Birlik ve beraberlik

Türkiye’de istikrar diye bir şey kalmadı.

7 Haziran milletvekili seçiminden bir gün sonra ne olduğunu bilmediğimiz bir şekilde terör olayları sert bir şekilde başladı.

Seçimde ortaya çıkan sonuç üzerine koalisyon kurulamadı (bana göre kurulması istenmedi) ve erken seçim kararı alındı.

7 Haziran seçiminin ertesi günü henüz daha koalisyon görüşmeleri başlamamışken MHP lideri Bahçeli, hiçbir şekilde koalisyonda yer almayacaklarını, gerekirse de erken seçim yapılması yönünde açıklamalar yaptı. TBMM Başkanlık seçiminde 13 yıldır sert bir şekilde eleştirdiği AKP’nin adayının seçilmesi için elinden geleni yaptı.

Terör olayları giderek arttı ve 100’e yakın yurttaşımızın yaşamını yitirdiği, 200’e yakın yurttaşımızın da yaralandığı Ankara’da ki terör vahşeti üzerine ülkede birlik ve beraberlik mesajları verilmek istendi. Çünkü Acının; ırkı, dini, mezhebi, Türk'ü, Kürt'ü, Ermeni'si, Rum'u, Arap'ı, Laz'ı, Çerkez'i olmaz. Katledilen insanlıktır.

AKP lideri Başbakan Davutoğlu ile CHP lideri Kılıçdaroğlu bir araya geldi.

MHP lideri Bahçeli ise ne AKP lideri Davutoğlu’na ne de CHP lideri Kılıçdaroğlu’na randevu bile vermedi.

Teröre karşı birlik ve beraberlik mesajını ilk önce bu ülkeyi yöneten ya da yönetmeye talip olanlar vermesi gerekirken, bu yapılamıyor.

1 Kasım’da yapılacak olan milletvekili seçiminde de 7 Haziran’da ortaya çıkan sonuçların benzerinin çıkacağı yapılan kamuoyu araştırmalarında ortaya çıkıyor. Dolayısı ile yine koalisyon gündeme gelecektir.

Peki, o zaman ne olacak? Yine MHP “Ben koalisyonda olmam. Ben ana muhalefet partisi olurum mu?” diyecek.

AKP ve CHP Koalisyonunun kurulmamasını da yine birileri istemeyecek mi?

Yeniden erken seçim kararı alınması mı gündeme gelecek?

7 Haziran seçimleri gösterdi ki, artık Türkiye’de tek partili bir hükümetin kurulması mümkün değil. Onun için koalisyon hükümetinden başka çözüm söz konusu olamaz.

Bunun içinde liderler, “Türk, Kürt, Ermeni, Rum, Arap, Laz, Çerkez, Irk, Din, Mezhep ve Etnik Grup” diye bakmayacaklar ve ‘Türkiye hepimizin” diyerek bir araya gelmeleri şart. Onun için teröre karşı tek vücut olduklarını göstermeleri gerekiyor. Hem de 1 Kasım’dan sonra ülkenin istikrarı için, ülkenin kalkınması için, ülkede yaşayan 78 milyon için ortak noktada buluşarak koalisyon hükümetini kurmaları kaçınılmaz olması gerekiyor.

Eğer bu yapılamaz ise bu ülke 3’ncü bir seçimi kaldırmaz.

Zaten ekonomi şu anda ayaklar altında. İstikrar olmadığı için büyüme yüzde 2,9’larda. Faizler yükseldi. Dolar yine yükseliş trendine girdi. Böyle bir büyüme işsizliği bile azaltamaz. İstikrar olmadığı için yabancı yatırımcı bu ülkeye gelmez. Aynı şekilde Ankara gibi önemli kentlerde terör olayları yaşanmaya devam ederse de yatırımcı gelmez.

Uzlaşma sağlanmadığı müddetçe de bunun sorumlusu 4 siyasi parti olur. Bu da tarihin karanlık sayfalarında yer alır.