin hakkını yedirmedim. Ranta kurban edilen Konyaaltı sahili davası sonuçlanmıştır.  Alkoçlar, bize açtığı davayı kaybetmiştir. Kamuoyuna saygıyla duyurulur" Kazanan Antalya olmuştu, İdare Mahkemesi'nin kararı Başkan Böcek'in de söylediği gibi Antalya'da hala hakimlerin olduğunu gösteriyordu. 

Kazanan Antalya, kazanan halktı, kamunun sahili mahkeme kararı ile gerçek sahibi kamuya  bırakılmıştı. İdare Mahkemesi'nin kararı Antalya'ya doğal olarak Konyaaltı'na moral oldu. Elbette herkesin mahkeme kararına saygı duyması gerekir ancak eski Başkan Menderes Türel öyle düşünmüyor. İlginçtir Türel, bir süre önce bir medya kuruluşuna verdiği röportajda " Çok azıp  kudurmuştuk, bize ders oldu" diyen Damat Ender Alkoçlar'dan daha fazla mahkeme kararına tepkili, dahası mahkemeyi suçlayan bir sosyal medya paylaşımında bulundu. Türel, Başkan Muhittin Böcek'i eleştirerek, Antalya'ya moral veren kararla ilgili şunları söylüyor : " Danıştay'a itiraz yolu açık bir kararı kesin hüküm gibi sunarak, halkı bu zor günlerde kandırmaya çalışıyor. İdare Mahkemesi, saat 14.00'da duruşmalı kararı sonuçlandırıp, saat 17.00'da 14 sayfalık gerekçeli kararı açıklıyor. Ne zaman karar aldınız da ne zaman 14 sayfalık gerekçeli kararı yazdınız. Mahkeme'ninm hızı takdire şayan"

Daha önce Damat Alkoçlar'ın Böcek yönetiminin ihalenin iptali kararı için 31 Ocak'ta verdiği yürütmeyi durdurma kararı için mahkemeyi alkışlayan eski Başkan Türel'in şimdi mahkemeyi 'hızınız takdire şayan' gibi alaylı bir şekilde eleştirmesi dikkat çekici. Görünen o ki Türel, davayı kaybeden, böylece dünyaca ünlü Konyaaltı sahilinin rantından olan Damat Alkoçlar'dan daha çok bozulmuş mahkemenin bu ballı ihaleyi geçersiz kılan kararına..

Burada bir noktayı daha dikkatinize çekmek istiyorum.  İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, bir süre önce bir yandaş televizyonda AKP'li Antalya Büyükşehir Belediyesi eski Başkanı Menderes Türel hakkında özel müfettişlerle yürütülen bir soruşturma olduğunu açıklamış ve " Yolsuzluk iddiası varsa bunun hangi partiden olduğuna bakmayız. AKP'li belediye de CHP li, MHP'li ya da İYİ Partili belediyeler de merceğimiz altında. Bize ihbar ve bilgi gelirse hangi partili diye bakmayız" demişti. Kamuoyunda ve özellikle AKP kulislerinde Bakan Soylu'nun bu açıklaması " AKP, iki kez  Antalya Büyükşehir Belediyesi'ni  CHP'ye kaptıran Menderes Türel'i sildi, Konyaaltı sahili ve Boğaçayı projesi başta olmak üzere Türel dönemine ilişkin iddialar, ihbarlar değerlendirilecek, Türel için zor bir süreç başlıyor" yorumu yaplıyordu.

Ancak soruşturma konusunda samimi olunmadığı ortaya çıktı. Çünkü İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun soruşturma yaptıklarını söylediği ' özel müfettişler' raporlarında Konyaaltı Sahili'nde kamu zararı oluşmadığı görüşünü yazmışlar. Bu da özel müfetişlerle yapıldığı söylenen soruşturmanın mahkemenin Konyaatı Sahili ihalesiyle ilgili kararına çok sert tepki gösteren AKP'li Büyükşehir Belediyesi eski Başkanı Menderes Türel'i ve dönemini  aklama hamlesi olduğunu gösteriyor.

Sonuç olarak Antalya'nın dünyaca ünlü Konyaaltı sahili gerçek sahibi halkın oldu. Kamu yararı damat rantını yendi. Antalya ranta karşı bir zafer daha kazandı. Elbette Danıştay yolu açık ama ' kamu yararı' CHP'li Büyükşehir Belediyesi'nin elini güçlendiriyor. Şimdi önemli olan Konyaaltı sahilindeki işletmelerle ile Büyükşehir Belediyesi'nin bundan sonraki süreçte nasıl bir yol izleyecekleri. 

Yayın Tarihi
03.04.2020
Bu makale 875 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu makaleye ilk yorumu yazan siz olun.

Yazara Ait Diğer Makaleler

ÇOK OKUNAN

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!