Genel seçim havasında yerel seçim

Türkiye’de ilk genel seçimler 1923 yılında yapılırken, ilk yerel seçim 1930 yılında yapılmış ve bu seçim ise Türkiye Cumhuriyeti tarihindeki ilk çok partili seçim olarak tarihe geçmiştir.

1930 yılından bugüne kadar 17 yerel seçim yapılmış ve 30 Mart 2014 tarihinde 18’nci yerel seçim için seçmen sandığa gidecek.

Bugün kadar yapılan tüm yerel seçimlerde siyasi partiler ve adaylar adı gibi yerel hizmetler üzerine kampanya yürütmüştür.

Cumhuriyet tarihinde ilk kez bu dönem yerel seçimler sanki milletvekili genel seçimi yapılacakmış gibi bir hava içinde geçiyor.

Adayların büyük bölümü seçimlere 45 gün önce açıklanmış. Bu açıklamada YSK’nın belirlediği takvimin son gün olduğu için açıklanmıştır. YSK seçimlere 15 gün önce adayların açıklanmasını öngörmüş olsaydı belki aday açıklamaları da o tarihte yapılacaktı.

Durum böyle olunca da ne adayların projeleri tartışılıyor, ne de yerel seçim havasında kampanyalar sürdürülebiliyor.

Siyasi parti başkanlarının açıklamalarının yanı sıra AKP dışında ki adaylar bile kendi projelerini bir kenara bırakarak AKP iktidarı ve cemaat tartışmalarını, yolsuzluk ve rüşvet olaylarını, telefon dinlemelerin ve tapeleri gündemlerinde tutuyor. AKP’li adayları da bu iddialara karşı açıklamalarda bulunuyor.

Artık öyle bir durum oluştu ki, AKP dışındaki siyasi partiler 30 Mart yerel seçimlerinin ülkenin geleceği açısından önemli olduğunu vurguluyor. Buna karşılık da yolsuzluk ve rüşvet iddialarına karşı AKP iktidarı da yolsuzluk ve rüşvet iddialarına karşılık yerel seçimlerin aklanmaya yönelik güven tazeleme seçimi olacağını vurguluyor

Yerel seçimler her zaman genel seçimlerden daha önemli olmuştur ülkemizde.

Çünkü yerelde yani yerinde yönetim ilkesi, halkın kendisini yönetme olgusu kalkınmanın olmazsa olmazı olduğu alenidir.

Buna rağmen seçimlere 30 gün kala yerel seçimler genel seçim havasında geçiyor.

Kentlerde yaşam kalitesinin nasıl artacağı, hangi partinin adayının modern, çağdaş bir kentleşmeye yönelik nasıl bir projeler olduğu bilinmeden seçmenin sandığa gitmesi öngörülüyor.

İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) Antalya Şubesi, kent merkezinde ki tüm belediyelerin başkan adaylarını bir araya getirmek adına “Antalya Yerel Seçim 2014 Talep ve Öneriler” konulu bir toplantı organize etti.

Bu toplantıya tüm adaylar tek tek davet edildi.

Ancak 5 adayın dışında başka bir aday toplantıya gelmedi.

Gelenler ise CHP Muratpaşa adayı Ümit Uysal, MHP Muratpaşa adayı Cengizhan Gököz, MHP Kepez adayı Murat Dinç, Saadet Partisi adayları Büyükşehir adayı Mehmet Fatih Tekin, Muratpaşa adayı Hakan Ülgen, Kepez adayı Fatih Zafer Düzgen ve Konyaaltı adayı Mehmet Akif Bilgin oldu.

Hoş gelenler arasında sadece adaylı erken açıklanmış olan MHP adayı Murat Dinç projelerini anlatırken, adaylığı son anda kucağında bulan CHP’li Ümit Uysal ile MHP’li Cengizhan Gököz ise sadece kentin bilinen sorunları üzerinde çalışmalar yapacaklarını söylemekle yetinmeye çalıştı.

Dolayısı ile 30 Mart yerel seçimler 17 Aralık operasyonu sonrası yaşanan gelişmeler doğrultusunda yerel seçimlere genel seçim havası verilmiştir.

Zaten seçmen de ikiye ayrılmış durumda. Bir tarafta iddiaların hükümeti yıpratmaya yönelik olduğuna inananlar, diğer tarafta da aksini düşünenler.

30 Mart yerel seçimleri kimin hangi projesi olduğu bilinmeden, “Benim yaşamımı kim daha kolaylaştıracak” sorusuna yanıt alınmadan sandığa gidilecektir.

1 Mart 2014 Cumartesi günü de Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) Büyükşehir Belediye Başkan adayları CHP’li Mustafa Akaydın, AKP’li Menderes Türel ve MHP’li Kemal Çelik’i davet ederek bir toplantı organize etmiştir.

Bu toplantıda da büyük bir ihtimal yerel projeler yerine ülke gündeminde var olan konular gündeme gelecektir.