Kepez'de doğru dönüşüm

“Halk her zaman belediyelerin önünde” diye eleştirilerim oluyordu. Çünkü 4-5 mahalle muhtarı bir araya gelerek zamanında ‘tüyü bitmemiş yetimin hakkı’ da olan hazine ve vakıf arazilerine yaptıkları evleri için bir kat artış talebini belediyeye iletiyordu. Belediye Başkanları ise siyasi anlamda oy kaygısı yaşanmaması adına da nüfus artışını düşünmeden, sosyal donatı alanlarını da yok sayarak konut alanlarında artı yüzde 30 emsal artışı getiriyordu.

Hoş bu konuda açılan davalarda İdare Mahkemeleri iptal kararı da veriyordu ama bu huydan da vazgeçilmiyordu.

Emsal artışları da mülkiyet sorunları çözülürken parsel bazında arsa tapularının verilmesi yüzünden oluyordu.

Kepez Belediyesi’nin eski Belediye Başkanı Mehmet Atay, görev yaptığı 5 yıllık süre içinde mülkiyet sorununu parsel bazında değil, ada bazında çözüyordu.

Doğrusu da buydu ama Atay, bir sonraki seçimde belediyeyi de kazanamadı.

Dolayısı ile oy kaygısı yüzünden Kepez İlçesi’nde gecekondudan kurtarılmak istenirken modern gecekondular türedi.

Bizlerin bu eleştirilerinin ne kadar haklı olduğunu bugün Kepez Belediye Başkanı Hakan Tütüncü, Çankaya, Barış, Yavuz Selim ve Kazım Karabekir Mahalleleri için yapılan imar plan revizyonu ile göstermiş oldu.

Bu dört mahallede Kentsel dönüşüm uygulayacak olan Kepez Belediyesi, 160 adayı 30 adaya dönüştürecek, emsal de 0,60’dan 0,80’e çıktığı için kat sayısı artacak.

Tabi, mülkiyet sahipleri arazilerini birleştirdiği takdirde de artı emsal yüzde 5 ve yüzde 10 artışı hakkı kazanacak.

Konut sayısı artacağı için nüfus yoğunluğu da oluşacak ama ada sayısı düşeceği için 18 uygulaması ile mevcut sosyal donatı alanları oluşacak, yollar genişleyecek.

Modern kentçilik adına yeterli olmasa da Kepez Belediyesi’nin Kentsel Dönüşüm kapsamında 4 mahallede yaptığı imar plan revizyonu doğru bir karardır.

Kepez Belediyesi’nin ilk Başkanı İsa Akdemir’in bir sözü vardı. “Göğün tapusu yoktur” diye.

Dolayısı ile içerisinde havuzu, bol yeşil alanı, oyun alanı olan yüksek katlı site şeklinde planlama yapılabilirdi.

160 ada 30 adaya dönüşeceğine 15 adaya dönüştürülebilir ve daha geniş alanlar, yollar oluşturulabilirdi.

En azından bizlerin yıllardır ‘parsel bazında değil, şuurlandırılarak ada bazında tapu verilmesi ve ona göre de planlama yapılması gerekir’ şeklinde eleştirilerimizin doğruluğu ortaya çıkmış oldu.

Büyükşehir Belediyesi’nin de yakın zamanda mahalle bazında başlayacak olan Kentsel Dönüşüm Planlaması da yaşanabilir, modern kentleşme düzeyinde olursa en azından Antalya’nın kent merkezi biraz nefes alır.