“Türban”dan kurtulmak için...

Bu hafta “türban”ı bırakmaya kararlıydım. Ama, beynim haftalardır “türban”ı o kadar kanıksamış ki, yine “türban”la başlamadan edemedim. Sigarayı bırakmaya çalışan kırk yıllık tiryaki gibi, son bir nefes daha alıp son sigaramı da söndürdüm. İlerde, stresine dayanamayıp tekrar başlarmıyım bilemem, ama bugün sizlerle başka konuları paylaşmaya çalışacağım.

Geçen gün aldığım sürpriz bir davetle şaşırdım. Telefonda sıcak ve içten bir hanım sesi; “Salih Bey, cumartesi günü gazetemizin Akdeniz ilavesinin hayata geçişinin 5. yılını kutlayacağız, ailemizin bir bireyi olarak bizi yalnız bırakmazsınız değil mi?” diyordu. Mutlu oldum, gururlandım... AKŞAM Gazetesi Ailesi’nin bir bireyi olduğumu duymak, hissetmek, bana sadece üst yönetici olarak 30 senemi, toplamda 40 senemi verdiğim otel işletmeciliğinden sonra bir meslek daha edinmiş olduğum duygusunu ve hazzını verdi. Bu güzel ailenin bir parçası olan AKŞAM Akdeniz’in 5 yılı başarıyla geride bırakmış olmasını, dışarıdan takdirle izleyen biri olmak yerine, paylaşan bir bireyi olmak farklı bir duygu... Uzun lafın kısası, sade ancak görkemli bir birliktelikle bu özel günü dolu dolu yaşadık. Sadeydi çünkü bu kutlama için şaşaalı bir gece, havai fişekler, sanatçılar vs. vs. organize edilmemişti. örkemliydi çünkü; Adalet Bakanımız dahil Antalya’nın önde gelen tüm simaları, bu kutlamada AKŞAM Akdeniz ailesini yanlız bırakmamışlardı. İşim habercilik olmadığı için isimleri tek tek belirtmiyorum, nasıl olsa haber satırlarından bu bilgileri de alacaksınız. AKŞAM Akdeniz’in yayına geçişinin 5. yılı kutlu olsun... Daha nice 5 yıllara inşallah....

Yıldönümlerinden bahsetmeye başlayınca, hasbel kader yönetiminde bulunduğum dolayısı ile parçası olduğum AYÇOV (Antalya Yetim ve Muhtaç Çocuklara Yardım Vakfı) geldi aklıma. Bir çoğunuz belki Ayçov’dan önce, artık ‘Antalya’nın Annesi’ olarak anılan Canan Anne’yi tanırsınız mutlaka... Zaten bizlerin yönetimde falan olduğumuza bakmayın, herşeyi o inanılmaz enerjisi ve sınır tanımaz yüreğiyle Canan Annemiz sırtlamış götürüyor. Bizler kıyısından, köşesinden biraz katkı yapabiliyorsak ne âlâ!!! Canan Anne, sadece AYÇOV’la kalır mı? Sayın Valimizin eşinin, kurulmasını sağlayıp, öncülük ettiği “Güçbirliği”nin sözcülüğü de onun omuzlarında. Ayrıca Antalya’da, toplum ve özellikle çocuklar yararına nerede bir proje duyarsanız, mutlaka altında Canan Anne’nin ismini bulursunuz..

AYÇOV’a nereden mi geldim? Bu yıl AYÇOV’un da 20. kuruluş yıldönümü. Bu nedenle AYÇOV da, sade ancak görkemli kutlamalar için hazırlık yapıyor. Hazırlıklar tamamlanıp, program belli olduğunda sizleri bilgilendireceğim. Bilmeyenler için AYÇOV’un birçok toplumsal katkıları ve projeleri yanında, kimsesiz ve muhtaç yedi yaş altı çocuklara “kreş” ve “eğitim” olanakları sunduğu kapsamlı bir merkezi var. Burada “Bir paralı çocuğa, bir muhtaç çocuk” projesiyle yüz çocuğa eğitim ve öğrenim sağlanıyor. Kısıtlı imkânlarıyla bir önceki yıl, maddi imkanları çok güçlü bir çok Vakıf arasında ‘Yılın Vakfı’ ödülü alabilen AYÇOV’un, bu başarılı çalışmalarının temelinde, siz duyarlı Antalyalıların destek ve yardımları var ve bu desteklerinizin artarak devam edeceğinden de eminim. Canan Anne’ye ve sizlere bu gönülden katkılarınızla topluma ve tabiiki öncelikle Antalyaya sağladığınız yararlar için, bende gönülden teşekkürü bir borç addediyorum..

Toplumumuzda Canan Anne gibi sosyal sorumluluk sahibi insanların artması ve soluduğumuz havanın her zerresinin sevgiyle dolu olması dileklerimle...

Sağlıcakla kalın...