PROFESYONEL

Alanya’da neler oluyor?

Bu hafta başından beri Alanya, sokakta ve genel mekânlarda mayoyla dolaşılıp dolaşılmaması tartışmalarına sahne oldu. Mayo derken, şort ta devreye giriverdi. Hiç değilse Ramazanda derken, ahlak anlayışımız, insanlarımızın tahrik olabileceği, tamamen yasaklanması gerektiği görüşleri de medya satırlarında dolaştı.

 

Neden sonra birileri, işin enteresan tarafı, başta rahatsız olduğu iddia edilen esnaf, “turistlerin mayo veya şortla dolaşmasını yadırgamadıklarını, bu tür tartışmaların Alanya turizmi ve esnafına yarar değil, zarar verdiğini” söylemek ihtiyacını hissetti. Devamında, başlangıçta kayıtsız kaldığı söylenen (ki ben inanmıyorum) Belediye Başkanı Sn. Hasan Sipahioğlu ve TUROFED Başkanı Ahmet Barut’tan, bu tür tartışmaların Turizme zarar verdiğini içeren açıklamalar geldi.

 

Sonuç, bir kaşık suda fırtına koparılıp, bu sahte fırtınanın dış basına kadar yansıması yanımıza kar kaldı.

 

Bu çalkantıda, eski günler gözümün önünden yalpalayarak geçti ve Alanya’nın makûs kaderi bu herhalde dedim.

 

Turizmin yeni hareketlenmeye başladığı 80’li yıllarda bu güzel İlçeye altı yılımı vermiştim. O zamanlar Antalya’nın diğer bölgelerindeki yatak kapasitesi, Alanya’nın yarısı kadar bile değildi. Yani, Antalya’nın en önemli Turizm bölgesi o zamanlar Alanya idi. Ancak, o zamanlar turizm de fazla önemsenmiyordu, Antalya bölgesinin temel geçim kaynağı tarım ve ziraata dayanıyordu. Hele Alanya ve Gazipaşa ilçelerinde MUZ, Antalya’nın diğer bölgelerinde istenen kalitede yetişemediği için, el üstünde tutuluyordu.

 

İşte bu ortamda, sadece Alanya değil tüm Türkiye, bu gün tartışılan “mayo-şort-yasaklama” üçlüsünü, o dönemlerde de tartışmış ve davayı giyim hürriyeti kazanmıştıÖ Zamanın Kaymakamı çevrenin de baskısıyla şehirde bırakın mayoyu, şortla dolaşmayı yasakladığını açıklamış ve sonrasında basında çıkan haberler ve eleştiriler karşısında daha bir hafta geçmeden bu karardan caymıştı. Nerede ise aynı sıralar, zamanın Turizm Bakanı “M.T.” “üstsüz turist bize gelmesin” demeciyle ortalığı karıştırmış ve konu yabancı basına da malzeme olmuştu. Sonunda kamuoyu tepkisi, Sn. Bakan’ın “yanlış anlaşıldım” , “ben farklı bir şey söylemek istemiştim”, “benim eşim de gayet moderndir” sözleri ve eşinin gazetelerde çıkan mayolu fotoğrafları ile son bulmuştu. O zamanlar Özal dönemi idi ve yine ülkede kökten dinci unsurların faaliyetlerinin arttığı tartışmaları, yapılmaktaydı.

 

İşte böyle sevgili Alanyalı kardeşlerim, “tarih tekerrürden ibarettir” diyenler, bu kadar detayı düşünerek söylememişlerdir herhalde!!! Ama şunu çok iyi biliyorum ki senelerdir tanıdığım, icraatları ile Alanya’nın çehresini değiştiren, Turizmi ve önemini çok iyi bilen sevgili Başkan Hasan Sipahioğlu, bu tür tehlikelere karşı en önemli teminatınızdır. Aradan geçen 20 küsur yılda tüm Antalya bölgesinin ve Türk Turizminin çehresinin çok değiştiği, bunun kafa yapılarını ve sosyal yaşamı da çok değiştirdiği yadsınamaz bir gerçek. Arada böyle geçmişin karanlığından gelen seslere fazla itibar etmeyip, bu akord bozucu seslerin tüm İlçeyi etkilemesine izin vermemek de Alanyalıların önemli bir görevi.

 

Güzel Alanya’mızın bir daha benzer çalkantılar yaşamaması dileklerimle...

Yayın Tarihi
19.09.2008
Bu makale 9434 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu makaleye ilk yorumu yazan siz olun.

Yazara Ait Diğer Makaleler

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!