Yerel ve genel seçimler aynı tarihte olmalı

Bundan neredeyse 2 yıl önce muhalefet partileri 30 Mart 2014 yerel seçimlerin çok önemli olduğunu, ülkenin kaderini belirleyeceğini söyleyip duruyordu.

Şimdi ise bu söylemi AKP iktidarı da özellikle Başbakan Recep Tayyip Erdoğan da 17 Aralık ve yarım kalan 25 Aralık Operasyonu ardından söylemeye başladı.

Bende diyorum ki, 30 Mart yerel seçimle madem ülkenin kaderini ve yönetimini de etkileyecek o zaman 1999 seçimleri gibi hem yerel hem de genel seçimler neden birlikte yapılmadı?.

Öyle değil mi?.

Şaka bir yana aslına 12 yıldır bu ülkede yerel ve genel yönetimlerde birbirine girmiş durumda.

Bugün itibari ile çıkartılan Kanun Hükmünde Kararnameler (KHK) ile Bakanlar Kurulu kararı ile yerel yönetimlerin birçok yetkisi “Yerinde Yönetim İlkesi”ne aykırı olarak Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na Başbakanlık Özelleştirme İdaresi Başkanlığı’na (ÖİB), Başbakanlık Toplu Konut Başkanlığı’na (TOKİ), Kültür ve Turizm Bakanlığı devredilmiş durumda.

Bu kurumlar özellikle belediyelerin asli yetkisi dâhilinde bulunan imar planlarını danışmadan, bilgi verip almadan istedikleri gibi ranta yönelik yapıyorlar.

Bunun adına da “Sen demokratik bir seçimle seçildin ama ben Ankara’da oturduğum yerden senden daha iyi plan yaparım” denir.

Bırakın kentlerde ki ranta yönelik dayatma imar planlarına, yerleşim alanlarına, doğaya, çevreye, yer altı su kaynaklarına, ormanlara zarar verdiği için kamuoyunun sürekli tepkisine neden olan taş ocağı, maden ocağı gibi ocaklarda hem arama ruhsatı hem de işletme ruhsatı verilirken, ilgili yerel yönetimlere bilgi dahi verilmiyor.

Onun için 30 Mart yerel seçimleri ile genel seçimler birlikte yapılmasa bile mevcut iktidar Ankara’da oturduğu yerde yerel yönetimlerin yetkisini de kullanabiliyor.

Eğer kazanılan belediye mevcut genel iktidarın kazandığı belediye olursa o zaman zaten direk olarak her konuda “Bizim gönderdiğimiz projeleri uygulayacaksın” deniliyor.

Bunun örneğini ‘battı-çıktı’ olarak tabir edilen kavşaklarda gördük.

Ulaşım Master Planı bile Ankara’dan dayatma ile Antalya’ya gönderildi.

Ulaşım Master Planı’nın da daha sonra Isparta için Ankara’da oluşturulan bir ekip tarafından yapıldığı anlaşıldı.

Genel yönetime muhalif olan siyasi partilerin kazandığı belediyelerin projeleri ise yine bazı bakanlıklar tarafından engellenemiyor.

Turizm kenti Antalya’da mezarlık sorunu ciddi olarak tartışıldı. Çünkü Orman Bakanlığı mezarlık yeri tahsis etmemek için elinden geleni yaptı. Dönemin Valisi devreye girdiğinde ise kentin ulaşımında bile zorluk çekilecek kurşunlu bölgesinde bir mezarlık alan tahsis edilebildi.

Dolayısı ile yerel seçimler ile genel seçimlerin birlikte yapılmasının önemi yok. Tek önemli olanın gerçekten 30 Mart yerel seçimlerinin sonucudur.

Bu sonuç birçok şeyin değişmesi ya da değişmemesi adına çok önemli olacaktır.