Phaselis tahsisi açıklaması !

Devletin kurumları arasında koordinasyonun olmadığını Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) Raporu konularında ve son olarak da 1. Derecede Arkeolojik SİT Alanı ve Milli Parklar Alanı içinde kalan tarihi Phaselis’te 180 dönüm alanın otel yapılması için tahsis edilmesi konusunda da gördük.
Maden Ocağı için gerekli olan 14’e yakın kurum görüşleri alınırken da kurumların görüşlerinin farklılıkları dikkat çekiyordu.
Örnek vermek gerekirse, Taş Ocağı açılacak ve bölgede yer altı su kaynakları ve nehir var ise DSİ Bölge Müdürlüğü, “Bu yerlerin kirletilmemesi ve zarar görmemesi için denetim yapılması şartı ile uygundur” diye görüş bildiriyordu.
Yahu arkadaş, adam taş ocağını işletirken dinamit patlatacak ve bu yöntemin de nelere ve nerelere zarar vereceği belli. Ama diyorsun ki, “denetim yapılırsa ve zarar verilmezse…”
Aynı konu için Orman Bölge Müdürlüğü ve diğer kurumlarda kendi durumlarına göre benzer görüş bildiriyordu.
İl Koordinasyon Kurulu var ve bu kurulun da sadece kentlerde yatırımlar konusunda koordinasyon görevi yapmaması gerektiği de artık bilinmelidir.
Bakınız, 1. Derecede Arkeolojik SİT Alanı ve Milli Parklar Alanı içinde kalan tarihi Phaselis tahsisi konusunda Beydağları Sahil Milli Park Müdürü Erdem İsmetoğlu neler söylemiş:
“Phaselis'in de içinde bulunduğu bölge 2005 yılında bakanlık oluru ile Turizm Bakanlığı'na tahsis edildi. Biz bu alanda uygulanacak otel projesini sadece doğal yapıya etkisi bakımından incelemekle mükellefiz. Konuya tarihi eserler yönünden bakmamız söz konusu değil.”
Yahu arkadaş, sen milli Parklardan sorumlu olabilirsin, ama kişisel olarak bile o bölgenin aynı zamanda 1. Derecede Arkeolojik SİT Alanı olduğunu da biliyorsun.
Tahsis edilen alan 18 dönümün 20 dönümü Koruma Kurulu kararında belirtildiği gibi 1. Derecede Arkeolojik SİT Alanı. Geri kalan 160 dönüm ise Milli Park değil mi?.
Beydağları Sahil Milli Park Müdürlüğü olarak otelin yapılacağı bölgenin Milli Parklara dahil olduğunu bile bile otelin doğal yapıya etkisinin olmayacağını hangi bilimsel veriye dayanarak onay veriyorsun?
2005 yılında bu alan Turizm Bakanlığı’na devredilirken, bu bölgenin birilerine peşkeş çekileceğini bilmiyor muydunuz?.
Maden göreviniz Milli Parkları korumak ve bölgenin doğal yapısının bozulmamasını sağlamak ise o zaman neden kurum olarak “Arkadaş bu bölge 1. Derecede Arkeolojik SİT Alanı’nın dışında Milli Park. Onun için bu alanın birilerine peşkeş çekilerek doğal yapısının bozulması için turizm bölgesi ilan edilemez?” demediniz.
Haa şunu diyebilirsiniz ve Antalya halkı da bunu anlar: “Biz asli görevlerimizi siyasi baskılardan dolayı yapamıyoruz. Phaselis’in tahsisi konusunda da siyasi baskı oluştuğu için bir şey yapamadık ve bu aşamaya geldi.”
Söylemeyi unuttum. Beydağları Sahil Milli Park Müdürü Erdem İsmetoğlu bu açıklamaları benim de üyesi bulunduğum Antalya Kent Konseyi Çevre, İmar, Turizm ve Kültür Sanat Çalışma Grupları’nın ortak düzenlediği toplantıda yaptı.
Doğal olarak Sayın İsmetoğlu’nun insanları ikna etmeyen açıklamaları da Kent Konseyi’nin kitaplarına ve arşivlerine aynen girecektir.