Neye derseniz, en zor sorulardan biri olur. O kadar çok ki. En iyisi beni çileden çıkaran en son görüntüyü anlatayım. Ulusal, ya da yerli televizyon kanallarını ne kadar izlemiyoruz deseler de az çok her kes izliyor. Dünyaya açılan pencerelerimiz. Tabi izleyen bin pişman. Acılar, facialar sıra sıra boy gösteriyor. Bana “ Nasılsın? “ diye hatır sorulduğunda, memleket gibiyim diye yanıt vermek geliyor içinden. Hem psikolojik, hem de sağlık sorunlarım nedeniyle. Burada canımı acıtan bir eylemden söz etmek istiyorum. Televizyon ekranlarında ,cümbüş ahenk şarkılar söyleniyor.Göbekler atılıyor. Eyvallah söylensin, eğlensin insanımız. Buna itirazım yok. Ne var ki bu cümbüş ahenk programları yayınlanırken, reklamın altındaki kırmızı şeritler üzerinden haberler akmaya başlıyor. Üç askerimiz,ini polisimiz, bir korucumuz şehit daha oldu…
Olmaz böyle bir duyuru sistemi. Olmamalı. Aslan gibi yiğitlerimizin şahadet haberleri geçerken, ekranda şen şakrak şarkılar türküler söylenmemeli. Bu ne biçim bir yayın sistemidir anlayamadım gitti. Böyle can acıtan, yürek yakan haberler başlı başına duyurulmalı. Ben programcılıktan falan anlamam ana bir vatandaş, bir anne olarak canım acıyor. Belki bu yazımdan ötürü bana kızanlar olabilir. Umurumda değil.Ben de onlara kızıyorum.Yaptıkları yayını hiç de etik bulmuyorum. Memleketi kargaşa sardı. Gençlerimizi terör saldırılarına kurban veriyoruz. Memleketin güney doğusu yakılıp yıkılıyor. Savaştan kaçan Suriyelilere benzer göç kafileleri yuvalarını terk etmek zorunda kalıyor. Canım acıyor inanın canım acıyor. Liderlerin verdikleri ,birkaç hafta içinde her şey yoluna girecek,barış sağlanacak sözlerine tüm benliğimle inanmak istiyorum.Allah kimselere evlat acısı yaşatmasın.Kimseyi evinden,yurdundan ayrılmak zorunda bırakmasın. Bu feci sonların mimarlarına da akıl,fikir sağduyu versin
Son zamanlarda büyük bir Osmanlı Haranlığı ve özleminin genişletilmeye çalışıldığına tanıklık ediyorum. Eyvallah, ama unutulmaması gereken bir olgu var. O şanlı padişahlardan Kanuni Sultan Süleyman’a bile kalmamış bu dünya. Her şey gelip geçici. Aç gözünü, kapa gözünü, by, by.Ne kadar güzel olsan da,zengin olsan da, ünlü olsan da, iktidar sahibi olsan da boş. Evrende dönüp duran, dünya adındaki gezegende, nereden geldiğimiz, nereye gideceğimiz belli olmayan konuklarız o kadar.
Biraz daha sağduyu, canlarından olan gencecik değerlerimizin anılarına saygı göstermek hepimizin sorumluluğudur. Hepsine sonsuz rahmet diliyorum.Işıklar içinde olsunlar.Kederli ailelerine de dayanma gücü diliyorum.Baş sağlığı söylemini sevmiyorum. Ne yani giden gitmiş, senin başın sağ olsun demiş gibi geliyor bana.
Yiğit askerlerimizin postalarlıdan çıkan tok sesleri özel kutlamalarda duyalım diyorum. Cenaze taşırken değil. Tüm kalbimle barış diliyorum. Allah tüm evlatlarımızı korusun. Yurdumuzun her bölgesinde bağrış rüzgarları sıcacık eserek insanlarımızı ısıtsın.