Her sorun Antalya'yı etkiler

DEAŞ, PKK terörü, 15 Temmuz FETÖ/PDY terör örgütünün kanlı darbe girişi, daha sonra Cumhuriyet Gazetesi ile ilgili gelişmelerin ardından HDP’li eş başkanlara ve milletvekillerine yönelik operasyon sadece ülkenin değil, dünya ülkelerinin birinci gündemi oldu.

Öncelikli olarak hem demokrasinin hem de siyasi parti tanımının ne anlama geldiğine değinmek istiyorum.

Demokrasi; siyasal denetimin doğrudan doğruya halkın ya da düzenli aralıklarla halkın özgürce seçtiği temsilcilerin elinde bulunduğu, toplumsal ve ekonomik durumu ne olursa olsun tüm yurttaşların eşit sayıldığı yönetim biçimidir.

Siyasi Parti; demokrasiyle yönetilen ülkelerde halkın desteğini sağlamak suretiyle iktidar olmaya ve sürdürmeye çalışan, sürekli ve istikrarlı bir örgüte sahip siyasi topluluktur. Bu anlamda siyasi partiler, modern siyasi sistemlerin en önemli unsurlarından birisi olup, demokrasiyi de oluşturan güçlerdir. Siyasi partilerin yer almadığı bir demokrasi düşünülemez.

Gelelim yaşananların sonunda ülkemizi bekleyen soruna.

Rus uçağı düşürüldükten sonra Rusya ile yaşanan kriz hem turizmi hem de tarım sektörünü ve bu iki sektörle iş yapan tedarikçileri ciddi anlamda etkiledi.

En büyük etkiyi Antalya hissetti.

Her ne kadar Rusya ile mutabakat yapılarak Rus turistin gelmesinin yolu açıldıysa, bazı tarım ürünlerinin ihracına izin çıktıysa da bu sektörün canlanmasına yetmedi.

Yaşanan terör olaylarını da dikkate aldığımız zaman sonuçta yurt dışından Türkiye’ye bakıldığı zaman “Güven” sorunu ortaya çıktı.

En büyük etkiyi Antalya hissetti.

Bu “güvensizlik” bakışının değiştirilmesi gerekirken, aksine “güvensizlik” yeniden tavan yaptığı birçok ülkenin medyasında yapılan yayınlarla ortaya konmaya çalışıldı.

En büyük etkiyi yine Antalya hissedecek.

HDP Eş başkanları ve milletvekillerine yönelik yapılan operasyon ve tutuklamalarla birlikte AB ülkeleri Büyükelçileri Ankara’da olağanüstü toplantı yaptı.

Tüm bu gelişmeler “Güvensizlik” tanımının yanı sıra ekonomiyi de ciddi oranda etkiledi.

Dolar ve Avro rekor yükselmeye geçerken, borsa düşüşe geçti.

İş dünyası birkaç yıldır sürekli olarak ülke gündeminin ‘ekonomi’ olması gerektiğini söyleyip durdu. Ancak, bırakın ekonominin gündem olmasını, ekonominin gerilemesine neden olan gelişmeler ülkenin gündemi oldu.

İş dünyası zaten geleceğini göremiyor. Bundan sonra nasıl görecek ve yatırım yapacak, istihdam da yaratma adına şirketlerini nasıl büyütecek bilinmiyor.

Türkiye’de hangi sorun yaşanırsa yaşansın bunun en büyük etkisi Antalya’da hissediliyor.

Dolayısı ile Antalya 2016 yılını ciddi zararla kapatmaya, 2017’ye ise umutla bakmaya hazırlanırken, yeni sorun ve krizle karşı karşıya kalmaz.

Yayın Tarihi
05.11.2016
Bu makale 880 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu makaleye ilk yorumu yazan siz olun.

Yazara Ait Diğer Makaleler

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!