Antalya için birlik ve beraberlik

Dün sabah güne Antalya ve Ticaret Odası’nın (ATSO) otoparkında bir aracın patlaması ile başladık.

Bu tür patlama/çatlama olduğunda ilk akla gelen elbette terör eylemi oluyor.

ATSO’da yaşanan patlamanın terör eylemimi yoksa başka bir şey mi elbette ki Emniyet güçlerinin yapacağı araştırma/inceleme sonunda belli olacak.

Ancak, bu ve buna benzer olaylar Antalya’da yaşanınca dünyanın gözü de burada oluyor.

Dünde hem Türkiye’de ki TV kanalları hem de yurt dışında yayın yapan kanallar neredeyse canlı yayın yaptı.

Antalya, turizm konusunda ciddi bir sıkıntı çekiyor. Bir de bunun üzerine kenti güvensiz olarak göstermeye de kimsenin hakkı olamaz.

Bugün turizmde yüzde 45 gerileme yaşanırken, bunun ekonomiden götürüsü ise eksi 20’lere gerilemesine neden oldu.

Dolayısı ile her yaşanacak üzücü bir olay Antalya adına olumsuzluğu berberinde getirir ve turizm kentinde nefes alandan tutun para kazanan herkesin hassasiyetle davranış sergilemesi gerekiyor.

Kaldı ki, sabah saatlerinde yaşanan üzücü olaya rağmen ATSO’nun Ekim Ayı Olağan Meclis toplantısı konuk Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel’in katılımı ile gerçekleştirildi.

Mecliste, elbette yaşanan üzücü olay konuşuldu ama üzerinde de fazla durulmadı. Çünkü önemli olan Antalya’nın turizmi, tarımı, ticareti, yatırımı ve rakiplerinin nasıl önüne geçilmesiydi.

Hem ATSO Başkanı Davut Çetin hem de Başkan Türel, yaptıkları konuşmalarda hassasiyetlerini göstererek, kentin sorunlarını, yapılması gereken yatırımları dile getirdi.

“Bir elin nesi var, iki elin sesi var” atasözü gibi Antalya gibi önemli bir turizm destinasyonunda birlik ve beraberlik sergilendiği takdirde her krizin, her üzücü olayın üstesinden gelinir.

Kaldı ki, dün ATSO’yu ziyaret eden STK temsilcilerinden tutun da belediye başkanlarına kadar herkesin aynı duyguları hissettiklerini gözlerimle gördüm ve kent adına, turizm adına, tarım adına, ticaret adına sevindim.

Çünkü Antalya dünya ülkeleri arasında en az riskli olan bir kenttir.