Denizi hakkıyla kullanamıyoruz

Dün 25 Haziran Denizciler Günü idi.

Denizcilerle ilgili çok fazla bilgim olmadığı için bende deniz ile ilgili bir iki kelam etmeyi istedim.

Türkiye, 3 tarafı denizlerle kaplı bir ülke olmasına karşılık, denizi tam anlamı ile hakkıyla kullanabildiğimizi söylemek çok zor.

Antalya, turizm kenti olmasına karşılık sadece turizm amaçlı deniz kullanırken, özellikle deniz sporları dahil bugüne kadar sürdürülebilir bir proje ortaya konmamıştır.

Biraz mesafeli de olsa evimden gündüz denizi görebiliyorum, ancak hava karardıktan sonra denizi görmek mümkün olmuyor.

Bugüne kadar gittiğim birçok ülkede gördüm ki deniz akşamları bile yatlar, tekneler sayesinde ışıl ışıl.

Antalya denizi akşamları zifiri karanlık içinde.

Bir zamanlar falezlerin ışıklandırılması gündeme geldiğinde en azından ‘akşamları denizin üzerinde yatlar, tekneler ışıl ışıl denizleri süsler’ diye düşünmüştüm ama farklı gerekçelerle bu proje uygulanamadı.

Deniz; yol istemez, asfalt istemez ama ulaşım konusunda bile denizi değerlendirememişiz.

Denizden herkesin, her semtte yaşayan insanların da faydalanabildiğini söylemek mümkün değil.

Antalya planlanırken bile caddeler denize dik yerine paralel yapılmış, sadece Güllük Caddesi denize dik olduğu için o cadde üzerinde oturanlar denizden esen meltem rüzgarı hissedilebiliyor.

1980’li yıllarda Antalya turizm ile tanışınca denizde rantın bir parçası olmuş.

Antalya’nın gerdanlığı olarak tanımlanan falezler bile denizi gördüğü için ranta kurban edilmiş.

Geçtiğimiz günlerde “Deniz ve koylar pislik içinde” başlığı ile bir köşe yazısı paylaşmıştım.

Deniz, Antalya için o kadar önemli olmasına karşılık denizlerimizi de koruyamıyoruz.

Denize gönül veren, onun dalgalarının namelerinde hayat bulan denizcilerin ve deniz emekçilerin arasında (istisnalar hariç) bile denizi iyi kullananların olduğunu söylemek bile mümkün değil, çünkü geçen günkü yazımda gemilerden, yatlardan sintine atıldığını yazmıştım.

Gönül ister ki, başta Deniz Ticaret Odası (DTO) olmak üzere, TURMEPA gibi kurumlar yerel yönetimlerle işbirliği yapar ve deniz ile ilgili projeler üretilir.

Dünya da denizin üzerinde adalar oluşturulup kentler bile kurulurken, turizmin başkenti olarak tanımlanan Antalya’da deniz sadece insanların yüzülecek bir olgu olarak kalmaz.

Bu vesileyle bir gün gecikmeyle birlikte tüm denizcilerimizin 25 Haziran Dünya Denizciler gününü kutlarım.

 

 

Yayın Tarihi
25.06.2015
Bu makale 434 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu makaleye ilk yorumu yazan siz olun.

Yazara Ait Diğer Makaleler

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!