Çok özel vergi, çok özel ilgi

Ekim ayının son haftası, alkollü içeceklere uygulanan ÖTV zammı açıklandı. Yapılan bu zamma sınırlı da olsa tepki veren sadece turizm sektörünün konaklama kesimi oldu. Buradan da anlaşılıyor ki, bu zam turizm sektörünü, en çok ve doğrudan etkileyecek. Pekiyi, Türk toplumu, adına akşamcılar denen kesim bundan etkilenmeyecekler mi? Diğer taraftan büyük yatırımlar yapan ve dünya markalarıyla büyük rekabet içinde bulunan Türk Şarapçılık Sektörü, üzüm, anason üreticileri bundan etkilenmeyecekler mi? Kuşkusuz bire bir etkilenecekler. Tepkisizlikleri ise anlaşılamaz…

Böyle bir zam karşısında turizm sektörünün sadece konaklama bölümün tepki vermesi, bunun dışında kalanların tümüyle suskun olması kadar tüm üretenler ve tüketenler tepki vermiyorsa, bu işte bir iş var demektir.

“İçkiye zammı sağlığınızı düşünerek yaptık” diyen Maliye Bakanı Sayın Mehmet Şimşek’in, bu cümlesi ile üreticiyi ve tüketiciyi aynı anda çok etkilemiş (!) olacak ki, zammı herkes kabullenmiş durumda. Turizm sektörünün kabullenmemesini, Bakanın bu psikolojik baskı yaratan sözlerinin, yabancı dillerde yayınlanmamış olması(!) olsa gerek. Sayın Bakanın bu ifadesi eksik kalmış, Türkiye’de sadece 50 milyon litrelik şarap üretiminin yüzde 85’ini turistler tüketiyor. Turistlerin sağlığını düşünüyor olması başka bir gariplik, çünkü şarap içen turistlerin, kendi sağlıkları için şarap içtikleri, bunca yıl yurtdışında yaşamış Bakanın bilmesi gerekiyor. Sağlıktan söz ederken, Sayın Bakanın bilmesi gereken esas konu, böyle yüksek zammın kaçak içki üretimini teşvik edeceği ve insan sağlığını tehdit edeceğidir. Geçen yıllarda gazetelere yansıyan, kaçak içkiden ölümleri unutmamız olanaksız, çünkü hala davaları devam ediyor. Ülke imajına vurduğu darbeyi silmek için Turizm Bakanlığının bütçesini iki katına çıkartsanız yetmez.

Gıda güvenliği konusunda uzun, uzun yazmaya gerek yok, hayatın her alanında güven duymadığınız bir ülkede turist olarak bulunmak istemezsiniz. Güven duyulmayan bir ülkede turizm yapılamaz. Yapılmaya çalışılsa bile bunun sürdürülebilirliği tartışılır. ÖTV zammından elde edilecek gelir ile sadece bir kaçak içkiden hayatını kaybedecek turistin ülke imajına vereceği zararın ve bunu telafi etmek için yapılacak çalışmaların maddi karşılığını hiç düşündünüz mü?

Kişilerin içki içme tercihi bir devletin sağlık politikası olamaz, sağlık ile dinsel normlar da karıştırılmamalı. Ekonomik politikalar ortaya konurken sektörlerin içinde bulundukları rekabet koşullarına da dikkat edilmelidir. Özellikle içkide Türkiye’de uygulanan ÖTV Avrupa standartlarının çok üstündedir. Özel Tüketim Vergisi, ÖTV “ Çok Özel Vergi” durumuna gelmiştir. Hükümet tarafından, alkollü içkiye “Çok Özel İlgi” gösterilmesinin yarattığı kuşkular yurtdışından da gözlemlenmektedir. Çünkü geçmişte yaşanan kaçak içki ölümleri, onlarında hafızalarından daha silinmiş değildir.

Toplumun içki içen veya içmeyen tüm kesimlerinin, gıda güvenliği konusundaki hassasiyetinin oluşması önemlidir ama en önemli olan demokrasilerde tepki vermenin, yanlış uygulamaları protesto etmenin bir hak olduğunu bilmektir.

SABAH AKDENİZ’DEN ALINMIŞTIR