Bilgehan Yellice

Yeni yılın ilk günü açtım gazeteleri Körfez Gazetesi’nde Bilgehan Yellice’nin haberi:
“CHP gençlerin önünü açmalı” diyor.
Adaylık yarışlarının kızıştığı şu günlerde ismi ilkönce fısıltı halinde duyulmaya başladı.
Muratpaşa’ya Bilgehan Yellice aday yapılıyormuş diye.
En az yüz partiliye sordum tanıyor musunuz diye.
Hık mık cevap yok kimsenin tanımadığı bir aday adayı hem de Muratpaşa’ya, hem de Süleyman Başkan’ın yerine!!
Kepez’e Erdal Öner’i anlarsın, anlamaya çalışırsın, sindirirsin veya sindiremezsin.
Ama elle tutulur, gözle görülür bir adam olduğu için eleştirmeye de, övmeye de kızmazsın.
Çünkü biliniyor ve tanınıyor.
Peki Bilgehan Yellice’ye ne diyeceğiz arkadaş?
Daha dün yoktu, bilinmiyordu, in midir, cin midir, kimdi sahi, partililerden bir bilen varsa neden söylemedi ismini bugüne kadar?
Yellice tüm CHP gençlerinin bugüne kadar dillendirdiği söylemi almış kendine monte edivermiş: “Siyasette gençlerin önünün açılması gerektiğini, genç ve dinamik bir ismin Muratpaşa’dan aday gösterilmesinin önemli olduğunu belirtmiş.
Gezi Parkı olaylarının siyasete atılmasında önemli rol oynadığını söylemiş.
Gazetedeki genç ve gürbüz resmine bakarsak kendisini tarif ettiğini anlamamak için saf olmak gerekir.
Gerçi Süleyman Başkan’la uzun bir maraton koşusu veya yürüyüşü yapsa kim genç, kim değil anlaşılıverir ama.

YAPACAKLARIM BELLİ

Amerika Birleşik Devletleri’nde mimarlık üzerine master yaptığını ve 5 yıl boyunca tasarımcı mimar olarak çalıştığını, buradan elde ettiği bilgi birikimini Antalya’ya yansıtmak istediğini, başta Kaleiçi olmak üzere kentsel dönüşüm, turistlerin şehir merkezine gelmesi, Kırcami ve diğer konularda projeleri olduğunu belirtmiş.
Sayın Yellice’nin donanımı konusunda şüphemiz yok, kesinlikle söylediği gibidir.
Fakat bu özellikleri var diye bir insan Muratpaşa’ya aday yapılır mı veya bu donanımım var diye aday olunur mu?
Çok merak ettiğim için soruyorum kaç partilimizi tanır kendisi?
Partimizin tüzüğünü, ilkelerini mimarlığı kadar biliyor mu acaba?
Yıllarca bayrak asan, afiş yapıştıran partisi için ter akıtan, polisten dayak yiyen, gözaltına alınan, toplantıdan toplantıya koşturup ter akıtan bunca partili dururken, partinin ve partililerin tanımadığı bir insan neden aday yapılsın hiç bu soruyu kendisine sordu mu acaba?
Artık ben oldum hazırım ve Muratpaşa’ya başkan olacağım demek yerine, madem gezicilerden etkilendin hiç olmazsa bir beş yıl partide çalışsan kendini tanıtsan bilgi ve becerilerini partilinin hizmetine sunsan, daha sonra ben adayım desen kimse sorgulayamazdı.
Muratpaşa’da yıllarca başkanlık yapmış bir Süleyman Evcilmen ve onun karşısına çıkmış tüm partililerin tanıdığı ne olduklarını bildiği bir Ömer Melli, bir Adnan Yıldız, Murat Bulat gibi isimler dururken değil mi ama.
Ha benim amacım aslında meclis üyeliğine fit olmak diyorsan onu da açık yap be arkadaşım, inan partili bu oyunlara da bozuluyor, kızıyor haberin olsun.
Bu yazıyı yazdım diye kızmış olabilirsin oysa ben olsam kızmaz takdir ederdim.
Her siyasi partide olduğu gibi bizim partimizde de gazcılar yürü be koçum kim tutar seni diyenler vardır.
Onlardan biri olamadığım için üzgünüm.
Ama söz veriyorum bütün bilgi ve birikimini partinin hizmetine adadığın gün söz seninle ilgili ilk övgü yazısını ben yazacağım.