100. Günün ardından

                                                                                Eleştiri belki güzel bir şey değildir ama gereklidir.

Ağrı ile aynı işi görür,

zira ağrı da vücutta bir arıza olduğunu haber verir.

Anonim

 

 

            Büyükşehir Belediye Başkanımız Akaydın hoca ilk yüz günlük çalışmalarını bir basın toplantısı ile açıkladı. Toplantıyı izleme olanağımız olmadı ama açıklamada, yapılan çalışmalara ayrıntılı olarak yer verildi. Geçen yönetimin yaşamsal proje olarak ortaya koyduğu 100. Yıl Projesi’nin, 30 binlik stat ve 10 binlik arena dışında kalan bölümlerinin, kamuoyunun gözünden kaçırılarak ele alınmış olması, hatta sınırsız yapılaşma olanağı tanınması projenin en ayıplı yönüydü. Bölge İdare Mahkemesi de, bu ayıplı yönü görerek projenin iptaline karar verdi. Ancak, Akaydın hoca projenin ne denli ayıplı olduğunu çok önceden bildiği için, projeyi iptal edeceğini seçim kampanyasında açıkladı. Görevi devralır almaz da konunun üzerine giderek, Antalya’yı büyük bir yanlışlıktan kurtardı. Yine unutulmaması gereken bir nokta, bu proje için yapımı tamamlanmış bir yüzme havuzu da yıkıldı. Bu yıkımı eleştirmeyenler, projenin iptalini akıl almaz bir biçimde eleştirebiliyorlar.

         Yapılan çalışmaların içinde ikinci önemli konu olarak, Antkart’ın iptal edilmesi gösteriliyor. Gerçekten de Antkart’ın iptali hem işlem hatası nedeniyle, hukukun kapısından geri döndü. Hem de böyle bir hata olmasaydı bile, kamu vicdanında çoktan yırtılıp atılmıştı. Yerine Halkkart’ın geleceği müjdesi de basın toplantısı ile açıklandı. Daha önce eleştirmiştim. Halkkart diye bir kartın henüz kullanılmadığını. Gerçekten de, yakın zamanda hizmete gireceği vurgusu ilk defa bu toplantıda yapıldı.

         Büyükşehir’in reklâmlarını eleştirirken, raylı sistemle ilgili çalışmaları ve bu konudaki reklâmların, söz konusu çalışmalarla uyumlu olmadığını da belirtmiştim. Konunun uzmanı olan arkadaşlarım, bir noktada daha uyardılar beni. Raylı sistemin yapım aşamasının, Antalya’da olduğu şekliyle 1 yıl gibi kısa bir sürede tamamlanamayacağını, Antalya’daki gibi bir sistemin kurulum aşamasının, 4 yıl gibi bir zamana ihtiyacı olduğunu belirttiler. Konunun uzmanı olmadığım için detaylarını bilemiyorum. Ancak, bu kadar kısa zamanda hizmete sokulan raylı sistemde, sistem çalışmaya başladıktan sonra sorunlar çıkabileceği belirtiliyor. Ben şimdiden ilgili ve yetkilileri uyarmak isterim.

         Basın toplantısında ele alınan konuların en önemlilerinin sosyal projeler olduğunu görüyoruz.  Gençlerin Objektifinden Yansımalar, ‘Festivalya’ Projesi, Antalya Uluslararası Film Festivali, Gençlik Ve Çocuk Festivali, Nazım Hikmet’i Anma Etkinliği, Müzikli Yaz Akşamları, Ezgi’nin Günlüğü Konseri, Pinhani Konseri, Yeni Türkü Konseri, Hıdırlık Dinletileri, Dans Şöleni, Gençlik Kampı, Yaz Söyleşileri, Tiyatro Şenliği, Döşemealtı’nda Tiyatro Gösterisi, Yaz Spor Okulu, Tekerlekli Sandalye Takımı’nın Süper Lig Başarısı ve Bahar Şenliği gibi pek çok ana başlık altında toplanan sosyal etkinlikler, Antalya halkına nefes aldıran çalışmalar olmuştur. Sosyal projeler, Antalya’nın yeni dönemdeki en önemli projeleri olacaktır.

Bir başka yazımda ele aldığım gibi Antalya’nın markası, sosyal projelerden çıkacaktır. Ayrıca, toplumun eğitimine de önemli katkılar sağlayacak olan bu projeler, kentte yaşayan insanların kentlilik bilincinin de gelişmesini sağlayacaktır. Sosyal projelerdeki bundan sonraki hedef, gelip geçici etkinliklerin dışında, kentin ürettiği kalıcı etkinlikler temel hedef olmalıdır. Altın Portakal’da ortaya konan istikrar ve çaba, diğer sosyal etkinliklerde de gösterilmelidir. Devletin himayesindeki Antalya Devlet Senfoni Orkestrası, Antalya Devlet Tiyatrosu desteklenmeli, kent insanı için bu alanlarda çalışma atölyeleri oluşturulmalıdır.

        Çağdaş bir Antalya, sosyal yaşamı gelişmiş, düşünen, sorgulayan ve üreten insanların yaşadığı bir ortamda oluşacaktır.

Yayın Tarihi
12.07.2009
Bu makale 9851 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Kayıtlı Yorumlar
Öz Antalyalının yorumlarına tamamen katılıyorum .. Zannedersem yusuf bey A.K.P nin nemalandırdıklarından herhalde? Krizin TEĞET geçtiklerinden... Saygılarımla...

Mehmet çiller 11.08.2009

sn. Yusuf Ziya, cevaben yazdığınız yazıda kesin ifadelerle "foyanız meydana çıktı" derken, sanki ben belediye başkanının bizzat kendisiymişim veya CHP üyesiymişim gibi bir vurgu yapmışsınız. Öncelikle bütün samimiyetimle belirteyim ki; ben chpli değilim, ben Antalyalıyım, ben sadece şarampol caddesinin olduğu, kırkevlerden denizin göründüğü zamanlardan beridir, Antalyalıyım. Ben size başka başka yerlerden gelip de Antalyanın kaderini değiştiren, Antalyanın parasını, doğasını, zenginliğini çalan ve çaldıran zihniyetten bahsediyorum. Ayrıca EKDAĞ bir belediye şirketi değildir, öncelikle bunu bilmenizi isterim. Yani oradan birşey çıkmaz. Ama benim bahsettiğim o kadar sığ ve basit konular veya ihaleler değil. Antalyanın içine eden sözde projelerdir. Yapılan alt-üst geçitler sizce trafiği ne derece rahatlattı? Yapılması planlanan stad projesi için seçilen yer; trafik-nüfus yoğunluğu bakımından ne derece doğru? içine yapılacak olan (ve projenin asıl konusu odur) alt sınırı ve üst sınırı belli olmayan "residans" kuleler kimleri zengin etmek içindir? biz bunun en vahimini eski halde "real AVM" de görmedik mi? HAŞİM İŞCAN KÜLTÜR MERKEZİ yapımı karşılığı para ile alınamayacak yerler yabancı market işletmelerine sizce çıkar gözetmeksizin verilmiş olabilir mi? her yağmurda çöken Kemer-Antalya yolu hangi beceriksiz müteahhitlere yaptırılıyor? Raylı sistemi ve geçeceği güzergahı kim çizdi, kim önerdi, kimlere ihale edildi? Hangi Antalya firması iş alabildi? TRT kavşağındaki vakıf arazisine yaptırılan bina kimlere ve nasıl verildi? Işıklarda eski ANTBİRLİK tesislerinin bulunduğu yerde gecekondu benzeri hukuk ve kural dışı yapılan otelin gizli ortakları kim? Antalya tarihi boyunca bu kadar yıpratılmadı, vücuduna kazınan bu yaraların tedaviside yok artık, sökemezsiniz, yıkamazsınız, çekilen kredileri ödemiyorum diyemezsiniz. Zaten sebze meyve halinin gelirleri ve toplu taşıma biletlerinin gelirleri çekilen kredilere karşı ipoteklenmedi mi? Antalya hiç bir zaman sanayi kenti olmadı ama, yakın zamana kadar da hatırı sayılır tesis ve fabrikaları vardı; Antbirlik vardı-yok oldu, dokuma fabrikası vardı-yok oldu, yağsanayi vardı-yok oldu, pil fabrikası vardı-yok oldu, Yıllanmış okullar yıkıldı (kız meslek,Hızırreis,sağlık meslek vb.) yerleri önce otopark sonra rant alanı oldu, sırada endüstri meslek lisesi ve barbaros vardı, ama yıkamadan kendileri yıkıldı, yenildiler ve defolup gittiler. Umarım birdaha da gelmezler. Atatürk parkı, halkparkı idi, Rant parkı oldu, Konyaaltı plajı halk plajıydı; Rant plajı oldu, herşey paraya göre hizmet şeklinde. Peki işletener kim? vergi veriyorlar mı? hangi şehirde vergi mükellefi bu arkadaşlar? sen-ben enyimiyiz, beceriksizmiyiz? biz ticareti bilemiyor ve yapamıyoruz ama adam Ankaradan gelip burada yüzlerce işletmeyi "ele geçiriyor" bize bizim denizimizi, doğamızı satmaya kalkıyor. Uzun lafın kısası arkadaşım; Antalya Antalya olalı böyle zulüm görmedi, sonrada bu kepazeliğin, bu rantçılığın, bu hırsızlığın adı "HİZMET" oldu. Antayayı kim düşündü ki? Fettah mı? Menderes mi? Tayyip mi? geç bunları....

Öz Antalyalı 17.07.2009

Sayın öz Antalyalı kardeşim. Daha 2 ayda foyanız meydana çıktı. hala çalmaktan çaldırmamaktan bahsediyorsun. EKDAĞ ne oldu. Erken başladınız ne bu acele sen türkü dinlemeye devam et kardeşim. AZ ZAMANDA ÇOK İŞ

Yusuf Ziya Akpulat 14.07.2009

sn.Yusuf Ziya; en azından çalmayacak ve çaldırmayacaklari. İlahi okuyarak karın doyuyor mu?

Öz Antalyalı 14.07.2009

Anlaşıldı, 5 yıl şarkıyla türküyle geçecek. Vallahi böyle bir hizmet, gözlerim yaşarıyor. Nazım Hikmet'i hapislerde ben süründürmüştüm. Anmakda size düştü. Nerde 100 bin kişiye iş projesi. Şarkı türkü karın doyurmuyor. saygılar

Yusuf Ziya Akpulat 13.07.2009

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!