ANTALYANIN KAHYASI

Antalya’yı sevenler

Bugün Pazar… Bir sessizlik hakim ortalığa, sıcaklığın verdiği rehavetin de etkisi var anlaşılan, o yüzden çalışmak da zor geliyor bazen. Ama çaresiz. Pazar günleri sevgili Dökdök izinli… O yüzden bugün oradan-buradan bir şeyler karalayalım istedim.

**

Ak Parti Antalya Milletvekili Atay Uslu, basına her duyurusunu “Antalya’yı Seviyorum” başlığı ile gönderiyor. Çok hoşuma gidiyor sayın vekilin bu tavrı. Çünkü sevmediğiniz bir şeye, hatta kişiye hiç faydanız olmaz. İşiniz de öyledir, sevmediğiniz işi yaparsanız başarılı olamazsınız, ya da yerinizde sayarsınız.

Açıkçası Antalya’yı seviyorsan bu kente faydanız olur.

**

Antalya’nın 640 kilometre uzunluğundaki sahilinde turistik tesis yapılmayan çok az yer kaldı. Sayın bakanımız da bu konuyu Turizmcilerle yaptığı basına kapalı toplantıda da dile getirmiş. Her şeyden önce turistik tesis inşaatlarının teşvik edilmeyeceğini söylemiş.  Ama asıl işleri müteahhitlik olan otel-tatil köyü sahiplerinin hırslarına gem vurmak o kadar kolay değil. Devlete vergi vermek yerine yeni oteller yapmak da ekonomik olarak daha karlı. Tahsis yolu ile de Devletten yer alınırsa, ballı kadayıf. Ya da eskilere göre “Bundan iyisi Şam’da kayısı…”

Tekirova’nın eşsiz koylarından Kleopatra Koyu yöre halkı tarafından piknik alanı gibi kullanılıyor. Yukarıda sözünü ettiğim müteahhitler fark etmişler koyu. Tekirovalı “Yandım anam” diyor şimdi. Bunların Devlet’e yaptıramayacakları iş yok. O bölgedeki muhtarlar biraya gelmiş, “Buraya otel yaptırmayız” diye direniyor. Bunlarınki de Antalya Sevgisi, kendileri için bir şey istemedikleri ve doğaya sahip çıktıkları için…

Muhtar arkadaşları adına konuşan Tekirova Muhtarı Ahmet Adaletli, Kleopatra Koy’unu Milli Park alanından çıkartıp, Tabiat Parkı’na çevirerek otel yapımına kılıf hazırlandığını dile getiriyor. Yeri 29 yıllığına kiralayan firmanın Tekirova’dan işçi aradığını duyduklarını belirterek, “Hiçbir Tekirovalı o işte çalışmaz, dışarıdan getirecekleri de çalışamaz” diyor.

Kendisini de Antalya’yı sevenlerden bildiğimiz, çevreye duyarlı Valimizin bu işe bir el atacağına ben şahsen inanıyorum: “ Kleopatra koyuna kıydırmayın”

**

Antalya’yı sevmek güzel bir duygu. Antalya denince de akla Antalyaspor geliyor. Ancak son günlerde ağlama duvarına çevirdi yeni yönetim Antalyaspor’u. Bu kez de Hollanda Kampında kaldıkları otelin parasını ödeyememişler. Futbolcular kendi paralarını ödemek zorunda kalmışlar. Sonradan yalanladırlar bu haberi ama, yalanlama açıklamasının altında aynen şöyle diyor, kendi ağızlarından:

"Ancak, sponsorluk anlaşmalarından kaynaklanan ödemelerin gecikmesi nedeniyle, ödemeyle ilgili bazı sorunlar yaşanmış ve bu sorunlar ivedilikle çözülmüştür"

Ne demek yani, para zamanında ödenmemiş…

Antalyaspor yöneticilerine sesleniyorum, kişisel risklere girmek istemiyorsanız bırakıp gidin, Antalyaspor’a sahip çıkacak birileri bulunur…

**

Antalya’yı sevmek deyince sade vatandaşa da görev düşüyor, herkes evinin önünü temiz tutmalı mesela… Gördüğü yanlışları kimseden korkmadan ilgili ve yetkililere şikâyet etmeli. Trafikteki magandaları örneğin. Sadece plakasını alıp, yaptığı yanlışı 155’e bildirmeniz yeterli, gerisini görevliler yapıyor, artık eskisi gibi şikâyetçinin adını da şikayet edilene vermiyorlar…

 

Yayın Tarihi
30.07.2018
Bu makale 957 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu makaleye ilk yorumu yazan siz olun.

Yazara Ait Diğer Makaleler

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!