Acı ile yaşamak

Anadolu’nun tarihi zengin. İlk uygarlıkları yerin üstünde, izleri çok. Buluntukarı değerlendiren bilim, mağara yaşamından yerleşik düzene geçişi söylüyor. Hatta bitkilerin, hayvanların ilk kültüre alındığı yer Anadolu.

Uygarlıklar kurulmuş, yıkılmış, yine kurulmuş.

Doğa, Anadolu’yu özel ve güzel yaratmış.

Zaman yorıulmaz, yenilikler bitmez.

İnsan yeraltı zenginliklerine ulaşmış.

Genel adı “maden”.

Demir, bakır, kalay hayata girmiş.

Önemde, önde gelen kömür, petrol yaşamın vazgeçilmezi olmuş. Anadolu’da petrol yeterli değil. Kömür çeşitleri oldukça çok. Adını koymuşlar,”Kara Elmas”.     

Çıkarılınca geliri paylaşılamayanlardan.

 

Türkiye’de yeraltı zenginlikleri devletin biliniyor. Yasalarla, yürütmenin başına bağlı. Yağmaya katılacakları bir tek o belirliyor.

Kendi çıkaracak değil ya, eşe dosta ve taşeronlara dağıtıyor.  İhmaller burada başlıyor. Az mastaf, çok gelir hesabı yapılıyor. İnsan faktörü düşünülmüyor.

Savsaklanan ihmaller, Soma maden ocağında resmi yayına göre 301 madenci ölüyor. Maden kazalarında rekor kırılıyor.

Ocakta maden duruyor, can verenler toprağa konuyor. Acısı kalanları vuruyor, ocaklar sönüyor.

Soma, Manisa’nın bir ilçesi. Kuzeyinde Balıkesir’in Savaştepe ilçesi, batısında İzmir’in Bergama ilçesi var.     

 

Bu toprakların madenden önce tarihi zengin.

Sayın Başbakan, geriye sevdalı.

Savaştepe, Yunan işgaline ilk karşı çıkan yerleşimlerden biri, ilk adı Giresun. 1954 senesinde ilçe oldu, adı Savaştepe kondu.

Sayın Başbakan, fazla yüklenme, Kuvay-ı Milliye ateşinde yanarsın.

Tarihe geç, Bergama’yı seç, Yakınlarda Troya (Truva) var. Truvalılara oynanan büyük oyun.

Sayın Başbakan, yoksa sen Truva atıyla millete çıkartma mı yapıyorsun?

Bastığın bu toprak tekin değildir. Bilesin.  

Ocak çalışanlar için zorunlu, dayıbaşı sorumlu, taşeron dama demiş, çalımlı. Suçlu mu, suçlu aramaya çıkanın ta kendisi. Baktığı her yerde kendini görüyor.

 

Binlerce koruma ve üniformalı yakınlarını madende kaybeden acılı insanlara saldırıyor, biri tekmeliyor, biri tokatlıyor.

Kuralı sonra yazılacak efelik bu.

Sayın Başbakan, olmaz böyle Müslümanlık, ardında namaz kılınmaz, sanma ki hesap sorulmaz.

Bazı gazetecilere “Bunların vicdanı yok” diyorsun. Sorarlar adama. Nereden biliyorsun? Kendinde olmadığını açıkça belli ediyorsun.

Sakın, “Yaptığı yapanın yanına kar kalır” deyimine aldanma.

 

Soma’da zaman durdu,

Kiminin nasibi konmuş derinlere,

Güneş gitrmeyen yerlere,

Acısı kaldı yetimlere.

 

Yok yeşil yaprak, üstü kara toprak,

Selamet dilenir inenlere,

Yıldızları görmezler, çiçek dermezler,

Kömür karası, ekmek parası,

Dinmez kalanların yası,

Dolmaz karnıaçın kasası.

 

Derler kader,vfelek öyle yazmış,

Tehlike fıtratında varmış,

İhmalin adı iş kazası konmuş,

madencinin boynunda ölüm halkası,

Taşeron faciası, iktidar politikası.

 

Güvence çıkmış, izinde,

Kara kömür derinde,

Kol geziyor ölüm her yerinde.

 

Felaket geliyorun demiyor,

Acı bağırtır, polis saldırısı bitmiyor,

Yazgısı buymuş denir,

Ahirete bilet kesilir.

Hak hukuk bitmiş,

Ölümün cebine gitmiş.

 

İşverende para sevdası,

Suçlunun bindiği devlet filikası.

Ey millet, acı isyanda,

Olmamalı akıl nisyanda.

Ey emekçi, sensin üreten, yaratan,

Tez elden uyanmanı bekler, bu vatan.

 

Yayın Tarihi
03.06.2014
Bu makale 7436 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu makaleye ilk yorumu yazan siz olun.

Yazara Ait Diğer Makaleler

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!