Önceki yazılarımda işaret etmişimdir; “merkez deki partiler sorunlarını sadece genel başkanlık değişimiyle çözmeye çalışırlar ama usul ve uslup tartışmasına girmezler.”
CHP’ de, Kılıçdaroğlu ile sorunların çözüleceğini, yükselişe geçeceğini sandı ama yine kurultayın yolu göründü. CHP’nin başarılı olması hele değişmesi aslında memnuniyet verici ama kolay görünmüyor.
Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün, ne Atatürk’e ne de bir başkasına en küçük bir olumsuz söz etmemiş. Söylediği, ‘Dersim’de yaşananların, gizli kalmaması, geçmişteki sayfanın açılıp aydınlanmasını istiyor. Atatürk’ün sağlığında yaşananların, Atatürk’ün bilgisi dahilinde olacağını söylüyor basından takip edebildiğim kadarıyla. Sanıyorum asıl tepkilerin nedeni de bu… Partideki muhalifler, Kemalizm’den sapmalar olduğundan yakınıyorlardı. Şimdi yüksek sesle muhalefet için tam fırsatı yakaladık diyorlardır ama bunu Kemalist kanattan Onur Öymen’de söylemişti. Dersimdeki gibi Atatürk’ün yolunu izlemekten söz etmişti ve yine kıyamet kopmuştu. O zaman tepki verenler Dersimlilerdi ama bütün Türkiye bir ölçüde tarihin o sayfasını öğrenmek fırsatı bulmuştu.
Geçmişimiz ve tarihimiz bütün olumlu ve olumsuz yanlarıyla bizim... Hepimizin… Bunu saklamanın gizlemenin kimseye yararı yok. Hiçbir ulusun tarihi sadece şan ve şereften ibaret değildir.
Atatürk’ün kazandırdıkları nasıl CHP’nin hanesine yazılmıyorsa o yıllarda yaşanan olumsuzluklarda diğerlerine yazılmıyor. Tarihi kişilerimiz ve geçmişimizle siyaset yapmaktan vazgeçmeliyiz. Açıkça söylemek gerekirse bunu en çok CHP yaptı. Rakiplerine karşı kullandı şimdi de parti içi çekişmelerde kullanıyor.
Bu gün çoğu CHP’linin, Türkiye’deki en büyük sorun nedir sorusuna; “ Cumhuriyet değerlerine, Atatürk ilke ve inkilaplarına karşı tehdit” diye cevap vermesi sürpriz olmaz. Aynı soruyu halka sorsanız böyle bir tehdit algısı sıralamaya bile girmez.
Önümüzdeki günlerde CHP’de genel başkanlık krizi yaşanacak gibi görünüyor ama bununla birlikte sanki fikren de ayrışma da yaşanacak… CHP’nin siyaseti, ‘Kemalizm’ içindir diyenlerle;
CHP’nin siyaseti, halk içindir, Atatürk, hepimizindir diyenler arasında…
GÜVENLİK GÜÇLERİNİN BAŞARISI
Son aylarda güvenlik güçleri, operasyonlarında çok başarılı. Asker ve polis arasındaki koordinasyon da iyi olmalı ki hem sınırdan geçip teslim olan PKK’ lılar ile operasyonlar sonucu yakalananların sayısı arttı. Son günlerde kent merkezlerinde terör eylemi için gelenler sıkı takipler sonucu kıskıvrak yakalanıyorlar. Hem de silah patlamadan. Ele geçen silah mühimmat ve uyuşturucu da hayli fazla.
Sınır ötesi operasyonların bizzat Genel Kurmay Başkanının gözetiminde yönetilmesinin etkili olduğu da dile getiriliyor. Olumlu gelişmeler yaşıyoruz. Van’ın Özalp ilçesinde 33 Kürt köylüsünün ölümünden sorumlu komutanın (Mustafa Muğlalı) adının askeri garnizondan kaldırılması da değişimin en önemli işaretlerinden. Bedelli askerlik vicdani ret gibi konular konuşulup tartışılabiliyor. Eskiden olsa siyasetten önce asker fikrini söyler ve konu kapanırdı. Askerin siyaset dışına çekilmesinin hem iç hem dış güvenliği çok başarılı kılacağına inanıyorum…